Temmuzun ilk haftasında sizleri ‘Yeni Zayıflama Ürünü Cinliği’ başlıklı yazımla yeni bir kandırmaca konusunda bilgilendirmeye çalışmıştım. 1 Temmuz pazar günü bir TV kanalının sabah magazini programında ‘9 otlu çay formülü’ ile üç ayda 35 kilo veren bir şahıs çıkarılmış, ardından bir aktar kendi geliştirdiği bu formülün reklamını yapmıştı. Aynı kişi ve aynı formül aradan geçen birkaç aylık sürede bu defa ‘Dr. Hittich’in mucizevi zayıflama formülü’ olarak Saba Tümer’in geçen hafta yayınlanan programında lanse edildi.
Şişmanlık ya da obezite yol açtığı ölümcül sağlık sorunları nedeniyle artık çağımızın en önemli hastalıklarından biri olarak kabul ediliyor. Dolayısıyla toplumda bu konuda etkili ürünler yoğun talep görüyor. Bu amaçla insanlar sağlıklarını tehlikeye atmadan zayıflayabilme beklentisiyle daha güvenilir olduğunu düşündükleri bitkisel ürünlere yöneliyor. Ancak bitkisel ürünlerin normal koşullarda insan sağlığını tehlikeye atmadan hızlı bir şekilde etkili olması mümkün değil. Bu nedenle zaten etkili bir denetim yapılamayan aktar dükkanlarında sözde besin desteği adı altında bu tip ürünler hazır ilaç şekilleri ya da çaylar halinde satılıyor.
Neredeyse her ay bir vatandaşımızın kaybına yol açan (basına yansıyanların sayısı) bu tip ürünler üzerinde yürüttüğümüz deneysel çalışmalarda zayıflama ürünlerinde Dünya Sağlık Örgütü tarafından yasaklanan başlıca sibutramin olmak üzere sentetik zayıflatıcı etkili maddelerin ilave edildiğini tespit ettik, bu sonucu görsel ve yazılı basınla paylaşmıştık. Hal böyle iken görsel basın reyting uğruna insanları kandırmaya yönelik bu tip yayınlara devam etmekte... Sadece para kazanmayı düşünen bu kişilerin amaçlarına alet oluyor! Bu konuda vatandaşlarımızın sağlığını koruması gereken yetkili kurumlar ise sessiz kalarak etkili önlemler almıyor.
GERÇEKSE DÜNYADA MANŞET OLURDU
Söz konusu formülün ayda 10 kilo verdirmesi mümkün olamaz. Eğer bu şekilde etkili olsaydı, Temmuz ayında bu çayın görsel medyada ilk reklamı yapıldığından itibaren kullanan yüzlerce hatta binlerce kişinin başarı hikayesinin bulunması gerekirdi. Eğer Dr. Hittich gerçek bir kişilikse tüm dünyada manşetlere çıkardı. Eğer formülün yaratıcısı aktarlarımız ise tüm dünyaya ihracat rekorları kırardı.
Konuyu bir fıkrayla bitirmek istiyorum: Ülkenin zenginlerinden biriyle yapılan röportajda nasıl zengin olduğu sorulmuş. Adam övünerek anlatmaya başlamış: “Sırtımda un çuvalları taşıyarak başladım, aldığım ücretleri biriktirdim... Derken çok zengin olan amcam vefat etti ve mirasını bana bıraktı.” Adamın kazandığı paraları biriktirerek zengin olduğunu sanıyorsunuz ama işin aslı farklı! Durumla ilgisi ne diye sorarsanız; 35 kilo zayıfladığını söyleyen kişi bu bitkisel çayı içerek zayıfladığını söylüyor ama muhtemelen içtiği üründe sibutramin gibi katkı maddeleri bulunuyordu.
Bir bilimadamı ve vatandaş olarak yetkilerden beklentim yeni ölüm olaylarının yaşanmaması için bu tip ürünlerin sıkı piyasa denetiminin sağlanması, insanlarımızın kandırılması ve sağlıklarının tehlikeye atılmasının önlenmesidir.