15 Temmuz nedir?
Bir işgal, bir darbe denemesi yahut kitlesel bir terör saldırısı mı?..
Yoksa dirilişin, uyanışın, millet olma şuurunun en yüksek seviyede ortaya çıkışı mı?..
Değerli dostlar, milletçe kenetlendiğimiz, gerçek düşmana karşı el ele, omuz omuza direnişimizdir 15 Temmuz..
Vatan sever ile vatan hainini gördüğümüz gündür..
Batı emperyalizminin işgal planına içeride teşne, işbirlikçi hainleri tanıdığımız gündür..
Türkiye’yi salam gibi dilimlemek isteyenlerin hemen yanıbaşımızda içimizde, evimizde olduğunu.. Haremimize girdiği gerçeğiyle yüzleştiğimiz gündür 15 Temmuz..
Böylesi büyük bir saldırı altındayken, özel eğitimli suikastçilerin, elinden kıl payı kurtulmuş bir liderin, Recep Tayyip Erdoğan’ın, “bu bize bir lütuftur” demesinin sebebi işte bu..
MHP, CHP ya da diğer, gücünü milletten alan siyasi partiler..
Eğitim, sağlık, bayındırlık, ekonomi, dış politika..
Memleket idaresine dair her konuda hükümeti en sert şekilde eleştiriyorlar..
Yetmez..
Daha da sert eleştirsinler..
Hükümet fert başına milli geliri neden daha da fazla yapmıyor diye..
Hükümet neden öğretmenlere, doktorlara, polislere daha daha fazla maaş vermiyor diye..
Daha çok yol, daha çok köprü, daha çok okul, daha çok hastane için demediğinizi bırakmayın hükümete..
Hükümet de yanıtını versin..
Her gün..
Bıkmadan usanmadan..
Yeter ki davamız aynı olsun..
Kavgamız aynı olsun.. Hedefimiz aynı olsun..
Oy verdiğimiz partiler farklı olsun bir tek..
Ruhumuz ‘Yenikapı Ruhu’ olsun..
Siyaset kazandı
15 Temmuz’dan bir gün önce sorsalardı MHP ve CHP’nin durumunu, bugün yapacağımızla taban tabana zıt bir yorum yapardık kuşkusuz.. Ama kritik dönemeçlerde verilmiş kararların, siyasi hareketlerin kaderlerini tayinde nasıl önemli bir rolü olduğunu söylememiz lazım.. Bugün seçim olsa, yüzde 20’leri zorlayacağına hiç şüphe duymadığım MHP, 14 Temmuz sabahı belki de baraj endişesi taşıyordu.. Yenikapı’ya katılma kararı alarak CHP’nin namusunu kurtaran Kılıçdaroğlu, bugünkü buluşmada olmasaydı eğer, bir dahaki seçimlerde yoktu.. Çok açık söylüyorum, 3 Kasım 2002’de Bülent Ecevit’in yaşadığından daha ağır bir hezimet bekliyordu Kılıçdaroğlu’nu.. Hazır böyle bir fırsatın, son anda ucuna tutunabilmişken heba etmez umarım.. Yine çıkıp meydanlara, ‘diktatör’ , ‘tek adam’ vesaire gibi kışkırtıcı söylemlerine devam ederse, bu fırsatçılığını CHP seçmeni elbette cezalandıracaktır.. ‘Tam zamanı’ olduğu halde, hiçbir Ak Partili’nin, ‘kasetle gelen genel müdür’ demediğini fark etmiş olmalı.. Ona göre davranacaktır sanıyorum..
HDP neden yok?
Milli duygularımızın doruk noktasına ulaştığı bugünlerde, bir kesim, PKK’nın siyasi kanadı HDP’nin reklamını yapma derdine düşmüş.. Cumhurbaşkanı’na terör örgütünün sözcüsü HDP’yi pazarlamaya çalışıyorlar.. Bakın değerli dostlar.. HDP ve onun temsil ettiği unsurların, onun göbeğinden bağlı olduğu yapıların, 15 Temmuz sonrası bölüşümün bileşenlerinden olduğu apaçık ortada.. Artık yetti insanları enayi yerine koyduğunuz.. F 16’larla tepemize bomba yağdığı günlerin ertesindeyiz.. Kimse terör örgütü propagandası yapmaya kalkmasın.. Hele canı milletimize emanet Cumhurbaşkanı’na bu adamları şirin göstermeye sakın ha çalışmayın.. Faturasını ağır ödersiniz.. Bu arada, emanet oylar da çoktan geri alındı.. Namuslu müslüman vatansever Kürtler için de HDP, artık yok hükmünde.. Onu da söylemiş olalım..