Anadolu’ya sığınan Suriyeli kardeşlerimizin geriye gönderileceklerine dair haberlerin çıkması ve iş bilmez bürokratların sebep olduğu vicdan yaralayıcı görüntülerin halkta oluşturduğu infiale devlet kayıtsız kalmadı.
İstanbul Valisi Sayın Ali Yerlikaya geçen hafta medya kuruluşlarına yaptığı ziyaretlerde yeni süreci anlattı. Bu kapsamda gazetemizi de ziyaret eden Yerlikaya, “Türkiye tüm mazlumların yanındadır, sorunumuz ya da mücadele hedefimiz Suriyeliler değil düzensiz göçtür.” dedi.
Görüşmemizde Sayın Valinin şahsında devletin sadece Suriyeli kardeşlerimize değil diğer milletlerden bizlere sığınanlara da yardımcı olma gayreti beni sevindirdi. Devletin başı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bu husustaki hassasiyeti hepimizin mâlûmu. Mezkûr mevzuda sadece duygu noktasında bırakmayıp fiiliyatta yaptıklarıyla dünya çapında tüm mazlumların gönlünde ve duasında olduğunu da biliyoruz. Problem, devlette görev alan alt kadroların menfi tavırlarından kaynaklanıyor. Anadolu’ya sığınan mazlum ve mağdur kardeşlerimizle ilgilenecek alt kadrolar hem fikrî hem de ruhî bir eğitimden geçirilmelilerdi.
Kardeşlerimiz Anadolu’ya gelmeye başladıklarında yapılması gereken planlama ve uygulamalar yeni yeni yapılmaya başlanıyor. Sayın Vali ziyaretinde bizlere şu bilgileri verdi: “Suriyeli misafirlerimize karşı ensarlık yükümlülüğümüzün farkındayız. Sekiz yıldan beri onlarla ilgili duruşumuz belli. Fakat şöyle bir sorun var. Farklı bir şehre kayıtlı olup İstanbul’da yaşayan Suriyeliler var. Hâl böyle olunca burada işe başlasa bile sigortalı olması çok zor. Çünkü ikameti başka yerde. 547 bin Suriyeli 16 bin 500 kayıtlı doğum yapmış. 5-10-15 yıl üzerinden nüfus planlaması yaptığımızda nüfusumuz sıkıntılı bir yere gidiyor. 547 bin Suriyeli Türkiye’deki 23 şehirden daha büyük bir nüfus. İstanbul’daki Suriyeli sayısı Türkiye’de 23 vilayetten daha fazla. Bunu mutlaka kontrol altına almamız lâzım. Peki neden? Okullar kapandığı zaman mahalle mahalle buranın ilkokula başlayacak kaç tane çağıl nüfusu var? Dersliklerimiz yetiyor mu? diye çalışmalar yapıyoruz. 547 bin Suriyelinin bizim üzerimize getireceği yükü görmüyoruz. Ama şimdi bunun farkındayız ve gerçek rakam bunun çok üzerinde ise tedirgin oluyoruz.”
Türkiye’deki Suriyeliler’in kurduğu Sivil Toplum Kuruluşlarıyla da görüştüklerini söyleyen Sayın Yerlikaya Suriyeli kardeşlerimizle aramıza nifak sokmak isteyen hem içerideki hem de dışarıdaki unsurlara dikkat çekti.
Suriyeli kardeşlerimiz üzerinden yapılmak istenen provokasyonlara karşı anında müdahale edilmediğini, provokasyonları üreten mezhepçi ve ırkçı politikacıların fitne yapmalarına hâlâ izin verildiğini maalesef müşahede ediyoruz. Anadolu’nun huzuru ve barışı için büyük bir handikap olan bu durumu her ortamda dile getirmeye çalışıyorum.
Provokatörlere karşı gerekli tedbirler alınırken halk da dinlenmeli. Halkın, bizlere sığınan kardeşlerimizle hangi noktalarda sıkıntılar yaşadıkları tespit edilip mâkûl talepler yerine getirilmeli. Ayrıca provokatörlerin yalanları değil gerçekler bir bir anlatılmalı.
Sayın Vali’nin, “Türkiye’nin ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Suriyeli kardeşlerimize yönelik duruşu bellidir!” sözündeki o muhteşem duruşumuza halel gelmemesi için herkes üstüne düşeni yapmalı!