Hangi görüşten olursa olsun, başta bu ülkenin vatandaşı olan herkese ve bu coğrafyanın geleceğini düşünenlere bir çağrı yapmak istiyorum; yeni bir dünya denklemi yazılıyor, birileri tarafından zorlanıyor... BU ZORLAMA VE ORTAYA ÇIKAN DÜZENSİZLİK ALEYHİMİZE KULLANILACAĞI GİBİ ÖNÜMÜZE ÇOK ÖNEMLİ FIRSATLARI DA GETİRİYOR, hepimize düşen YENİ TÜRKİYE adına sürece katkı yapmak ve elimizden geleni ortaya koymak...
Bu noktada aklıma gelen ilk adımlardan biri de yüzyıllardır yürüdüğümüz yolun “siyasi tekamülde en noktası olan” BAŞKANLIK... En önemlisi İSTİKRAR adına BAŞKANLIK... Geleceğimiz adına-Sistem adına BAŞKANLIK...
Bu tespit sonrası düşüncelerimi sizlerle paylaşmak ve sizden geri dönüşleri de almak istiyorum...
Bir düşünceyi özellikle KAVRAMLARI paylaşarak geliştirebiliriz...
1-Türkiye’de “en büyük sorun” yavaş çalışan devlet çarkları ve geçmişte “sorumluluk almayan” bürokrasimiz! Böyle bir yapı içinde özellikle Türkiye gibi “gelişme sürecinde” hızlı yol alabilecek bir ülkede, “karar sürecini” hızlandıracak şekilde kurulan bir başkanlık sistemi, kısa vadeden başlamak üzere çok iyi sonuçlar verebilir... Oligarşik Bürokratik Yapılar son bulacak ve sistem hızlanacak!
2- Sistemin nasıl kurulacağı çok çok önemli! Başkanlık sistemi “olması gerektiği” gibi Türkiye’nin gerçeklerine uygun hayata geçirilirse, bakanlar “seçim dinamiklerine bulaşmışlardan” değil, “mesleğinde yol almış profesyonellerden” seçileceği için “karar çarkları” siyasallaşmadan HIZLANACAKTIR! Her görüşten insanımızın her cümlesinde geçen “siyasallaşma” Başkanlık sistemi ile azalacak!
3- Başkanlık sistemi “seçilenin” siyaset yapacağı ama özellikle teknik konularda iş yapacakların, “seçilen tarafından” seçilmemişlerden, sadece işi bildiği için atanacağı bir yapı... Siyasete asla bulaşmak istemeyen ama “çok değerli” insanlar bu yolla “başkan ile birlikte çalışabilir” ve çok önemli adımlara öncü olabilirler. Dünya genelinde birçok örneği var.
4- Bugün gerek “dünya düzeni”, gerekse “tarihi gelişmeler” açısından durum çok farklı. Türkiye “yüzyılların altın fırsatını” yaşıyor. “Konjonktür” ve değişen dünya, Türkiye’nin “yeni denklem” içinde “ağırlıklı” bir yer edinmesine imkân verebilir. Bu geçiş ve yeniden kuruluş döneminde Türkiye, doğru bir “başkanlık sistemi” yapılandırabilirse ülke olarak çok hızlı yol alabiliriz.
5- Türkiye’nin yeni küresel vizyonu “başkan” ile bütünleştirilebilirse, 100 yıl önce yaptığımız çıkışı yeni bir dalgayla 100 yıl sonra yeniden yakalayabiliriz...
6- 1900’lü yılların başı “Türkiye’nin doğuşu ve kuruluşuydu”, 2000’li yılların başı da “Türkiye’nin dünya düzenine ve sistemine” yerleşmesi ve kök salması olacak. BAŞKANLIK yeni yapımızın köklenmesi, hızlanması adına çok önemli bir adım!
7- 15 Temmuz darbe-işgal denemesi bize şunu çok net gösterdi; bu ülkenin insanları yani BİZLER, LİDERLİĞE çok değer veriyoruz, birlikte hareket ediyoruz ve LİDER bizim bilinç-bilinçaltı mekanizmalarımızda yüzyıllardır “en önemli referans merkezi”. Bu gerçeği siyasi sistemimiz ile “sentez” etmek daha hızlı çalışan bir DEVLET ÇARKI’na yol verebilir...
Sevgili dostlar, uzatmadan sadece birkaç tespitimi sizlerle paylaştım...
Konu hakkında yazdığım birçok yazı da bu sayfanın arşivinde ve eski çalıştığım gazete arşivlerinde duruyor...
Bu KONU ÇOK HASSAS ve TÜRKİYE’nin 2023 hedefleri adına çok önemli. Bütün siyasi partiler ÖNYARGILI olmadan bu gerçeği sorgulamalı ve üstünde düşünmeli... VE EN ÖNEMLİSİ TÜRKİYE TARİHİ BİR KAVŞAK NOKTASINDAYKEN, BU GEÇİŞİN-YAPILANMANIN TÜRK HALKINA SORULMASINA İMKAN VERİLMELİ! TARİHİ BİR FIRSAT VAR VE HALKIN ADIM ATIP ATMAYACAĞI KARARI HALKIN KENDİSİNE BIRAKILMALI!
Son söz: Türkiye, gerek küresel denklem değişimi gerekse iç dinamikleri gereği TARİHİ bir dönemeçte. Atılan adımları tamamlayacak en önemli adım da tamamlayıcı olarak BAŞKANLIK sistemi... Bu ülkenin her ferdine bu adımı sorgulamalarını ve atılacak adımlara destek olmalarını rica ediyorum... ÇOCUKLARIMIZ İÇİN... TORUNLARIMIZ İÇİN... DAHA GÜÇLÜ, BÜYÜK, TAM BAĞIMSI BİR TÜRKİYE İÇİN...