Kanlı alnı yerdeyken bildiğimiz her şey acıya dönüşüyor.
Evet, yas içinde yürüyeceğiz ve yas içinde bakacağız dünyaya.
Dünya hep eksik kalacak.
Alnından vurulmuş kanlar içinde yatan gövdelerin hesabı sorulacak.
Teselliye ihtiyacımız yok, tesellisiz gözlerle bakacağız geleceğe.
Gömlekleri toplanmış ölülerin.
Herkes ne olacağını biliyor; bir anne bekliyor.
Kayıp evladın gökyüzüne bakan yüzünü.
Herkes ne olacağını biliyor; tam olmaktır bizden beklenilen.
Eksilten ölümlere rağmen.
Şimdi bir anne şehre bakıp bir isim arıyor.
Oğullarının sürüklendiği o yerde. Ve sesleniyor:
Ey Allahım,
Ne çok keder ve ne çok gidiş var.
Bitmeyecek mi bu acı.
Ne zaman son bulacak ölülerin konuşmaları?
Ey Allahım,
Ben bir ağıtçı değilim, beni öyle belleme.
Öfke doluyum kötülüğün kötülüğüne.
Ve adalet istiyorum.
Ve iyiliğin korunmasını, himaye edilmesini istiyorum.
Ve kötülüğün ilahi bir kılıç darbesiyle yeryüzünden kovulmasını istiyorum.