100 günlük programın açıklanmasından sonra yapılan yorumlara bakıyorum; programın şifrelerinin kamuoyu tarafından anlaşıldığını görüyorum. Evet, programın DNA’sı doğru okunuyor ve özellikle kendine “medeni” diyenler tarafından her türlü saldırının yöneltildiği Türkiye’nin ‘MİLLİ DURUŞ’unu’ geliştirerek her alanda dik durmaya devam edeceği ortaya konuyor.
Sevgili dostlar, dikkat ederseniz SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ Bakanlıklara geçmeden önce ANA GİRİŞ olarak Savunma Endüstrimiz ve atılacak adımlardan bahsetti. Bu mesaj açık ve net olarak da kamuoyu tarafından algılandı. Türkiye, içinde bulunduğu şartları da dikkate alarak SAVUNMA SANAYİİ ve dallarında “DEV” olmak üzere yola çıktı! Hedeflenen projelerin % 10’undan fazlası bu alanda teknolojik gelişim. Bu konuda öne çıkan detay da DOĞRUDAN CUMHURBAŞKANI’na bağlanan Savunma Sanayii Başkanlığı ve uzun yılların deneyimli ismi İsmail Demir. Bu alanda gelişecek teknolojilerin diğer sektörlere de lokomotif olacağını düşünürsek, Savunma Sanayii Başkanlığı “Türkiye’de teknolojik gelişimin” ana merkezi olacak çıkarımına varabiliriz. Unutmayalım kullandığımız internet bile ilk ortaya çıkış hali ile bir savunma sanayii projesi. Bu noktada bir önceki yazımın son bölümünü yeniden paylaşmak istiyorum; “TÜRKİYE BİR SAVUNMA SANAYİİ DEVİ OLACAK. OLMAK DA ZORUNDA! İKİNCİ EN BÜYÜK SEKTÖR TELEKOMÜNİKASYON-ELEKTRONİK-YAZILIM-SİBER GÜVENLİK OLACAK. ÜÇÜNCÜ BÜYÜK DE KAMU BANKALARI ÖNCÜLÜĞÜNDE BANKACILIK-KATILIM BANKACILIĞI VE YENİ FİNANSAL ENSTRÜMANLAR TASARLAYAN KURULUŞLAR OLACAK. Bu listeyi siz de kendinize göre analizleriniz sonucu oluşturabilirsiniz. GELECEK TÜRKİYE VE BÜYÜK TÜRKİYE’YE GÜVENENLERİN OLACAK”...
Diğer önemli bir başlık; Çin ile kurulacak yeni ekonomik ilişkiler. ÇİN PİYASALARINDAN BORÇLANMAK VE KENDİNE “MEDENİ” DİYENLERE “ALTERNATİFSİZ OLMADIKLARINI” HATIRLATMAK! 200 yıldır Batı piyasalarından borçlanan coğrafyamız ve 200 yılda yaşadığımız sorunlar ortada! ÖDENEN YÜKSEK FAİZ VE BİRÇOK MASRAFI DA UNUTMAYALIM! BATILI BANKERLER VE ACIMASIZLIKLARI! Bu bağlamda 3 trilyon dolarlık varlığının bir kısmını “Batı Piyasalarından” dengeli bir şekilde “kaydırmaya” çalışan Çin’in durumu da çok önemli. TÜRKİYE İÇİN KAYNAK ÇEŞİTLENDİRMESİ, ÇİN İÇİN KAYNAKLARININ DENGELİ DAĞITILABİLMESİ. RUSYA İLE DEVAM EDEN STRATEJİK ORTAKLIK DENKLEMİ DE AYRICA ÇOK ÖNEMLİ. ASLINDA YENİ DENKLEM; TÜRKİYE-RUSYA-ÇİN OLARAK DA DÜŞÜNÜLEBİLİR.
Sevgili dostlar, BATI’NIN DOĞU’YA HAKİMİYETİ BİTİYOR VE YENİ BİR DÜNYA DÜZENİ KURULUYOR. KİMSE TÜRKİYE’Yİ ESKİ ÇARESİZ-YALNIZ DÖNEMLERİNDEKİ GİBİ TEHDİT EDEMEZ! Bu bağlamda karamsar olmaya gerek olmadığı gibi Türk ekonomisi üzerine kara tablolar çizenlere de kulak vermek anlamsız! EKONOMİK DENKLEM MUTLAKA YENİ FAKTÖRLERİN DE KATILIMIYLA YERİNE OTURACAK VE TÜRKİYE YENİ BİR BÜYÜME DALGASINI YAKALAYACAK. Bu noktada Berat Albayrak’ın “kamu dengelerinde tasarruf” vurgusu çok önemli. YENİ SİSTEM İLE KAMU DENGE-DENKLEMLERİNİN REJENERASYONU!
Sonuç: GÖRMEK İSTEYENLER İÇİN 100 GÜNLÜK PROGRAM ÇOK ÖNEMLİ MESAJLAR VERİYOR. ŞİMDİ DURMA ZAMANI DEĞİL, HEP BİRLİKTE ASLA KORKMADAN, ÇEKİNMEDEN, TEHDİTLERE KULAK ASMADAN ÇALIŞACAĞIZ... ÇALIŞACAĞIZ... DAHA ÇOK ÇALIŞACAĞIZ... ŞAHLANIŞIN İLK 100 GÜNÜ HAYIRLI OLSUN...