Kartal’ın sezon biterken kavuştuğu ve yapımında büyük teknik ve hukuki engellerle karşılaşan yeni stat; sağladığı müthiş akustik sayesinde, büyük bir tribün gücü kazandırdı.
Yeterli yüksekliğe izin verilmeyen stat, daha derine inşa edilince; maç yapılacak zemin, deniz seviyesinin de altına indi. Dünyada ilk örnek oldu. Bu stat milli maçlar için de ideal.
BEŞİKTAŞ’IN ŞAMPİYONLUĞA KOŞTUĞU YENİ STADYUMU, MİLLİ TAKIM İÇİN DE DÜŞÜNÜLMELİ
BEŞİKTAŞ iki sezondur süren göçebelikten ligin son 3 haftasında kurtuldu. Ve muhteşem stadında, muhteşem bir 3 maçlık finiş yaparak şampiyonluğa uzandı. Başkan Fikret Orman, yönetimi, camiası, futbolcuları ve taraftarı iç sahada yaşadığı sıkıntıyı kupayla aşmanın mutluluğunu yaşadı. Kartal’ın yeni mabedi Vodafone Arena; en yeni ve en modern stat olmasının yanında, dünyanın hiçbir stadında olmayan başka bir özelliği daha var. Bölgenin SİT alanı olması nedeniyle, belirli bir yüksekliği aşması engellenen stat; yukarı çıkamadı, aşağı indi. O denli derin hafriyat yapıldı ki; maçın oynanacağı zemin, deniz seviyesinin altına indi.
ELBİRLİĞİ İLE TÜRKİYE KAZANDI
Derin ve dev bir çanağa dönüşen stat, böylece akustik açıdan çok büyük bir avantaj yakaladı. Zaten tezahüratta desibel rekorları kırmış olan Beşiktaş taraftarı, yeni stadla birlikte gücüne güç kattı. Vodafone Arena’ya gelecek takımların vay haline...
Fakat kabul etmek gerekir ki; stadın inşaat safhası gerçekten büyük badireler atlattı. Bir çok kurumla başı derde girdi... Yönetim, her an bir engelle karşı karşıya kaldı. O kadar ki; Fikret Orman ve ekibinin stadı bitiremeyeceği bile iddia edildi. Kabul etmek gereler ki, Davutoğlu kabinesi konuyu Bakanlar Kurulu’nda özel olarak tartışarak, tıkanıkların giderilmesine olanak tanıdı. Cumhurbaşkanımız’ın da bu konuda çabaları ve katkıları oldu. Anlayacağınız; herkes elbirliği ederek Türkiye’ye ve İstanbul’a güzel bir eser kazandırdı. Emeği geçen herkese teşekkürler.
Eski İnönü Stadı, bir dönem “Dünyanın en güzel manzaralı stadı” olarak seçilmişti. Bu ayrıcalıklı özellik, yenilenerek ve daha modernleşerek korundu.
YENİ UĞURLU STADIMIZ BURASIDIR
Stadın açılışında bir konuşma yapan Fik-ret Orman’ın; karşılaşılan engellerin bir bir çözülmesine katkı verenlere yaptığı teşekkür; bazı kesimlerce abartılı görüldü. Bu eleştiriyi yapanlar; devasa sorunlar karşısında gına getirip her şeyi terkederek kaçma ve çıldırma noktasına gelenlerin derdini anlayamaz. Başkan teşekkür etmedi, minnet borcunu ödedi.
Göreceksiniz; Vodafone Arena, milli maçların hep burada oynanmasını isteyen insanların gözbebeği olacak. Stadın akustik mucizesi, bunu adeta mecbur kılacak. Yeni uğurlu stadımız burasıdır.
7 hafta bekledi sol beki tapuladı
İSMAİL Köybaşı, “sabreden derviş muradına ermiş” sözünü hayata geçiren en iyi örneklerden birisi oldu. Kartal’da sezon başında İsmail sol bekte ilk tercih değildi. Tosiç ve Motta ilk 8 haftada 11’de sahaya sol bek çıkarken, İsmail bu süreçte sadece 9 dakika sahada kalabildi. Ama 9. hafta Çaykur Rizespor karşılaşmasıyla birlikte sol beke geçti ve sezon sonuna kadar bir daha formasını hiç çıkarmadan istikrar abidesi oldu.
Boyko’ya zaman ve hoşgörü lazım
Tolga Zengin’in hatalı goller serisi sonrasında transfer edilen Ukraynalı kaleci, sabır istiyor. Güneş’in elinde seneye farklı bir kaleci olacaktır.
KALECİ Tolga Zengin iyi, hoş ama; bazen melankolik bir hal takınıyor. Bu tür travmatik anlarında karşılaşmaya çıktığında, olmadık goller yiyor. Topa çıkması gereken yerde, sabit kalıyor. Ya da pozisyonun gelişimini bekleyeceği yerde, anlamsız çıkışlar yapıyordu. Yönetim, arka arkaya gelen hatalı goller karşısında panikledi. O telaşla Boyko’yu aldı. Tolga pabucun pahalı olduğunu görünce, derhal kendine çeki-düzen verdi, kalesini kaptırmadı. Yedek kalınca, Boyko’nun iyi kaleci olmadığı sanıldı. Oysa bir sezon önce, Avrupa Ligi finalinin süper kalecisiydi. Güneş kalecilikten gelen bir hoca. Oyuncusundan maksimum perans almayı biliyor. Zaman tanımak ve gelecek yılın sonunu beklemek gerek.
Şampiyonluğa 1 dakikalık katkı
BEŞİKTAŞ’IN bu sezonki şampiyonluk serüveninin en ilginç figürlerinden birisi de Veli Kavlak oldu. Sakatlığı nedeniyle takıma 2.yarıda katılan Veli, sadece Mersin İY maçında 1 dakika sahada kaldı ve adını şampiyon kadroya yazdırdı.
Şampiyonluğun sırrı, sevgi
BİR yerde büyük ölçekli başarı varsa; o başarının ana yapım malzemelerinden biri de Takım Ruhu’dur. Onu oluşturmak için de, arkadaşlık duygusunun çok yoğun olması gerekir. Bunlar ortaya çıkmadan; ekip sporları içinde şampiyon olmanın olanağı yoktur. Beşiktaş bunu başardı.
Oysa F.Bahçe’de uyum sorunu yaşandı, teknik direktör-futbolcu kavgaları oldu, hocasına bağırıp çağıranlara rastlandı, saha içinde ciddi anlamda tartışan; hatta bunu bir kaç kez tekrarlayanlar oldu. Eğer böyle bir ekip içindeyseniz; futbolcunun feriştahı olsanız, o mutlu sona ulaşamazsınız.
Beşiktaş’ta Oğuzhan, Sosa’yı kıskanmadı... Kimse Atiba’nın yoluna taş koymadı... Marcello geldiğinde hiç dışlanmadı... Eski gücünde değil diye Gökhan Töre ayıplanmadı... Bu sezon neredeyse hiçbir olumsuzluk yaşanmadı. Antrenmanda sert girmeler nedeniyle bazı tatsızlıklar olsa da, olay olduğu yerde bitti. Dallanıp budaklanmadı... Başarı büyük bir dayanışmayla geldi.
Yol haritası erken çizilsin
AVRUPA Futbol Şampiyonası, Temmuz ortasına kadar sürecek. Bu turnuva sonrasında, oynayan tüm futbolculara verilecek izin hakkını da hesaba katarsak; kulüplerin sezon hazırlıklarını, zorlu ve sorunlu günler bekliyor. Beşiktaş bu yüzden, yol haritasını şimdiden çözmeli... Daha vakit var deyip zamana yayarsa, beklenmedik sürprizlere hazırlıklı olsun. Şampiyon oldular diye, ekstra bir zaman kazanmıyorlar.
BİTTİ