Geçen hafta, “kimse arabadan anlamıyor” demiş ve bu hafta için ustaları yazalım diye söz vermiş idik. Şimdi sözümüzü tutuyoruz.
Arabanın her türlü tadilat ve tamiratı ile meşgul ustalardan bahsediyoruz.
İster bir servise bağlı çalışsın isterse kendi dükkanı, tezgahı olsun. Biz hepsine birden zanaatlarına hürmeten “usta” diyoruz.
Gerçekten usta mıdırlar orası onlarla Allah arasında bir mesele ama bazılarının birazcık daha az usta olduğu aşikar.
Arabanız arıza yaptı, götürdünüz bir ustaya. İlk kural dükkana gelen tüm arabaların hemen bir kaç yerini sökmektir. Bitirmesi şart değildir. Ama başlaması kesin kuraldır.
Müşteriyi yalan yanlış dinleyip sonra arabanın en olmaz yerini, en gereksiz yerini sökeceksin ve diğer arabaya geçeceksin. Müşteri, “Neden diğer arabaya geçtin?” derse cevap hazır, “Senin arabaya başladık abi de biraz zaman alacak senin iş. İstersen sen şöyle bir gez, dolaş sonra gün içinde bir daha uğra ya da ara...”
Bu cevaba itiraz edemezsin. Çünkü adam-usta senin arabada çalışmaya başlamıştır ya önemli olan odur, gerisi Allah kerim...
Gün içinde gezdin dolaştın arabanın işi bitmiştir herhalde diye aradın. Arabanın durumunu ustanın morali belirler bunu hiç unutmayacaksın.
Peki ustanın moralini ne belirler?
Cevap çok çetindir. Ustanın moralini, yediği yemek, çırağının bir tavrı, doların inmesi çıkması, dükkan komşusuna kızması gibi binlerce farklı sebep belirleyebilir.
Ve ustanın morali bozuksa senin arabanın işi uzar da uzar.
Ustanın insafına, izanına, vicdanına bıraktığın araban bağırsakları deşilmiş olarak orada yatar ha yatar.
Tüm ustalar böyle midir?
Haşa!
Biz hepsi için değil bir kısmı için konuşuyoruz.
Ustalardan başladığı işi zamanında ve tam olarak yapanlar vardır. Ve onları da büyük servisler kapmıştır zaten. Yok eğer kendi dükkanı varsa onlara güç yetmez. Arabayı tamir ettirmek yenisini almak kadar olmasa da yekun miktarda para tutar. Böylesi ustaların dükkan düzeni de çırakların kalfaların, kıyafeti de işçiliği de hep farkı hissettirir.
Ve bu farkın bir fiyatı vardır tabi ki...
İyi usta bulmak zordur. Bulduğun zaman fiyatını karşılamak daha da zordur.
İşte burada araba sahibini çetin bir tercih bekler. Orta halli bir ustaya gidip sabırla arabayı teslim almayı mı bekleyecek. Yoksa iyi bir ustaya gidip arabasını söz verilen gün ve saatte teslim mi alacaktır.
Bu yaman çelişki karşısında araba sahipleri hiç düşünmeden meseleyi hanımlarına sorsunlar.
Aman efendim hanımlar nasıl bilecek iyi usta hangisidir?
Hanımların ustadan anlamasına gerek yoktur.
Eğer araba gecikirse mesele yapmamaları için onlara soruyoruz. İşin başında arabanın gecikmesine razı olan bir hanım araba geciktikçe beyefendiyi sıkıştıramayacağından araba sahibi beyefendi rahat eder.
Yoksa hem kötü usta hem ev halindeki sıkıntı adamı felç eder Allah muhafaza.
Sözün özü, ustanın arabadan anlaması kadar araba sahibinin de iyi ustadan anlaması şarttır vesselam...