Tüm terör saldırılarına ve “güvenilir ülke değil” imajının işlenmesine rağmen, son bir kaç haftadır, gerçek marka değerinin ne olduğunu, dünyaya tekrar hatırlatan ülkenin ismidir Türkiye.
İslam İşbirliği Teşkilatı’na dönem başkanlığıyla, uluslararası projelere muhteşem ev sahipliğiyle, ülke içerisinde tüm küçük ve büyük entrikalara rağmen, ürettiği Osman Gazi Köprüsü gibi projelerle, bunun akabinde “milleti, devleti, hükümeti ve yöneticileriyle nasıl vahdet oluşturulabilir?” sorusuna, adeta ders verir edasıyla sarf ettiği cevaplar, şu kanaati pekiştirdi. Türkiye’nin zekâsı; kimsenin kurgu yapmasına, algılarla yönlendirilmesine müsaade edecek zekâ değildir.
Türkiye, kimseye benzemez. Türkiye’nin, içeride bile değerini bilmeyenlere şunu söylemek isterim. Bu ülke çok şükür ki, muhteşem savaşlarla, verdiği binlerce şehitleriyle tarihe geçebildi. Lakin bir gün bile kimsenin boyunduruğuna girmedi. Bu yüzden de dik duruşunu tüm olumsuzluklara rağmen bozmadı. Yıllardır devlet içerisindeki İngiliz ve Yahudi parmağına, dışarıdakilerin içerideki destekçilerine rağmen, köleliğin ne olduğunu tanımadı. Yıllarca Rus’un, Fars’ın, İngiliz’in, Fransız’ın, Çin’in baskıcı yönetimi ve dikte ettiği teranelere göre ömrünü tüketen, onca toplumun acı kaderinden alıntı yaparsak, şunu anlayacağız. Türkiye tek ülkedir ki; onların esarete soktuklarına, dostu, kardeşi, dindaşı ve nihayet insan gibi bakabildi. Bu dün de böyle idi. Bu gün de böyledir. Dün toplumun başka başka unsurlarının, mefkûre taşıyıcılarının, grupların, derneklerin sahiplendiklerine, bugün artık Türkiye Devleti sahip çıkmakta. Çünkü Türkiye Devleti, artık MİLLETİNDİR. Ayrı ayrı paralel örgütlerin, finans çevrelerinin, parası olan baronların değil.
Geçenlerde Türkistanlı değerli bir siyasetçiyle muhabbet ediyordum. Türkistan’ın genel siyasi durumunu konuşuyorduk. Malum, Orta Asya’daki siyasi ortam ve düşünce özgürlükleri konuları biraz sıkıntılı. Neredeyse sadece Özbekistan’dan, iki milyon civarında insanın hicreti söz konusudur. Coğrafyanın geneline baktığımızda ise bu rakam çok çok yükseklerde. Özellikle Avrupa ülkelerine ve Rusya’ya gidenler var. Rusya esasında yaşam koşulları nedeniyle tercih ediliyor. Avrupa ise, düşünce ve fikir özgürlüklerini yaşamak için tercih edilmektedir.
Siyasi içeriği, yoğun muhaliflik barındıranların, “Türkiye’ye gitmeyelim, sorun yaşamasın bizim yüzümüzden” demeleri bile, Türkiye’nin koca coğrafya insanı üzerindeki etkisinin, hangi zirvelerde olduğunu gösteren nüanstır bence.
Türkistan coğrafyasından, Müslümanların hicret için Türkiye’yi tercih etmesi ise, başka bir analiz konusudur. Türkiye herkesin rahat nefes aldığı, imdat çağrısına hemen sesini çıkartan, tek samimi ülkedir.
Bunu halen göremeyen, Türkiye’nin bu duruşundan rahatsız olan, içimizdeki yabancılarımız da vardır hiç kuşkusuz! Tıpkı Suriyelilerin burada olmasından rahatsız olanlar gibi.
Oysa Türkiye’yi; Türkiye yapan, ABD, Almanya, Fransa, Rusya, İran, İsrail’den farklı ve özel kılan şeyin bu olduğunu unutmamak şarttır.
Türkiye bu değerleri idrak ettiği ve yaşadığı içindir ki, Türkiye’nin artan marka değeri, rahatsız eder birilerini. Çünkü bu marka değeri giderek, dünyayı da değerlerine saygı duymayı öğretmektedir.
Geçen bir olay oldu, arkadaşlarla yemek esnasında bir arkadaşımız “gelin Alman hesabı yapalım” dedi. Önce anlamadım. Çünkü o hesapla hep dalga geçmişimdir. Türkiye’de olmasına şaşırdığımdan, anlamadım. Sonra ben dâhil tüm arkadaşlar, tekliften rahatsız oldu. Hepimiz bu milletin değerleriyle büyümenin verdiği edayla, “hesabı ben ödeyeceğim” kavgasına tutuştuk. Sonunda hallettik. Aslında bu olay bile, “Avrupa değerleri” denilen şeylerin çoğunun, içi boş kavramlar ve “bizi biz yapan değerlere” uymayan şeyler olduğunun kanıtıdır bence!
Aynen Suriyeli mültecilere, bakış açısındaki fark gibi. Biri Türkiye gibi, AĞA ruhlu ve cömert durur, diğeri de kuruşun hesabını yapar. Bakın göreceksiniz, Türkiye sadece bu tutumuyla önümüzdeki süreçte, Avrupa değeri tezi, Türkiye değerleri teziyle yer değiştirecektir. Bunu bilenlere, anlayanlara ve bu yolda emek sarf edenlere değil, bu değerleri hor görenler için hatırlattım.