THY’nin son reklam filmi aslında, Devletin, Milletin ve Millete hizmet için kurulmuş Milli Şirketlerintek yürek olması halinde, milletçe hayallerin kısa zamanda nasıl gerçek olduğunu anlatıyor…
Her alanda yaşadığımız gibi reklam filminde geçen hikâyenin benzerlerini, son yıllarda havayollarını çok sık kullanmaya başlayan vatandaşlarımız her uçuş seferinde bizzat yaşıyor…
Trabzon seyahatinden dönüş seferinde benzer mana içeren bir sahneye de ben şahit olmuştum..
İstanbul gurbetinde çalışançocuğuna gittiği anlaşılan Karadeniz köy kadını teyze,evinin bahçesinden toplayabildiği kadar karalahanayı, mısırı, içine doldurduğu sepeti koymak için uçaktayer ararken ki hali ve cicili bicili hostes kızın teyzeye hizmet etme sahnesi,milleti esas alan hizmet anlayışına sahip yönetimlerin ülkeyi yükselttiği refah düzeyini izah eden ayrı bir hikâyeydi…
Artık uçak seyahatleri sadece zenginlerin kullanabildiği bir ulaşım tercihi değil, her kesin veherkesenin rahatça kullanabileceği bir tercihti..!
Bir zamanlar belli ekonomik seviyenin üzerindeki işadamlarının, artistlerin, politikacılarınınHAVALI YOLU şimdi, işçinin, memurun, esnafın, askerin, köylünün, kentlinin, yani , halkın dolup dolup taştığı uçaklarla HALKIN YOLU oldu..!
Artık ülkenin her şehrinde Avrupa’da olmadığı kadar modern havaalanlarının olması merhamet yönetiminin en bariz göstergesidir…
Reklamda geçen Iğdır şehri, İstanbul’un bir mahallesi kadar bile nüfusu olmayan, ülkenin en uç noktasında küçük bir ilimiz, ama orada uzun yıllardır ihmal edilmiş, unutulmuş insanlarımızın duaları kabul olmuş,çocuklarımızın hayalleri gerçeğe dönüşmüş ve devlet vatandaşına selam durmaya başlamış..!
İşte her gün kilometrelerce yukarıda, gökyüzünde geçip giden uçaklara, el kol sallayarak, bizde bu ülkenin geleceğiyiz, bizimde hayallerimiz var, bizi de unutmayın, bizi de duyun dercesine bekleşen köylü çocukların beklentilerinin karşılanması, batının da, doğunun da, bütün ülke insanının milletçe hepimizin bir arada nasiplendiğibereketimizi arttırıyor, kardeşliğimizi pekiştiriyor…
Onun için bu hizmetleri yapanlar halkın sevgisini kazanıyor, görülmemiş bir teveccühle üç dönemdir iktidarda kalıyor, belki otuz üç dönem daha da iktidarda kalmaya devam edecekler..!
Milleti, kendini modern zanneden mutlu azınlığa hizmetçi layık gören kafayla, modernliği köylüsünün ayaklarının altına asfalt olarak serip üzerine de modernliğin en önemli simgesi sayılabilecek teknolojik dev çelik kuşları konduran zihniyet asla bir olamaz..!
Milletikendi modernliğine kurban eden seçkincilerle, modernlik sana kurban olsun Ey seçkin milletim, diyenler ve bu uğurda gecesini gündüzüne katanlar asla bir olamaz..!
Ulusçulukla, Türkçülükle, Kürtçülükle ve İmancılıkla bu ülke insanına zaman kaybettirenler, yıllardır kardeşi kardeşe kırdırıp, pilot olacak, doktor olacak, mühendis olacak, iş adamı olacak çocuklarımızı taze taze toprağa gömenlerle, muhabbet olsun, kardeşlik hakim olsun, sevelim sevilelim diye çırpınanlar asla bir olamaz..!
Milleti idam sehpalarında terbiye etmeye çalışanlarla, devleti, millete daha iyi nasıl hizmet eder anlayışıyla terbiye etmeye çalışanlar asla bir olamaz…
Vatandaşları arasında hiçbir ayırım yapmadan hizmetine güler yüz ve heyecanla koşup, vatandaşının itibarını yükseltme derdi olanların itibarları yükselir, dünya çapında ilgi alaka görürler.
Taziyeleri kabul görür, dualarına Ermenisi, Rumu, Yahudisi Müslümanı hep bir ağızdan âmin der.
THY’nin son tanıtım filmi, aslında yeniden yükselen merhamet medeniyetimizi hatırlatma filmi olmuş.
İyi de olmuş..!
