Yüksek kan basıncı kalp-damar hastalığı ve koroner kalp hastalığında önemli risk faktörlerinden biridir. Yürütülen saha çalışmalarında tansiyonun düşürülmesinde reçetelenen ilaçların yerine ya da ilaç tedavisine ek olarak besin desteklerinin yaygın bir şekilde kullanıldığı görülmektedir. Bu amaçla önerilen diyet programlarının yanı sıra özellikle antioksidanlar, vitaminler, mineraller ve bazı bitkisel ürünlerden yararlanılmaktadır.
Sodyum (tuz) tüketiminin günlük 2,3 gramın altına düşürülmesi inme ve diğer kalp-damar sorunlarına bağlı riskleri azaltabilmektedir. Diğer taraftan potasyum tüketiminin artırılması ise kan basıncı ve kalp-damar hastalığı riskini azaltabilmektedir. Günlük 1,6 gram potasyumun inme riskini yüzde 21 azalttığı bildirilmektedir. Magnezyum tüketiminin kan basıncının düşürülmesinde etkisi potasyuma oranla daha zayıf kalmaktadır. Yürütülen çalışmalarda (ikibin yirmisekiz kişi üzerinde yürütülen 34 çalışma) 3 ay süreyle günlük 268 miligram magnezyum verilmesi ile kan basıncında 2,00/1,78 mmHg (milimetre civa olarak okunan birim) düşme sağlanabilmiş. Çinko oksidatif baskıyı, dolayısıyla iltihaplanma ve bağışıklık problemlerini azaltan bir mineraldir. Kalp ve damar dokularına metalotionein ile taşınmaktadır. Önerilen miktar günde 50 miligram civarındadır. Ancak kan seviyesinde yükselmeyi dikkatle izlemelidir. Bir başka önemli mineral olan kalsiyumun etkinliğini gösterecek yeterli çalışma bulunmamaktadır.
L-arjinin günlük 12 gram miktarda verildiğinde 6,2/6,8 mmHg kan basıncını düşürdüğü gösterilmiştir. Ancak bazı kalp hastalıklarında (ileri ateroskleroz, akut koroner sendrom, miyokard enfarktüs hastalarında) yan etki riski nedeniyle bu grup hastalarda kullanımından kaçınılması uyarılmaktadır.
Taurin kan basıncının düşürülmesinde çeşitli şekillerde etkili olabilmektedir. Yedi gün süresince günde 6 gram taurin verimesi ile kan basıncında 9/4,1 mmHg düşme sağlanmıştır. Geniş katılımlı (120) bir klinik çalışmada ise günde 1,5-6 gram uygulama ile 7,2/2,6 mmHg düşme sağlanmış.
Omega-3 ve omega-6 yağ asitlerinin kan basıncını düşürdüğü ve kan basıncında artışı önlediği gösterilmiştir. Yetmiş klinik çalışmanın değerlendirildiği bir çalışmada 4 ile 26 hafta süresince günde 0,3 ila 15 gram arasında Omega-3 kullanılması ile kan basıncında 1,5/1,0 mmHg düşme sağlanabildiği görülmüş. Önerilen günlük miktar 3-5 gram (3 kısım EPA ve 2 kısım DHA olacak şekilde). Bir başka yağ asidi grubu olan Omega-6 grubundan gama-linolenik asitin (GLA) doymuş yağ asitlerinin neden olduğu yüksek tansiyonu önleyebildiği, GLA’nın özellikle strese bağlı yüksek tansiyonda etkili olabildiği bildiriliyor.
Zeytin yaprağı özütü ve tekli doymamış yağ asitleri bakımından zengin sızma zeytin yağının kan basıncı düşürdüğü kanıtlanmıştır. Zeytin yaprağı özütünün günde 500 miligram erilmesi ile kan basıncında 6/5 mmHg ve 1000 miligram verilesi ile 13/5 mmHg gibi yüksek değerlerde düşme sağlayabildiği gösterilmiş. Sızma zeytinyağının ise yaşlı bireylerde yüksek kan basıncı değerini (sistolik) 14 mmHg’ye kadar düşürebildiği, hatta başka bir çalışmada hastaların yarısının tansiyon düşürücü ilaç kullanımını bıraktığı bildiriliyor.
Antioksidan vitaminlerden biri olan C vitamini suda çözünür. Bir bilimsel klinik çalışmada (randomize kontrollü) 31 hastada üç farklı miktarda (günde 500 miligram, 1 ve 2 gram) C vitamini verilmesi ile kan basıncında ortalama 4,5/2,8 mmHg düşme sağlanabildiği gözlemlenmiş. C vitaminin düşük ya da yüksek miktarda verilmesi ile bir değişim sağlanamamış. Bir başka çalışmada da 500 mg günlük C vitamini verilmesi ile 7/4 mmHg düşme sağlandığı bildiriliyor. C vitaminin kan seviyesinin 100 μmol/L (litrede 100 mikromol) olmasının tansiyonun dengelenmesi bakımından ideal olduğu belirtiliyor. Suda çözünmeyen bir antioksidan olan E vitamininin tansiyon düşürücü etkisi ise oldukça düşük. Bazı damar hastalıkları, şeker hastalığı veya kan yağlarının yüksek olması durumlarında katkı sağlayabiliyor.