Galatasaray- Başakşehir maçından yaklaşık 1 saat sonra başladı Akhisar-Fenerbahçe maçı.
İkisi de Süper Lig maçı ama yayıncılık açısından fark dağlar değil sıra dağlar kadar fazla.
Herkes zeminden söz ediyor ama önce stadyum ışıklandırmasından söz etmek lazım.
Işık sahanın tamamına eşit dağılmamış ve bu ışıkta çekim yapmak başlı başına sıkıntılı bir durum,özellikle de genel kamera için.
Sonra zeminin hali, içler acısı bile denemez o zemine.
Lig Tv, vergisi, Federasyon payı vesaire derken yılda 450 milyon dolar para ödüyor yayın hakkı için.
Şimdi kulüpler bu rakamın yaklaşık 2 katına çıkmasını bekliyorlar.
Çıkar mı bilmem ama rakam ne olursa olsun Kulüpler Birliği yayın hakkının yeni sahibi olarak duruma el atmalı.
Gerekirse kulüplerin payına düşen paranın bir kısmını kendi kullanıp stadyumların zemin ve ışık sorununu çözmeli.
Göksel Gümüşdağ, futbol seyrettirecek şartların ne olduğunu en iyi bilen isimlerden birisidir.
Ya duruma müdahale edilecek ya da beklenen o büyük rakamlar gelirse de sadece 1 sezon için gelecek.
***
Televizyon yazılarında bazen hisler aklın önüne geçebiliyor.
Mesela bir akademisyen Cumhuriyet’te demiş ki “Cnn-Turk, Mirgün Cabas’tan beklediği reytingi açıklasın da, bakalım inandırıcı mı değil mi?”
Süper fikir.
Mesela Cumhuriyet de Mustafa Balbay’dan beklediği ve alamadığı tirajı açıklasın ki, bakalım işten çıkarma gerekçeleri inandırıcı mı değil mi?
Yazıya duygu karıştığı zaman işlerin nasıl çığırından çıktığını göstermek için verdim bu saçma örneği.
Akademisyen olmak, belli konularda uzman olmak başka şey duygu ya da nefretini aklın önüne koymak başka.
Bir kere haber kanallarının ne kadarı ölçülüyor diye sorsanız cevabı yok bu işin.
Diyelim o soruya bir cevap bulundu, o zaman da başka bir sıkıntı ortaya çıkıyor zira haber kanallarında alınan reyting değil share önemlidir.
Sonra televizyonculukta maliyet/reyting hesapları vardır.
Mesela bölüm başı maliyeti 1 milyon dolar olan bir dizi 3,8 reyting 10 share alıyordur yerine bölüm maliyeti 100 bin lira olan iş koyar 2.8 reyting 8 share alabilirsiniz.
Böyle bir durumda kanallar bütçelerine göre karar verirler, her kanaldan farklı bir karar çıkabilir.
Yayıncılıkta, yapılan bir işi alınan bir kararı eleştirmek mümkündür ama “açıkla bakalım beklediğin reytingi demek” rasyonelliktenuzaklaşmak demektir.
***
Survivor’da bu sezonun yıldızı Yılmaz Morgül olur sanıyorduk ama öyle olmadı.
Yattara ile ettiği pilav kavgası günlük gündem olur ama tüm serüvene damgasını vurmaz.
Güç ve dayanıklılık üzerine olan yarışmalarda sadece davranış stratejisi yeterli olmuyor galiba.