Dersanesinde sigortasız öğretmen çalıştıran CHP adayı Muharrem İnce’nin küçük bir cezayla kurtarıldığı ortaya çıktı. Dönemin SSK Müdürü Kılıçdaroğlu tarafından korumaya alınan İnce’nin vergi kaçakçılığı yaptığı da tespit edildi.
Muharrem İnce’nin dershanesinde sigortasız öğretmen çalıştırması konusu basında çokça yer almıştı. Sigortasız, yani kayıtdışı eleman çalıştırma ihbar ve şikâyeti üzerine 2002 tarihinde SGK müfettişi tarafından Muharrem İnce’nin sahibi ve müdürü olduğu Özel Tam Dershane ve Okul Gereçleri San. ve Tic. Ltd. Şti’de (Ortakları Muharrem İnce ve Özcan Özel) denetim yapıldığında sigortasız öğretmenler olduğu görülüyor. Dershane müdürlüğü yapan Muharrem İnce’nin aynı zamanda CHP İl Başkanı da olmasından aldığı güçle hem enetimi engellemesi ve hem de gelen SSK müfettişini tehdit etmesi üzerine polisten destek alarak denetim yapılmış, 8 öğretmenin yıllardır sigortasız çalıştırıldığı saptanmıştı.
İŞİN İÇ YÜZÜ NEDİR?
Aslında o dönemde işin iç yüzünü yakından bilen birkaç kişiden birisiyim.
Yapılan denetimde 1 Aralık 1991‘den 2002 yılı ocak ayına kadar 8 öğretmenin sigortasız çalıştırıldıkları, Tasarruf Teşvik Fonu kesintileri ile sigorta primleri ve gelir-damga vergilerinin ödenmediği tespit ediliyor. Ama Muharrem İnce’nin sigortasız işçi çalıştırmaktan yüzü kızaracağına o tarihte denetimi yapan müfettiş hakkında aslı astarı olmayan yalan ve iftiralarla bir gazete yazarına şikayette bulunmuştu.
TAM Dershanesi’ndeki ortaklardan, Muharrem İnce CHP Cumhurbaşkanı adayı, Özcan Özel Yalova CHP 1. Sıra Milletvekili adayı, Vefa Salman ise 2014 yılından bu yana Yalova Belediye Başkanı’dır.
Muharrem İnce’nin dershanesinde sigortasız işçi çalıştırması bir TV yayınında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a sorulunca konu yeniden gündeme geldi. İnce de bir Cumhurbaşkanı adayından ziyade, komedyen tavrıyla Şener Şen’in ‘Yaptım ama sor bakayım neden yaptım’ repliğiyle cevap verdi.
Diyor ki İnce: “Şimdi bakın tam 20 sene öncesine gitmişler. 20 sene önce bir dershanenin ortağıyım. Anlatayım olayı da duyun. Dersanelerde iki türlü öğretmen çalışır. Bir emekliler, bir de gençler. Emekliler için de (prim) ödenir ama emekliye hiçbir faydası yoktur onun. Emekliler genelde o primin ödemesini istemez, o paranın kendisine verilmesini ister. Sözünü ettikleri öğretmenler, emekli öğretmenler. Ha bir ceza kesmiş mi devlet, kesmiş, cezayı ödemiş miyiz, ödemişiz. Bu şuna benzer biliyor musunuz? Trafik cezası yiyorsun cezanı ödüyorsun.”
Eskilerin deyimiyle özrü kabahatinden büyük… Peki ödemediğin, kaçırdığın vergi ve SSK primi ne olacak? Sigortasız çalıştırdığın öğretmenin hakkı ne olacak?
CHP’nin Trumpvari adayı İnce, kanun kural tanımadan her şeyi yapmak istiyor, ‘cezasını öder istediğimi yaparın’ kafası bu. Ancak bu millet bunlara prim vermez. Öğretmeni bile sigortasız çalıştıran, denetime gelen müfettişi dövmekten beter eden, üstüne üstlük tehdit ile görevini yapmayı engelleyen biri eline fırsat geçince ülkenin bütün kimyasını, değerlerini bozar. Denetim tarihinde siyasi parti il başkanı olmasına ve mevzuatta kendisinin eğitim kurumu yöneticisi olamayacağı açıkça yer almasına rağmen sahibi ve müdürü olduğu dershanede 19 öğretmenin sadece 9 kişisi sigortalı, kalanların ise sigortası yok. Bunu da gayet normal karşılıyor. Size göre ceza yazılmış olması ve bunun ödenmesi bir kusur değil Sayın İnce. Ancak on yıllarca onlarca öğretmenin sigortasız çalıştırılması, emekçinin vergisinin sigorta priminin ödenmemesi, dershanede öğrencilere fatura kesilmeyerek vergi kaçırılması da size göre kusur değil. Ama vatandaşa göre bunları yapan bir şahsın Cumhurbaşkanlığına aday olması ve bu kadar usulsüzlüğe rağmen ‘bu mu kusur’ diye sormanız ‘KUSUR’dur. Esasen bu kusurun bir de vergi ayağı olmalıydı. Denetimi başlatan 20 Aralık 2001 tarihli ihbar mektubunda deniyor ki öğrencilere de makbuz/fatura kesilmiyor, vergi de kaçırılıyor.
Devletin yıllık vergi kaybı 172 bin TL
Emekli olan öğretmenlerin sigortasız çalıştırılması nedeniyle 17.04.2002 tarihi itibariyle SGDP borç aslı ve gecikme zammı olarak toplam 37.555.- TL hesaplanmış, ayrıca yaklaşık 12.700 TL toplam idari para cezası uygulanmış. Yıllarca süren mahkeme sonucunda da bu borcun ödenmesine karar verilmiş. Tüm borçlar yıllarca ödenmemiş nihayetinde 2014 yılında kapatılmıştır.
Bugünkü rakamlarla hesaplama yapacak olursak, ortalama 3 bin TL net ücret alan bir öğretmen için hesaplama yaptığımızda;
- 289 TL SGK (SGDP primi işçi payı),
- 944 TL SGK (SGDP primi işveren payı),
- 535 TL Gelir Vergisi,
- 29 TL Damga Vergisi, olmak üzere çalışan başına aylık 1.797 TL vergi ve sigorta primi kaçırılmış.
Muharrem Bey’in dershanesinde sigortasız olduğu ismen tespit edilen 8 öğretmen için bugünkü rakamlarla üç bin TL net ücret üzerinden hesaplama yapıldığında aylık 14.376 TL vergi ve sigorta primi kaçırılmış. Yıllık kaçırılan tutar ise 172.512 TL’ye karşılık geliyor. Bunu on yılla çarpınca milyonluk rakam çıkıyor.
Emeklinin de sigortası var
Muharrem Bey’e söylemeyin ama emekli işçinin de sigortası var. Hatta kendisinin sigorta primi kaçırdığı dönemlerin SSK Genel Müdürü de Cumhurbaşkanı adayı olduğu CHP’nin Genel Başkanı’dır. Emekli olduktan sonra işçi statüsünde bir işveren emrinde çalışanların aldıkları ücretlerden yüzde 7.5 SGDP kesintisi halen devam etmektedir. İşveren hissesi ise yüzde 24.5 tir. Bunun yüzde 2 iş kazası ve meslek hastalıkları sigortası primidir. Emeklinin emekli aylığından kesinlikle kesinti yapılmamaktadır. Hem de yatırılan primin, öğretmene de devlete de SGK/SSK’ya faydası da var. Sadece sigortasız işçi çalıştırma değil, aynı zamanda vergi kaçırma var. Çünkü emekli çalışana ödenen ücretten SGK primi dışında gelir ve damga vergisi de kesilir.