Kaleci Fatih Öztürk telaşı ve peşinden yanlış yer tutmak gibi acemilikleri ile Beşiktaş’ın öne geçmesine yardımcı oldu. Kontrolsuz gücün güç olmadığını unutan Trabzonsporlu futbolcular beraberlik golünü atabilmek adına her türlü riske girmeye başladılar ve sonunda kalelerinde ikinci golü gördüler. Bir kere en az kendileri kadar formda ve iyi olan bir takımla oynadıklarını unutmamaları gerekirdi. İlk yarı Trabzonspor istekli olmasına rağmen pozisyon bulmakta zorlandı hatta bulamadı. Beşiktaş ise daha etkili ve organize futbol oynadı.
Daha dengeli oynanan ikinci yarıda Trabzonspor en güçlü olduğu Bosingwa tarafından açık üstüne açık verdi. Gökkhan Töre net pozisyonlardan faydalanamadı. Cenk Tosun 83’te farkı üçe çıkardı. Böylece Trabzonspor zirveyi yakalama şansını bu maçta tepmiş oldu.
Beşiktaş mücadele eden bir takım baskıya baskı ile cevap verebiliyor ya kendi ya da rakip kırılıyor. Ersun Yanal maalesef bunu çözememiş. Beşiktaş’ı Galatasaray ile karıştırmış.
Buna rağmen görüşüm aşağıdaki gibidir. Ersun Yanal’ı insan olarak sevmem, teknik direktör olarakta beğenmem.
İbrahim Hacıosmanoğlu’nu ise sevmem diyebileceğim kadar tanımıyorum ama başkanlık duruşunu asla beğenmiyorum.
Ama buradan bu ikiliye sesleniyorum. Moral bozmaya gerek yok. Bu takım oynadıkca daha iyi olacaktır. Bu yüzden hep beraber destek vermeye devam etmeliyiz. Ufak tefek takviyeye ve futbolcuları doğru yerlerde oynatmaya ihtiyaç var.
Yusuf solda değil sağda oynar. Bunu anlamak için futbol oynamış olmak gerek! Medjani, Belkalem ve Papadopoulos bir arada oynamaz. Maçlarda attıkları gollere aldanmayın, savunma olarak inanılmaz hatalar yapıyorlar.
Solbekte İshak Doğan oynar. Hata yaparsa da en fazla oynayanlar kadar yapar ama oynadıkca yerini sahiplenir ve sıkıntıyı halleder. Kaleci Fatih Öztürk yaptığı hatanın dışında nerdeyse sahanın yıldızı idi.