Evet doğru okudunuz; Zavallı, bitik, çaresiz Avrupa…
Sevgili dostlar, son birkaç aydır aydır bu köşede ve katıldığım TV programlarında, AB’nin Türkiye’yi aklınca kandırma amaçlı hareket ettiğini ve “vize serbestisi” ve Kıbrıs konusu dahil atılan bütün adımların “gerçek dışı olduğunu” savunuyor ve Türkiye’nin iyi niyetlerle yaptığı anlaşmanın AB tarafından uygulanmayacağını iddia ediyorum… Daha doğrusu iddia ediyordum… Maalesef hepsi hayata geçti! Sadece bu kadarla da kalmadı ve AB ülkelerinin “terör örgütlerine” verdikleri destek net olarak açığa çıktı! “Terör sevici AB Parlamentosu’nun içi dışına çıktı”! Herşey “görünür” oldu!
Daha açık yazayım; son dönemde AB’nin boyaları döküldü ve gerçek ajandaları her alanda tam olarak ortaya çıktı… Çıkmaya da devam edecek!
Bu noktada bir hatırlatma yapmamda yarar var. Türkiye’ye “terörün tanımını değiştir” baskısı yapan AB, her alanda cevabını DEVLET’in EN YETKİLİ MAKAMINDAN, SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ ERDOĞAN’dan fazlasıyla aldı, almaya da devam ediyor…
Hatırlayalım, ne demişti Sayın Cumhurbaşkanımız; “Şu an AB, vize için terörle mücadele yasasını değiştirin diyor. Siz önce Avrupa Parlamentosu yanına çadır kuran teröristlere izin veren zihniyetinizi niye değiştirmiyorsunuz?.. Teröristlere çadır kurduracaksın, bize de vize şartı getireceksin. Hadi bakalım, biz yolumuza gidiyoruz, sen de yoluna git. Kiminle anlaşabiliyorsan onunla anlaş”...
Evet, açıklama böyleydi ve ÇOK NET BİÇİMDE MESAJ YERİNE VARDI… Bu açıklama arkasından Alman siyasetçiler olmak üzere şöyle sesler geldi; “Biz şahısları değil, devletleri tanırız”. Aynı küstahlığı AB Parlamento Başkanı Schulz da yaptı ve o dönemde“anlaşmayı hükümetle imzaladık, Cumhurbaşkanı ile değil” dedi! DEDİ VE GÖRDÜ!!
AB’nin boyaları döküldü, Türkiye yoluna devam etti…
Bu noktada, son dönemde başta Kıbrıs olmak üzere, Türkiye’yi “istediği kıvama getireceğini” düşünün AB ülkelerine ve “lider olmayan” siyasetçilerine sesleniyorum; İYİ DİNLEYİN AVRUPALI SÖZDE SİYASETÇİLER; sizin ülkenizde lider olmayabilir, hükümetler zorla ayakta durabilir ama burası öyle değil. Burada % 52 ile seçilmiş bir LİDER var ve bu halk DEVLET’i LİDER’e emanet etti. Seçilmiş Cumhurbaşkanı bu ülkede DEVLET’i ve MİLLİ İRADE’yi temsil eden EN YETKİLİ MAKAM ve bu ülke adına SON SÖZÜ SÖYLEYECEK KİŞİ… Bu bağlamda biz “tanımayız, etmeyiz” gibi söylemler son derece yakışıksız ve çirkin olup, GERÇEK DIŞI, hat ve hudut ötesi! HADDİNİZİ BİLİN!
Sonuç: Eskiden ne güzeldi, özellikle 2003 öncesi, değil mi herşey sizin için. Alman nişanı (kırmızı haç) taktığınız bir medya patronu ve istediği gibi yönettiği Alman “oriented” veya İngiliz “oriented” Başbakanlar, bakanlar vardı. Türkiye’ye istediğiniz yanlışı yapar, istediğiniz kazığı atar ve Türkiye’nin tepki vermesine engel olurdunuz…Bakın Beyler, aklınızı başınıza devşirin! ESKİ TÜRKİYE YOK ARTIK ! Bu ülkede BİR DEVLET ve O DEVLET’i halkının teslim ettiği bir LİDER var. Anlaşmaları hangi makamla yapacağınız, BU ÜLKENİN, BU MİLLETİN VE BU COĞRAFYA’NIN HAKLARINI KİMİN KORUYACAĞI BELLİ…
Son söz: Türkiye’deki “sizin taşeronunuz sermayenin işine yarayan”, orta ve küçük ölçekli işletmeleri bitiren GÜMRÜK BİRLİĞİ kumpasınız da MUTLAKA yeniden düzenlenecek!
Önemli not: Sayın Cumhurbaşkanımızın o dönemde söylediği cümleleri ile veda edeyim; “Teröristlere çadır kurduracaksın, bize de vize şartı getireceksin. Hadi bakalım, biz yolumuza gidiyoruz, sen de yoluna git. Kiminle anlaşabiliyorsan onunla anlaş.’’
Tekrar edeyim mi! Kıbrıs için de aynı sözler geçerli ! KANDIRMAYA GELDİNİZ AMA YİNE HAVA ALACAKSINIZ!