Türkiye Türklere bırakılamayacak kadar mühim bir ülkedir” sözü üzerinden Türkiye’yi kuşatanlar, bu dönemde bu kuşatmayı hem içeriden hem dışarıdan sıkılaştırmış görünüyor. Güney sınırımızda PKK/PYD üzerinden kuşatılmaya çalışılıyoruz. Buna mukabil,PKK/PYD terör örgütünü Kürtlerin yegane temsilcisi gibi içeriye servis edenler içerideki kuşatmanın da ana faili durumunda. PYD ile Kürtleri eşitleyen... Haber metinlerinde PYD’nin yaptıklarını anlatırken “Kürtler” ifadesini kullanan dil, Türkiye’nin içerisinde de HDP üzerinden aynı taktiği 7 Haziran’da uyguladı. Sonuç, Türkiye dışarıdan PYD eliyle kuşatılırken, içeride 13 yıllık Ak Parti iktidarı HDP eliyle sona erdirildi.
Peki şimdi ne olacak?
Dün İbrahim Karagül Yeni Şafak’ta çok ufuk açıcı bir yazı kaleme aldı. Karagül’ün “İçeriden kuşatma” başlıklı yazısında Doğan grubunun şu anki üstlendiği rolü deşifre ettiği bölüm dikkatimi çekti.
“(Doğan grubu) Fitne çıkarıyorlar, insan devşiriyorlar, nokta hedefler belirliyorlar, itibar suikastları yapıyorlar.
...
Mümkünse koalisyonu kendileri şekillendirsin istiyorlar. Bunun için de fitne, devşirme, itibarsızlaştırma gibi yöntemleri çekinmeden kullanıyorlar.
...
Böyle bir koalisyon, böyle bir kuşatma, Erdoğan-Davutoğlu ayrışması üzerinden servis edilecektir. İşte bugün alabildiğine bu fitne için savaş yürütüyorlar. Kuzey Suriye’deki tampon bölgenin altından nasıl Doğan grubu çıkıyorsa, içerideki fitnenin altından da onlar çıkıyor.” (İ.Karagül 8 Temmuz 20015 Yeni Şafak)
Doğan grubunun karakter suikastı konusunda becerikli olduğunu bilmeyenimiz yok. “Vay şerefsiz” manşeti bile başlı başına yeterli. İnsan devşirme işine gelince... Bu konuda da epeyce mahirler. Eski yakınlarına küfür edenleri, ortalığa nifak tohumu saçanları, fitne fücur işini gazetecilik kisvesi altında yapanları bulup palazlandırıyor. Neyse... Geçelim.
Bakın dün Hürriyet bütün bunların üzerine ne yaptı.
MHP lideri Devlet Bahçeli ile söyleşi yayınladı. Söyleşiden anlaşılan şu: “MHP Ak Parti ile asla koalisyon yapmayacak. MHP’nin de istediği bir Ak Parti /CHP koalisyonu. Hatta bu koalisyona MHP yapıcı muhalefeti ile katkı verecek.” Bunları ben söylemiyorum MHP lideri Bahçeli ile yapılan söyleşiden anlaşılan bu. Yani, Doğan grubu, olası Ak Parti MHP koalisyonunu bizzat Bahçeli üzerinden yok ediyor. Çok istediği her halinde belli olan... Hatta bir çok köşe yazarına yalın kılıç savundurduğu Ak Parti CHP koalisyonuna Bahçeli eliyle destek atıyor! Yapsın... Tamam da... Şimdi sıkı durun..!
Söyleşinin fotoğrafı diye MHP lideri Devlet Bahçeli’yi elinde çay bardağı ile gösteren fotoğraf Hürriyet’in internet sitesinde yayınlanıyor. Gelen tepkiler üzerine o fotoğraf çekiliyor. Hani Ramazan ayındayız ya malum..! Ama karakter suikastı bir kere daha işlenmiş oldu, maksat hasıl oldu çoktan..! Hatırlarsanız, geçen Mayıs ayında Mısır’ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi’ye verilen idam cezası haberini “Yüzde 52 ile seçilen cumhurbaşkanına idam” başlığı ile duyurdu Hürriyet internet sitesi. Bir şey daha yaptı aynı haberde başlığın üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın resmini de koydu..!
O gün aynı cambazlıkla Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yaptıklarını bugün MHP lideri Devlet Bahçeli’ye yaptılar. Hürriyet bu öyle kurnazca, öyle cambazlıkla öyle sinsice yapıyor ki bunları sonra da kalemşorunun ağzından “...tezvirat yapanlar her açıdan utanmalıdır”pişkinliğine yatıyor. Neyse... Geçelim..! Sonuç: Türkiye’yi dışarıdan kuşatanların taşeronluğunu içeride Doğan grubu yapıyor. Ak Parti içinde fitne fücur çıkarma işi de Doğan grubunun devşirdiği kalemler üzerinden yürütülüyor.
Olan koskoca Türkiye’ye oluyor!
Rüzgarın efendisi...
Türkiye’yi kuşatanlara karşı durabilmenin yolunu merhum Mahir Kaynak “Rüzgarın efendisi” olabilmek ile özetlemişti yıllar önce. Bakın bugüne ışık tutacak neler yazmış zamanında:
“Tüm servetini ileri teknoloji uğruna kaybetmeyi ve Boğaz’daki yalısından gecekonduya taşınmayı göze alan ve bunu zenginlik sayan iş adamları, yaşamı maddi şartlarını ve şöhretini artırmaktan ibaret saymayan düşünenleri, terör karşısında büyük bir mücadele yaptığını söylemeyip bunlar bana vız gelir, üzerime atılan her terör okunu bir bumeranga dönüştürüp atana iade ederim diyebilen askeri, başarı şartlara uymak değil onu yaratmaktır diyebilen siyasetçisi olmayan bir ülke rüzgarın efendisi olamaz.” (Mahir Kaynak 01.07.2007 Star)