Küme düşme tehlikesi, alınan mağlubiyetler ve bunların üzerine kopartılmaya çalışılan fırtınalar... Trabzonspor taraftarı, ligin 8.lik koltuğuna oturan takımı çok değil bundan 2 hafta önce linç ediyordu. Ama bak her şey unutuldu gitti. Seçim tarihi netleşti. Kozlar orada paylaşılacak. Teşekkür kültüründen yoksun camia, bakalım tarihinin en büyük başarılarını kendisine yaşatan ama bu yıl itibarı ile başarısız olan başkanına nasıl teşekkür edecek. (Yönetim demiyorum o hiç yoktu zaten) Trabzonspor tarihini kaleme alacak olanlar istese de istemese de Sadri Şener ismine genişçe bir paragraf ayırmak zorunda kalacaklar. Uzak ara Trabzonspor tarihinin en başarılı başkanlarından (Şamil Ekinci’yi gönlüm ikinci yapmak istemediğinden) ikincisidir Sayın Şener. Bu gerçek O aday olsa da olmasa da böyledir. Bunu başkanı bırakmaya zorlayanlar da en az benim kadar biliyor da söyleyemiyor. O yürek onlarda yok çünkü. Eskişehir maçı öncesi Tolga Zengin’in söylediği sözler hoşunuza gidiyor da o sözleri size söylettiren Başkan’ı kuyruğuna teneke bağlayarak mı göndermek istiyorsunuz? Bu mudur Trabzon delikanlılığı dediğiniz şey merak ediyorum? Bir müesses nizam bir şehri, bir takımı, bir başkanı, bir camiayı topuyla tüfeğiyle 3 yıldır dize getirmeye çalışsa da böyledir bu. Şikecilere, onun iş birlikçilerine, kiralık kalemlere, siyasetçilere laf edemeyip, eşkıyalar gibi Başkan’ın yolunu kesen taraftara teslim olmuş bir camiaya seçim süreci ile ilgili diyeceğim tek şey şudur: Şikeciler ve yardakçıları eksiksiz eskisinden daha kudretli bir şekilde yerlerinde dururken gücünüz TS Başkanına mı yetti?
SPK verilerine göre Trabzonspor’un borcu 202.7 milyon TL. Bu borcun 24.4’ü uzun kalan 178.3’ü ise kısa vadeli borç olarak görülüyor. Bu büyüklükteki bir tabloya bakıp endişelenenler olabilir ama bir de bunun karşılığında olanlara bakıldığında tablonun yönetilebilir bir tablo olduğunu görmek mümkün. Ama bu, her şey güllük gülistanlık anlamına da gelmiyor. Mayısta koltuğa oturan kişinin bacanın tütmesi için acilen 50 milyon TL bulması gerekiyor. Dünya kadar Türkiye ve spor yönetimi de değişiyor. Trabzonspor’u yönetmek devlet memurluğuna veya KOBİ yöneticiliğine benzemez. Sadri Şener başkanlığı bıraksın diye Aziz Y.ile ona yemek yedirenler, yolunu kesip hakaret edenler, tribünlerde korolar halinde küfrettirilenler bilmelidir ki Trabzonspor Başkanlık makamı sövgü makamı değildir. Bütün bunlar yaşanırken bir tek Allah kelamı yapmayıp sessiz kalanların en az bu süreci körükleyenler ve şikeciler kadar suçlu olduğu iddiasındayım.
Bir taraftar olarak Trabzonspor Başkanlığına seçim ile gelen herkese saygı gösterilmesini, bıraktığında kendisine teşekkür edilmesini ama o koltuğa oturmak için de her yolun mübah sayılmamasını istiyorum. Neden mi? Yol olur da ondan. Yoksa Mayıs’ta Başkanlık makamını devralan kişinin yolu ikinci mağlubiyetten sonra Akhisar’da da kesilir, Nazillide’de. Bu iş neye bakar biliyorsunuz.
Biz testi kırılmadan ve yol olmadan uyaralım istedik...