Bozkırlarda hayat zor, denizlerde daha kolay gibi gelir. Kimisi çorak, kimisi çam ormanlarıyla, dev çınarlarla sarılı adalarda hayat genellikle, sakin ve ağır geçer. Bu yaz yine adalara sarınca komşu kıyıları yazmak gerekti.
Neden mi komşu kıyılar? Yemekleri lezzetli, pansiyonların odaları dahi tertemiz. Yunanlılar deniz ürünlerini ve balık pişirmesini iyi biliyor. Üstelik dolma gibi geleneksel ve tüm sulu ev yemekleri de gerçekten çok iyi. Patates kızartmasını bile taze patatesle yapıyorlar, yemek hakkında tartışılacak bir tarafı yok. Hesap konusunda da tabiri caizse ‘kazık atmak’ akıllarına gelmiyor. Menüde her şeyin yanında fiyatı var. En sıradan yeri bile yemek konusunda idare eder. İyi lokantalarının yemeklerinin lezzeti zaten öyle böyle değil. Bence o sınıfta lokanta bizde yok varsa da sayıları parmakla sayacak kadar az. Hiç kızmayın. Kalamarı şekerle marine etmiyorlar, ahtapota soya koymuyorlar, midyelerin lezzetini kuru üzümle gölgelemiyorlar ve tertemiz. Karidesi koklatarak vermiyorlar. Fangri, sinarit, trança gibi bizde yerinde yeller esen her çeşit balık hala menülerinde var. Kalamar söylediğinizde koca tabak taşarcasına geliyor, bizdeki gibi minicik tabaklara altı ince dilim koymuyorlar. Kısaca deniz ürünü seviyorsanız, denize girmekten keyif alıyorsanız, kesinlikle doğru adres.
Ada dediğin macera ruhu ister!
Ada, sokaklarında dolaşırken ruhunuza işler. Birkaç dakika önce çıktığınız denizden üzerinize şort geçirip hiç dert etmeden düşersiniz yollara. Huzur ve geçen yüzyıllardan derin izler bulursunuz o sokaklarda. Öyle sokaklara girersiniz ki, zaman yüzyıllar öncesinde durup sizi beklemektedir. Bazen çocukluğunuzun bakkalını görür, bazen de kanlı bir savaşın ürpertisini hissedersiniz...
8-10 sene önce ‘Adalar çok ucuz’ diyebiliyorduk. Şimdi işler biraz karışık. Aslında adalarda 10 sene önceki fiyatlar pek değişmedi. Onlar için bir meze hala ortalama 4-5 lira. Ancak onların bir lirasını 4,5’la çarptığımızda eski ucuzluk yok.
Hangi adayı tercih etmiş olursanız olun, rahat etmek istiyorsanız araba şart. Sırt çantalı maceraperestleri hariç tutuyorum. Arabayla tüm koyları rahatça keşfedebiliyorsunuz. İşte size üç farklı bölgeden ulaşılabilecek Yunan adası önerim:
TATİLİNİZİ OTEL ARAMA SİTELERİ ZEHİR ETMESİN!
booking.com Türkiye’de artık yok, çünkü vergi ödemiyor. Bizler de onu sadece yurt dışı seyahatlerinde kullanıyoruz. Ancak dikkatli olmak gerek! Booking hiçbir tesisi gerçekten iyi mi kötü mü, yolladıkları fotoğraflar gerçek mi diye denetlemiyor. Fotoğraf altlarındaki yorumlara da aldanmayın, kimi doğru kimi yalan. Örnek; Thassos için en iyi ilk 10 tesis listesi istiyorsunuz. Bilin ki bu liste denetlemeden geçmiyor. İyi de olabilir, kötü de. Hatta sitelerinde özel sahili olan müthiş otel dedikleri yer, önünden otoyol geçen gece kulübünden bozma bir virane bile olabilir. Nereden mi biliyorum, başımıza geldi de o yüzden. Dolayısıyla hiç bilmediğiniz bir yere seyahate gidecekseniz ne yapıp edip orayı bilen bir dostunuzdan veya güvendiğiniz birkaç yerden (blog yazarları, gazeteciler) daha kontrol edin.
Midilli
Lesbos yazılıyor ama Lesvos diye okunuyor. Ayvalık’tan feribotla ortalama bir buçuk saatte Midilli’ye varılıyor. İner inmez araba kiralamalısınız, hiç zaman kaybetmeyin. Midilli, (Girit Adası’nı ayrı tutuyorum) Yunan adaları içinde en ihtişamlı ve etkileyici olanı. Ne kadar turist akını olursa olsun, ruhunu kaybetmemekte direniyor. Dağları ihtişamlı, restoranları salaş, insanları sıcak. Konaklamak için Molivos’u (Myhimna) seçebilirsiniz. Limanda sahilin bir arka paralelinde en bilinen alışveriş sokağı Ermou bulunuyor. Adada kilise, müze ve antik kalıntılar çok, gezmek için zaman ayırmalısınız. Ada çok büyük, kıyı şeridini üçe ayırıp her gün bir hattı gezmeniz akıllıca olur. Adanın ortaları yani dağlık bölgelerinin de gezilesi yerler olduğu düşünülürse, bu adayı hakkıyla en az altı günde gezebilirsiniz. Adaya ismini veren ünlü kadın Yunan şair Sappho’nun yaşadığı bölge Skala Ersou, ağaçlarıyla ünlü fosil orman Sigri, uzosuyla ünlü Plomari, sardalyasıyla şöhret yapmış Kalloni, Papados, Agiassos Köyü en önemli yerleri. Molivos zaten rüya gibi bir kasaba, Unesco koruması altında. Dolaşırken keyiften başınız dönebilir dikkatli olun!
Thassos
İpsala sınırından kendi aracınla gitmek en rahatı. İstanbul-İpsala üç, Keromoti’ye yaklaşık iki, Keromoti’den arabalı feribotla ortalama kırk dakika, toplam beş-altı saatte Thassos’a ulaşılıyor. Feribota bilet bulamamaktan korkmayın. Tarife o kadar sık ki, en yoğun günlerde bile yer bulabilirsiniz. Thassos doğası en iyi adalardan biri ancak ziyaretçi akını çok. Konaklama için en sakin bölgeler Paradias kumsalıyla Potos arasındaki stüdyo evler veya bungalovlar. Yine bu hatta beş yıldızlı çok lüks oteller de bulmak mümkün. En iyi yer olarak gösterilen Skala Potamias, kalabalığı sevenlere hitap ediyor. Gürültülü ve feci kalabalık. Ada 110 km, ortalama iki saatte tüm adayı dolaşmak mümkün. Tabii hiç durmadan. Adanın Kavala’ya bakan kuzey batı bölgesinin yerleşimi daha yoğun. Burada çok sayıda koy var. Denizi turkuaz. Merbel Beach, Golden Beach, Paradias Beach gerçekten ününü hak ediyor. Plajlar müthiş kalabalık, Romanyalılar, Türkler ve Rusların akınına uğramış bir ada. Plajlar tıka basa insan dolu. Bazı plajlarda duşlar parayla çalışıyor. Tavsiyem, plajları görün ama bunun için maksimum bir saat ayırın. Tatilin büyük bölümünü kasabaları dolaşarak geçirin. Durduğunuz her kasabanın yemekleri yenilebilir düzeyde, iskelelerinden denize girilebilir temizlikte. Beklentiniz büyük olmasın, lezzetler ortalama. Adada yemek yenilecek en iyi yerlerden biri Liman’da Simi ve Lemenaria’da Kaptan Vassalis’te. Meşhur Aliki kumsalından da iki söz edelim: Denizi güzel ama en kalabalık yer. Sabah erken, akşam güneş batarken gitmek akıllıca olur.
Samos
Samos şirin bir ada, İzmir Kuşadası kıyılarından feribotla yaklaşık iki saat uzaklıkta. Tüm çevresi 40 km olan bu adaya ortalama üç gün yeterli. Adayı dolaşmak için merkezde kalmak daha akıllıca. Samos’ta taksi bulmak zor, sayıları çok az. Genellikle motor veya küçük arabalar kullanıyorlar. Toplu taşımanın da geniş aralıklarla tarifeleri var. Adaya gitmeye karar verdiğiniz an internetten araba kiralayabilirsiniz. Tabii ki, bayramlar hariç. Ada küçük ama dolaşılacak manastır ve müzeleri var. Denizi turkuaz, plajları bol.Yanınıza mutlaka deniz ayakkabısı alın çünkü taşlı bir denizi var. Pisagor yani Pythagorion, Kokkari, Marathokampos ve Manolates mutlaka görülmesi gereken kasabaları. Pythagorion köyünün çarşısına alışveriş için biraz zaman ayırın çünkü burası tüm köylerden daha keyifli bir alışveriş imkanı sağlıyor. Adada deniz ürünleri; deniz kestanesi, midye, kalamar, karides, ahtapot bol miktarda. Büyük balıklardan çok sardalye gibi küçük balıkları tercih edin.
Midenizde deniz ürünleri, ekmek ve salataya yer açıp tatlıyı unutun
- Hafta içi her ada 14:00-17:30 arası siesta yapıyor. Yani dükkanlar kapalı.
- Otel fiyatları iki kişi için 30 euro’dan başlayıp otelin yerine ve kalitesine göre 240 euro’yakadar yükseliyor. Ortalama 60-80 euro, deniz kenarı pansiyonlar konaklama için ideal.
- Bölge halkı sabahları soğuk ve köpürtülmüş kahve olan frappe ile güne başlıyor. Hem koyun hem de inek sütünden yapılan, kıvamı oldukça yoğun ve kremamsı bir tadı olan Yunan yoğurdu, ballı ve taze meyveli olarak sabahları yiyebileceğiniz geleneksel bir kahvaltı.
- Öğleden sonra deniz ürünleri ve sulu yemekler tercih ediliyor.
- Domuz eti Yunan mutfağında sık kullanılmakta. Sokak aralarındaki fastfood zincirlerinde yer alan ekmek arası dönerler domuz eti kullanılarak yapılıyor.
- Sarımsak ile aranız iyi ise sorun yok. Çünkü sarımsağı bol kepçeden kullanıyorlar.
- Ekmek yeme alışkanlığınız yoksa bile, burada tehlikedesiniz. Özel un ve mayayla hazırlanan somun ekmekleri nefis. Tavernaların hepsinde sarımsaklı olarak menüde yer alıyor. Eğer sarımsakla aranız iyi değilse o zaman ‘kritikosdakos’ denilen esmer ekmek üzerine domates rendesi ve peynir ile hazırlanan Girit işi kanepeyi deneyin.
- Choriatiki yani Yunan salatası, malzemeleri irice dilimlenerek hazırlanmış bir çeşit çoban salatası. Soğan, salatalık, domates ve yeşil bibere yörenin siyah zeytinleri, feta peyniri (taze beyaz peynir), zeytinyağı ve bol kekik eşlik etmekte.
- Tatlıyı es geçin, bu konuda pek başarılı değiller. Meyveleri ikram, Yunan (Bazı yerler Türk kahvesi diyor) kahvesi çok lezzetli.