5. Olağan Kongremizle yenilendik. Güçlendik.
1 Kasım’da tekrar iktidar için kolları daha büyük inanç ve aşkla sıvadık.
AK Parti’yle birlikte yeniden kazanan Türkiye olacaktır elbet.
***
Evet, yenilendik.
Yenilenmek yaşla alakalı değildir.
Geçmişin tecrübesi yenilenmek için olmazsa olmaz bir öneme sahiptir.
Yenilenmek, geçmişi tasfiye etmek anlamına gelmiyor.
Geçmişle bugünü yeni bir geleceğin inşası için bir araya getirebiliyorsanız kendinizi doğru bir temelde yenilemiş olursunuz zaten.
Kongrede yapılan da bu oldu.
Cemil Çiçek gibi geçmişin saygın isimleriyle AK Parti siyasetinin göz dolduran genç isimleri bir araya getirildi.
MKYK listesi bu anlamda göz dolduran ve güven telkin eden isimlerden oluşuyor.
Hepsini kutluyorum.
MYK’ya seçilen isimlerin hepsi bir birinden değerli.
Güçlü bir vitrin konuldu Türkiye’nin önüne.
Güçlü ilkeleri ve fikirleri olan bir hareket, yeni ve saygın bir vitrinle gücüne güç katacaktır.
Buna yürekten inanıyorum.
Teşkilatımız her anlamda emin ellerde.
Entelektüel birikimiyle göz dolduran, toplumda karşılığı olan, teşkilatımızda gücü ve etkisi olan isimler bilge genel başkanımızın etrafında kümelendiler.
Doğru bir seçim ve tam isabet…
Eminim ki bu yeni değişimle birlikte teşkilatlarımız çok daha güçlü bir moral motivasyona kavuştular.
İhdas edilen iki yeni genel başkan yardımcılığı makamı isabetli oldu.
Mecliste İnsan Hakları Komisyonu’nda beraber çalıştığımız dava arkadaşım Ayhan Sefer Üstün’ün tam da bu konuyla ilgili genel başkan yardımcılığına getirilmiş olması çok büyük bir kazanım.
Hem münhasıran böyle bir makamın oluşturulmuş olması çok isabetli, hem de Ayhan Sefer Üstün kardeşimin bu makama getirilmesi…
Kendisini yürekten kutluyorum.
MYK’ya seçilen diğer arkadaşlarımızın tümüne de tebriklerimi iletiyorum.
Bilge bir genel başkanımız var.
Ve onun etrafında son derece vizyoner ve toplumda karşılığı olan saygın ve güçlü bir ekip var.
1 Kasım’daki iktidarımız için her şey hazır.
***
Partimizde ayrılık bekleyenlerin elleri böğürlerinde kaldı.
Fikri ihtilaflarımız bizi daha bir güçlü kılar.
“Ümmetimin ihtilafında rahmet vardır” diyen bir anlayışın mensupları olarak fikri ve siyasi ihtilaflarımızı güçlü bir ittifaka dönüştürmesini bilen bir lidere sahibiz.
Kongremiz bu güçlü ittifakın bir sembolü olmuştur.
İhtilafın kendisi değil ayrılığın kendisi azaptır.
Ayrılık bekleyenler güçlü ittifak karşısında derin bir hüzne kapıldılar.
AK Parti’yi ne liderinden kopartmak mümkün, ne de AK Parti kadroları arasına nifak sokmak…
Nifak sokmak isteyenler AK Parti’de barınamazlar.
Çünkü hiçbir AK Partili lideriyle genel başkanı ve genel başkanıyla AK Parti’nin güzide kadroları arasına nifak sokmaya çalışanlara iyi gözle bakmaz.
Birini tutarak öbürünü vuran anlayışları da kendinden bilmez.
AK Parti liderliği bir bütündür.
Erdoğan-Davutoğlu liderliğini tartışma konusu edenler, Erdoğan’ın karşısına Davutoğlu’nu veya Davutoğlu’nun karşısına bir başkasını dikmek isteyenler asla amaçlarına ulaşamazlar.
Kongrede bu görüldü apaçık.
Hepimiz biriz ve beraberiz.
Liderimizin gösterdiği istikamette bilge genel başkanımızın arkasında dimdik duruyoruz.
Bizim birbirimize husumetimiz olmaz.
AK Parti davası söz konusu olduğunda hepimiz nefsimizi ayaklarımızın altına alır ve yek vücut oluruz, tek yürek oluruz.
Kongrede bu görüldü çok şükür.
***
Genel Başkanımızın dediği gibi, biz değerimizi makamlarımızdan ve unvanlarımızdan almıyoruz. Bizim nazarımızda partinin veya kabinenin en üst makamında yer alanlar ile en alt katında yer alanlar arasında hiçbir fark yoktur. Bizimki bir görev bölüşümüdür.
Biz birbirine değer katarak büyüyen bir hareketiz.
Bize kibir yakışmaz.
Makam ve mevkii için gelenler aramızda yer bulamazlar.
Makam ve mevkilerini partililerimize ve halkımıza karşı bir kibir abidesi olarak kullananlar da partimizde tutunamazlar.
Genel Başkanımızın bu mealdeki sözleri AK Partimizin gerçek gücünü göstermesi bakımından hayli anlamlı ve değerlidir.
Bizde görev istenmez, verilir.
AK Parti liderliği hangimizi hangi görev için uygun görmüşse başüstüne deriz.
Bize verilen görevi yerine getirmekten kaçınmayız.
İlçe başkanlığı da bir görevdir, mahalle yönetiminin üyesi olmak da…
Milletvekili olmak da bir görevdir, bakan olmak da…
Her şey olmak isteyenler hiçbir şey olamazlar.
Biz böyle biliriz, böyle inanırız.
Gerçek AK Partililer kardeşinin nefsini kendi nefsine tercih eder.
O yüzden “ben” yok bizde. “Biz” var.
“Benlik” davası güdenler kaybederler.
Birbirimizin gücüne güç katmakla yükümlüyüz.
Bizi güçlü kılan bu birliğimiz ve kardeşlik hukukumuzdur.
Sakın unutmayalım…
***
Güçlü ve karizmatik bir lideri, bilge ve saygın bir genel başkanı, güçlü ve etkili kadroları olan bir AK Parti’yle 1 Kasım’a “Haydi Bismillah!” diyerek yürüyoruz.