Hani dünya ekonomisinin kuyrukluyıldızları sayılan BRIC ülkeleri vardı: Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin... Terimi 10 yıl önce Goldman Sachs’ın stratejisti Jim O’Neill icat etmişti. 10 yıl sonra durumu gözden geçiren O’Neill, BRIC’in ekonomik büyüme ve talepte öncü olmayı sürdüreceğini, ancak ‘Büyüyen Ekonomiler’ olarak ikinci sırada Türkiye, Endonezya, Kore ve Meksika’nın (TEKMe) geldiğini ilan etti. BRIC artı TEKMe olarak sıralama sürüyor... Dünya ekonomisi ve büyüme, şimdilerde BRIC ve TEKMe grubundan soruluyor. Bundan sonraki 20-40 yılda da dünya ekonomisi BRIC ve TEKMe’den sorulacak.
Bir başka finans-yatırım grubu olan Morgan Stanley’nin stratejisti Ruchir Sharma ise yeni bir kavramla geliyor. Sharma -BRIC’i bırakın, hatta Gelişen Ekonomiler, Gelişen Piyasalar terimini de bırakın- diyor... Sharma, büyüyen ülkelere ayrı ayrı bakılmasını öneriyor. Bakarken de farklı bir grup oluşturuyor ve bu yeni gruba: Kopuş Sürecindeki Ülkeler- diyor. İngilizce adı daha kolay: Breakout Nations... Başını alıp sürüden kopacak, sınıflarında diğer ülkelerin önüne geçecek ülkeler. Bu tanımla Türkçe’sine -Yırtan Ülkeler- demek daha uygun olacak. Kendi engellerini kaldırıp, kendi kendine vurdukları zincirleri kırıp, ekonomik büyümenin ve kalkınmanın yolunu açacak Yırtan Ülkeler hangileri? Çek Cumhuriyeti, Polonya, Türkiye, Endonezya, Filipinler, Nijerya, Kore, Tayland. Bu gruba Çin de eklenebiliyor. Sharma, Türkiye ve Endonezya’yı bölgelerinde ve dünya çapında -Müslüman Ülkeler de başarabilir- mesajına örnek gösteriyor. Türkiye için öncelikle koyduğu hedef: 1 trilyon dolarlık ekonomi - olmak. Halen 750 milyardayız, az kaldı.
BRIC tekliyor
Sharma, BRIC kavramına yekten karşı çıkıp ‘Yırtan Ülkeler’ kitabını yeni yayınladığı için gündemde. Biz kendisinden Aralık sonunda söz etmiştik. (Önemli olan Beklentilerdir - 27 Aralık 2011 Star Gazete) O zaman kitabı daha çıkmamıştı ama piyasalarda BRIC rüzgarının teklemeye başladığını, hatta Çin ve Hindistan’ın hayal kırıklığı yarattığını anlatıyordu. Yerlerine ise Türkiye ile Endonezya’yı koymaktaydı. Şimdi de kitapta kimlerin yırtacağını anlatırken, bu ülkelerin 1- Beklentileri aşacağını 2- Kendi sınıflarındaki ülkelerden daha yüksek büyüme ve kişi başına düşen gelir yaratacaklarını söylüyor.
Piyasa açısından bakınca, BRIC grubunda Brezilya borsası 2.5 yıldır yüzde 7 düştü. Kuru çok değerlendi. Emtia fiyatlarının yükekliği Brezilya’yı taşıdı. Ona rağmen Brezilya en iyi zamanda yüzde 4 büyüdü... Bu düşük bir hız. Brezilya’nın hatası, yapısal reformlarda atalet ve altyapı yatırımlarında gecikmek. Sharma Rusya’yı da çizmiş. Hindistan’dan fazla umutlu değil. Bu arada kendisi Hintli. Hindistan’ın bazı bölgelerinin - eyaletlerinin yırtacağını düşünüyor. Çin, BRIC olduğu için değil, -Çin olduğu için önemli- demekte.
Bunlar ne gösteriyor? Şunu gösteriyor: Dünyanın gelecekteki yapılanmasında Türkiye’nin yeri artık tartışılmıyor. Ne zaman 10 ülke sayılacak olsa, Türkiye onlardan biri. Gelişen olsun, Yıldız olsun, TEKMe olsun, Türkiye yatırımcıyı, ekonomiden anlayanları heyecanlandırıyor... Hoş, gerçi Türkiye siyasetten anlayanları da heyecanlandırmaya başladı, ama o ayrı konu... Bu arada Sharma, Yırtan Ülkeler’de kurları düşük tutma eğilimi olduğunu vurguluyor. Yani şu an dünyada kurun -Türkiye açısından TL’nin- değer yitirmesi korkulan birşey değil. Brezilya kuru düşürmek için üste para verecek, başaramıyor. Kurun yüksek olması daha büyük tehlike.
Önemli olan, Türkiye’nin geleceğini kendi başına görmesi ve yolunu sürdürmesi. BRIC’ler ortadan kalkmazlar. O ülkelerin her biri dünya ekonomisinin en az yüzde 5’ini yaratarak iyi-kötü yollarına devam edecekler. BRIC olmak-olmamak değil, Türkiye olarak yola devam etmek önemli. İlk aşamada 1 trilyon dolarlık ekonomi olmak önemli. Ülkeler ve ekonomiler namlarıyla yaşarlar, güçlenirler. Nam salmak çok önemli.
twitter.com/selimatalayny