Ünlü oyun firması Blizzard Entertainment tarafından 1994 yılında çıkarılan “Warcraft: Orcs and Humans” daha sonra seri haline dönüşmüş ve bilgisayar oyunu hayranlarını mest edecek bir serüven sunmuştu. Hayranların bu yoğun ilgisine kayıtsız kalamayan yapımcılar ise bu fantastik seriyi beyazperdeye taşımaya karar verdiler.
Efsane ve serüvene doyacağız
Bu hafta seyirci ile bulaşan filmin detaylarına değinelim. Lord Of The Rings, Dungeons & Dragons gibi fantastik diyarlara yakın olanlara oldukça tanıdık gelecek olan bu maceranın temelleri 1994 yılına dayanıyor. Öyle ki gerçek zamanlı strateji türünde olan bu oyunun daha sonra Warcraft II: Tides of Darkness, Warcraft III: Reign of Chaos ve World of Warcraft da ekleniyor ve efsane bir seri halini alıyor. Bu fantastik dünyadan uyarlanacak filmin konusu ise ülkeleri yok edilen Ork savaşçılarının Azeroth krallığı eteklerine gelerek burada yeni bir koloni kurmak istemelerine dayanıyor. Azeroth krallığı ile Orc savaşçılarını elbette amansız bir çatışma beklemektedir. Özünde iki tarafın da amacı halklarını korumak istemesidir. İki dünyayı birleştiren kapı açılır ve amansız sona doğru geri sayım başlar. Taraflardan hangisi kazanacaktır? Warcraft, Lord Of The Rings’ten aşina olduğumuz fantastik bir evreni mesken tutuyor. Yani salt aksiyondan ziyade bir miti barındırıyor. Irklar, çatışmalar, efsaneler birleşince durum biraz daha farklı bir hal alıyor. Yönetmen koltuğuna bir de Duncan Jones gibi, Moon, Source Code filmlerinde harikalar yaratmış bir yönetmen olunca ister istemez beklentiler yükseliyor.
Yapım ve oyunun senaristi Christopher Metzen, “Ekip olarak tek dileğimiz hikayeyi Warcraft oyuncularıyla paylaşmaktı” dedi.
Zaten Warcraft’ın en büyük artısı da fantastik bir evrene, bir mite dayandırılması. Yani seyircilerin bu tür mitlere serüvenlere ne kadar aç olduğunu göz önünde bulundurursak sanırım yapımın önemi bir nebze daha net görülebilir. Senaryo ekibinde ise kamera arkasında yer alan Jones hariç bir diğer dikkat çeken isim ise K-Pax, Blood Diamond gibi filmleri kaleme almış Charles Leavitt var. Her ne kadar Leavitt, 2014 yılında gösterime giren ve istenen başarıyı elde edememiş bir başka fantastik film Seventh Son’ın senaryo ekibinde olsa da sanıyorum hikayedeki eksiklikleri ve sıkıntıları iyi gözlemlemiş, ve Warcraft’ı kaleme alırken ona göre hareket etmiş.
Hologram filmlere hazır olun
Uyarlamanın cast seçimi de oldukça yerinde gözüküyor. Vikings dizisi ile ününe ün katan başarılı aktör Travis Fimmel filmin başrolünü üstleniyor. Ben Foster, Dominic Cooper, Paula Patton, Toby Kebbell filmde öne çıkan diğer isimler. Yönetmen, senaryo ve oyuncu kadrosuna bakınca insan elbette ister istemez heyecana kapılıyor. Filmi izlerken bilgisayar ürünü görüntülerin geniş açı sekanslarda muhteşem sahneler yakaladığını söylemeliyim. Teknik olarak yeni bir şey getiriyor mu, hayır getirmiyor. Ama zaten geldiğimiz noktada daha ne olabilir ki. Herhalde hologram filmlere hazırlanmalıyız. Warcraft’a dönersek içerisinde insanlar, orklar, elfler gibi çeşitli ırkları barındıran, amansız savaşları ile kitleleri peşinden sürüklemiş oyunun uyarlamasını sinefiller heyecanla bekliyordu. Sanıyorum onları tatmin edecek bir film ile karşı karşıyayız.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: Warcraft
Yönetmen: Duncan Jones
Senarist: Duncan Jones
Oyuncular: TravIs
FImmel, Ben Foster,
Paula Patton,
DomInIc Cooper
Yapım: 2016, ABD, 123 Dk.
Yetenekli mi yeteneksiz mi
Ünlü yönetmen John Carney, Begin Again filminde rol verdiği KeIra KnIghtley'nin oyunculuğunu yerden yere vurdu. Yönetmenin ‘Gerçek bir yeteneksiz’ dediği Knightley’nin gizli dünyasına göz atalım.
İrlandalı ünlü yönetmen John Carney’in The Independent’a verdiği röportaj fırtınalar kopardı. Carney, 2013 yılında birlikte çalıştığı aktris Keira Knightley için “Yetenekleri konusunda şüpheliyim. Bir aktör, öncelikle dürüst ve özeleştiri yapabilen biri olmalı. Keira’nın tüm bunlar için hazır olduğunu sanmıyorum. Film boyunca ona şarkı söylemeyi ve gitar çalmayı öğretmeye çalıştım. Ancak o müzisyen gibi görünmenin yanından bile geçemedi’ açıklamasını yaptı.
Yıldızlardan destek
Knightley’in ‘gerçek bir yeteneksiz’ olduğunu söyleyen yönetmen, ‘Bir daha süpermodellerle çalışmayacağım’ diyerek de son darbeyi vurdu. Ne var ki, John Carney’nin sözlerine ABD’li yönetmenlerden itiraz geldi. Lorene Scafaria, Mark Romanek ve Lynn Shelton “Keira hem iyi oyuncu, hem de kaprissiz” dediler. Peki bir anda tartışma konusu olan Kiera hakkında ne biliyoruz? İşte aktristin kariyerinde dönüm noktaları...
Einstein’in hastalığıyla doğdu
1. Keira Knightley, İngiliz tiyatro ve sinemacı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası Will Knightley aktör, annesi Sharman Macdonald eski bir aktris ve oyun yazarı. 170 boyundaki aktrist kariyerinin ilk yıllarında dudak ve burun estetiği yaptırdı.
2. Eğitiminin ilk yıllarında okuma ve yazma zorlukları çekti, Albert Einstein, Walt Disney, Leonardo Da Vinci ve Bill Gates gibi Knightley de disleksi hastasıydı.
3. Oyunculuk kariyerine sekiz yaşında İngiliz televizyonları için çekilen filmlerinde oynayarak başladı.
4. 1999’da Yıldız Savaşları filminin ilkinde küçük bir rol alarak kendini gösterdi.
5. Kariyerinde çıkışı futbolcu olmak isteyen Hintli bir kızın hikayesini anlattığı küçük bütçeli Bend it Like Beckham filminde oynayarak yakaladı. Filmle şöhret yolu açıldı.
6. Amerikalı yapımcı Jerry Bruckheimer, ona Karayip Korsanları filminde baş kadın oyuncu rolünü verdi. Knightley bu filmle hem şöhretine şöhret kattı hem de rol arkadaşı Orlando Bloom’la aşk yaşadı. Çift 2008’de ayrıldı. Aktris daha sonra aşk yaşadığı ünlü aktör Rupert Friend ile de ilişkisini sürdüremedi.
7. Knightley 2005`te, Aşk ve Gurur filmindeki rolüyle En İyi Kadın Oyuncu dalında Akademi Ödülü’ne aday gösterildi. Ödüle aday gösterilen en genç 3’üncü oyuncu olarak adını sinema tarihine yazdırdı.
8. Scarlett Johansson ile birlikte Vanity Fair dergisinin Mart 2006 sayısında poz verdi. Nisan 2006’da Chanel’ın yeni yüzü ilan edildi.
9. Kiera Knightley’nin kişisel servetinin 50 milyon doları geçtiği tahmin ediliyor.
10. Rock müzik grubu Klaxons üyesi James Righton ile evli olan 31 yaşındaki Knightley geçen yıl kızı Edie’yi kucağına aldı.