Bir FETÖ-PKK klasiği daha.
Belediye başkanlığı seçimi, geri alınan mazbata ve savaş alanına dönen Van sokakları.
Peki nedir hikâye...
Yerel seçimlerde Abdullah Zeydan Van belediye başkanlığını kazanır.
Zeydan'ın aday olma hakkı olmadığı iddiasıyla seçim sonuçlarına itiraz edilir.
YSK yapılan itirazı haklı bularak Zeydan'a mazbatayı vermez.
Sen misin vermeyen...
Pusuda bekleyen şehir eşkıyaları, provokatörler dökülürler sokaklara.
Sonrası bildik olaylar...
Kırılmış camlar, yanan lastikler, savaş alanına dönmüş sokaklar ve diğer illere sıçrayan olaylar.
Neler Dönüyor...
Evet bir şeylerin döndüğü kesin.
Neler döndüğünü anlamak için gelelim işin aslına.
"PKK sizi tükürüğüyle boğar" diyen Zeydan 2016-2019 yılları arasında terör suçundan hapis yatar.
Zeydan 2019 yılında tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilir ve yargılandığı davada aldığı ceza 2022 yılında Yargıtay tarafından onanır ve böylelikle hakkında karar kesinleşir.
Yerel seçimlere hazırlanan Zeydan adaylık başvurusunda bulunabilmek için Diyarbakır 5. Ağır Ceza mahkemesine başvurur.
Mahkeme 29 Mart tarihinde memnu hakların iadesi kararını alır.
Bunun üzerine Zeydan başvurusunu yapar, adaylığını açıklar ve DEM'in Van İli Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak seçime katılır.
Seçim yarışında ipi göğüsleyen Zeydan olur.
Kasıt mı İhmal mi...
Ancak ortada bir usulsüzlük vardır.
Terör suçundan hapis cezası alan Zeydan'ın seçimlere katılma hakkını iade eden mahkemenin kararı yanlıştır.
Çünkü "memnu hakların iade" kararı cezanın üzerinden üç yıl geçtikten sonra iade edilebilmektedir.
Diyarbakır 5 Ağır Ceza mahkemesi kararda tahliye tarihini (2019) esas almıştır.
Oysa esas alınması gereken tarih Yargıtay onadıktan sonra geçerli olan tarihtir.
Yani 2022 yılı...
Bu durumda Zeydan seçilme hakkını ancak 2025 yılında elde edebilecektir.
Siz bu basit kuralı ihlal eden mahkeme kararı kasten mi aldı yoksa cahilliğine mi geldi düşüne durun ben de sonrasında yaşanan olayları anlatayım.
Sıkıntı Başlıyor...
Bu usulsüzlüğü tespit eden Adalet Bakanlığının yaptığı başvuru sonucu YSK DEM Partili Abdullah Zeydan'ın seçim sonuçlarını iptal eder.
Ardından Diyarbakır 5. Ağır Ceza mahkemesi kararı düzeltir ve Zeydan'ın seçilme hakkının olmadığını söyler.
Ancak artık çok geçtir.
Mazbatanın geri alınması kararı üzerine tetikte bekleyen provokatörler anında sokaklara dökülürler ve kararı protesto ediyorum bahanesiyle kırarlar, dökerler, yakarlar.
Olaylar komşu illere de sıçrar ve en sonunda Van'daki ateş İstanbul'a taşınır.
Sinsi planlarla adım adım oluşturulan proje Esenyurt da bir an da karışır.
Sonrasında mazbata bir şekilde tekrar Zeydan'a geri verilir ve böylelikle tansiyon düşer.
Sonuç...
Şu sorulara mutlaka cevap aranmalı...
Bu olaylara zemin bilerek mi oluşturuldu? Üzerinde çalışılmalı...
Bu olaylarda kasıt var mı? Üzerinde düşünülmeli...
Bu olayların üstü örtülmeli mi?
Tam tersi üzeri mutlaka açılmalı. Kısacası bütün bu olanların sonunda mahkeme şunu söylememeli....
Pardon!
Çünkü tahribat büyük...
Çünkü sokağa dökülen Vandallar memlekette şu havayı yarattılar.
Sokağa çıktığınız an istediğinizi elde edersiniz.
Bu öylesine tehlikeli bir akıl ki...
Bu öylesine tehlikeli bir süreç ki...
Bu aklı yaratanlar mutlaka bedelini ödemeli, bu aklın sonunda mutlaka FETÖ-PKK bağlantısı aranmalı. Çünkü bu olaylar asla tesadüf değil.