Heyecan dolu, kıpır kıpır ve yepyeni bir Merhaba!
Son 5 yılını tümüyle gençlere ayırmış bir sivil toplum gönüllüsü, bir gençlik televizyoncusu ve gençler için onların söylemiyle bir ağabey olarak taptaze bir başlangıçla bundan böyle bu sayfalarda sizlerle olacağım.
30 yaş altı 30 milyon nüfusa sahip bir ülkenin insanları olarak gençliğin önemini anlamayan kurumların kalıcı olması da, ülkemizin geleceğine katkı yapması da zor. Dünyanın da ülkenin de gündemi bu denli yoğunken bile birilerinin gençleri düşünmesi, onlar için çabalaması gerekiyor.
Genç bir nüfusa sahip olmanın büyük güç olduğunu her fırsatta söylerken, her fırsatın birtakım riskleri barındırdığı da unutulmamalı. Çok iyi eğitilemeyen, donatılamayan bir genç nüfusun kendisine de ülkeye de faydasından çok zararı olacaktır.
Eğitim sadece Milli Eğitim Bakanlığı'yla, Yüksek Öğretim de sadece üniversitelerle bitmez, hatta oralarda başlamaz bile. Aile ile başlayan, okul ile devam eden iş hayatıyla genişleyen ve sivil toplum faaliyetleriyle de zenginleşen koca bir serüvendir eğitim.
18 yaşında bir gencin, 140 karakterlik mesajlarıyla yüzlerce kişinin çalışmasıyla çıkan bir günlük gazetenin tirajını ikiye, üçe, beşe katladığı bir çağdayız. Gençleri kontrol etmeyi değil, anlamayı ve onlarla iletişim kurmayı hedeflemek gerekiyor.
Yeni nesil çok güçlü geliyor, çok daha fazla şey biliyor ve çok daha yüksek özgüvene sahipler. Son yıllarda ayağa kalkan, silkinen ve kendine gelen Türkiye artık adım adım hedefine yürüyor. Ama koşabilmesi, yeni nesille olacak.
2023 hedefi için biz koşacağız ama ya sonrası? Mesela 2053. Bugün iki yaşındaki bir çocuk 2053'de 40 yaşında genç bir bakan olacak. Belki de o sizin çocuğunuz, olamaz mı? Olabilir. Öyleyse Onu geleceğin Türkiye'sinin bakanı gibi yetiştirmemiz gerekiyor, hep birlikte.
2071'de ise bugün 4 yaşında olan yeğeniniz, torunlarını yetiştirmiş, eğitmiş ve büyütmüş 60 yaşında bir dede olacak. 2071'in gençlerine Anadolu'nun kadim bilgisini o anlatacak. Güzel Türkçe konuşmayı da, tarihini de, değerlerini de o öğretecek.
En uzak hedefler bile nasıl da kısaldı değil mi? Hem de bir iki küçük hesapla. İşte geleceğe bu kadar yakınız. İşte geleceği, geleceğin Türkiye'sini bugünden şekillendirmek bu kadar önemli.
Bu sayfalarda, kendisini geliştirmek, yetiştirmek isteyen gençlere, genç evlatlarını en güzel şekilde yetiştirmek isteyen anne-babalara, öğrencilerinin hayatları boyunca unutamayacağı ve onların hayatlarında önemli izler bırakmak isteyeceği öğretmenlere ve gençleri anlamak ve onlara artı değer katmak isteyen herkese hitap edeceğiz. Zaman zaman ezberbozan başarı hikayeleriyle, zaman zaman 'neyi, nasıl daha iyi yapabiliriz'i anlatan hap şeklinde öneri listeleriyle. Kitap önerileriyle, faydalı etkinliklerin duyurularıyla. Kısacası gençlik için faydalı olan ne varsa destekleyen, gençlik için zararlı ne varsa karşısında duran bir köşeyle artık huzurlarınızdayız.
Desteklerinizi, katkılarınızı eksik etmeyiniz.
Öyleyse vira bismillah!