Sanki yakın coğrafyamızda bir büyük terazi var. Terazilerden birinin kefesinde Ukrayna diğerinde İsrail bulunuyor. Birinde çatışmalar yoğunlaşınca öbüründe yavaşlıyor, birinde ateşkes sağlanınca ötekinde yeniden savaş başlıyor. İşler sıraya konmuş gibi.
Eğer rastlantı değil de gerçekten sıraya konduysa, bu iyi haber sayılır; denetlenebilir bir durum olduğu anlaşılır. Denetlenebiliyor ve savaşlar sıraya sokulabiliyorsa, bir de bunları düzenleyenler olduğu düşünülebilir.
Hamas ile İsrail şimdilik ateşkes konusunda anlaştılar. Şimdilik denmesinin nedeni, ateşkesin devam edip etmeyeceğinin hiçbir garantisinin olmaması. Gazzeliler de pek güven içinde olmasalar gerek ki, yıkılan evlerini hemen yapmaya koyulmak istemiyorlar.
Ateşkes, kalıcı ateşkes koşullarının gerisinde bir durum. Basından öğrendiğimize göre, İsrail sadece Gazze’den roket atılmaz ise ateş açmamayı ve Gazze’ye uyguladığı ambargoyu gevşetmeyi kabul etti. Gazze’ye yapılan her saldırının, Hamas’ın attığı füzelere karşılık olarak yapıldığı ileri sürüldüğüne göre, konun bu kısmı pamuk ipliğine bağlı. Ancak ambargonun gevşetilmesi önemli, zira bu Hamas’ın “dış”a açılması, “dış”ın da Gazze’ye ulaşması demek. Gevşeyen ambargo sonucunda Gazze’ye bir dizi yardım akacak, İsrail’in bu malzemelerden şüphelenme oranı da, yeniden çatışma nedeni olabilecek.
Rusya ve Ukrayna
Terazinin diğer kefesindeki Ukrayna’da ise ayrılıkçılar Novoazovsk Limanı’nı ele geçirerek Karadeniz’e ulaştılar. Bu stratejik genişleme, Ukrayna ve Rusya devlet başkanlarının yüz yüze yaptığı görüşmelerden sonuç alınamadığı haberleri yayılır yayılmaz gerçekleştirildi.
Rusya, Ukrayna’nın “Batı” kampına katılmasının kendisi için yaşamsal önemde olduğuna Ukrayna’yı ikna edemedi, Ukrayna da Rusya askerlerinin ayrılıkçı adı altında bizzat Ukrayna topraklarında savaştıklarına. Görüşmeler, Ukrayna’nın Batı ile ilişkilerini geliştirmemesi karşılığında Rus askerinin durdurulması üzerine yapılmış olmalı. Ukrayna Rusya’nın talebine boyun eğmedikçe, ayrılıkçı, isyancı, Rusya yanlısı gibi isimlerle adlandırılan para militer yapının ilerlemesi durdurulamayacak gibi.
Ukrayna, ABD’nin Irak’ta IŞİD’e yaptığı gibi gelip ayrılıkçıların bölgesini bombalamasını beklemiyordur herhalde. Beklentisi, tüm batının Rusya’yı cezalandırması ve kendisini bu vesileyle kurtarması. Ancak tıpkı İsrail’de olduğu gibi, tüm Ukraynalıların beklentisi ile hükümetin beklentisi arasında uyum var mıdır emin olmak kolay değil. Parlamento ve hükümet dayanmayan Ukrayna’da toplumun tercih çeşitliliği olduğu anlaşılıyor.
ABD ve Rusya
İsrail’den gelen açıklamalara bakılırsa, ateşkes koşulları bir siyasi başarısızlık olarak görülüyor. İsrail özetle ABD’nin kendilerine büyük bir baskı yaptığını ve sonunda masaya oturmak zorunda kaldıklarını ima ediyor. ABD İsrail’i masaya oturtmayı başardıysa, Rusya’nın da Ukrayna’daki tarafları masaya oturtması gerekir. Ancak pazarlıkta kendi lehine ağırlık oluşması için ayrılıkçıların alan genişletmesi öngörülmüş ki görüşmeler bu genişleyen alandan çekilme üzerine kurulsun, başka konulara sıçramasın.
Gelişmeler bu tür bir denge içinden gelişiyorsa, ABD ile Rusya arasındaki sorunlarda epeyce yol alınmış demektir. Ancak esas sorun, Ukrayna’dan Suriye’ye, Kıbrıs’tan Kore’ye kadar hemen her yerdeki stratejik ağırlığın bu iki ülke arasında dengelenmesinde, yani oyuna başka oyuncu sokup sokmayacaklarında. Anlaşıldığı kadarıyla oyunda kendine kendince bir yer açan oyuncu, saha kenarına çıkarılıyor ve yerine yedek kulübesinden başka bir oyuncu giriyor. Bu oyuncu, tarihsel olarak dengenin dengeleyicisi olan bir devlet olmalı ki, ABD ile Rusya’nın kurduğu terazi dengede kalabilsin.