Trabzonspor oynadığı oyunla taraftar kadar oyuncularının da kalbini yormaya devam ediyor. Geçen sezon da aynı şey olmuş Trabzonspor'un defans oyuncularından Giray Kaçar'ın futbol hayati kalp rahatsızlığı nedeni ile bitti denilmişti. Bu sezon arası Antalya'ya giden Giray şimdilerde sorunsuz futbol hayatına devam ediyor. Demeç savaşları ile başlayan ve gergin geçmesi beklenen Trabzonspor-Fenerbahçe maçı öncesi Trabzon cephesi Emre Güral’ın kalbindeki ritim bozukluğu haberi ile sarsıldı. Fenerbahçe maçında sahada olmayacağı kesinleşen genç oyuncunun futbol hayatının devam edip etmeyeceği ise tetkiklerden sonra belli olacak. Genç futbolcuya geçmiş olsun diyoruz.
TS-FB maçları şike sürecinden beri oldukça gergin geçiyor. Bu gerginlik daha önce de vardı ama şike tescillendiğinden beri bu gerginliğin dozu her maçta daha da artıyor. Saha içindeki futbolcuların bu gerginliğin artmasına katkısı yok. Gerginlik daha çok taraftar ve yöneticiler arasında geçiyor. Parasını futbol oynayarak kazanan futbolcuların sahadaki tavrı bu gerginliğin artmasına veya azalmasına etki edeceğinden onlara da büyük görev düşüyor.
Başkana şarkı
Trabzonspor cephesinde hem saha içinde hem saha dışında işler her geçen gün kötüye gidiyor. Taraftar ara transferde forvet sözü vermesine rağmen yerine getiremeyen Başkan’a nazire yaparcasına “Daha forvet alamadın, kupayı mı alacaksın” diyerek bir beste yapmış. Hiçbir hakaret içermeyen ve espri kokan tezahürata taraftar sosyal medyada oldukça ilgi gösterirken Başkan bu tezahüratı maksatlı bulduğunu ifade eden şaşırtan bir açıklama yaptı. Doğrusunu isterseniz biz de bu açıklamaya şaşırdık.
Düzyurt’u unutmayın
Daha önce de bu konuda yazı yazmış ve gerçek futbolseverlerin dikkatini Trabzon’dan bir köy takımının 3.ligdeki muhteşem mücadelesine çekmiştim. Lig ikincisine 6 puan fark atarak şampiyonluğa koşan Düzyurtspordan bahsediyorum. Göz önünde olmayan bir lig olduğu için Düzyurtspor’un yaşadığı sorunlar ve özellikle hakem hatalarıyla çalınan puanları hedefe yürüyen kolej takımının genç Hocasını Ömer Otyakudaş’ı endişelendiriyor. Nasıl endişelendirmesin ki. Takımdaki hiçbir futbolcunun 2.veya 1. Lig tecrübesi yok Hatta hiçbir futbolcunun şampiyonluk tecrübesi yok. Bu stresli süreci nasıl yöneteceklerini el yordamı ile buluyorlar ama kendi ellerinde olmayan ve asla kontrol edemeyecekleri süreçlerden korkuyorlar. Siz söyleyin Allah aşkına herkesin gözü önündeki liglerde yaşananları gördükçe endişelenen bu futbol emekçileri endişelenmesin de ne yapsın?