Son üç aydır bu başlığı sık sık kullandım. Toplum olarak bu başlığı önemli gelişmeler ve olaylar için kullanıyoruz. Sayın Erdoğan on ikinci Cumhurbaşkanı olarak göreve başladı, mutaden Başbakanı ve kabinesini atadı. Bu gelişmelerin tümüne hayırlı olsun diyoruz.
Geçmişte ilk iki Cumhurbaşkanının icraatını yarı başkanlık gibi görüyoruz. O dönemin Başbakanların adlarını çok az kişi bilir. Bilindiği gibi Anayasamız biraz zorlama anlayışla zaten yarı başkanlık sistemi. Sayın Erdoğan aktif bir Cumhurbaşkanlığı yapacağını defalarca söyledi. Şimdi Sayın Davutoğlu ile (daha önceki bir yazımda önermiştim) Cumhurbaşkanı arasında kırmızı bir telefon olmalı, önemli konular kamuoyuna duyurulmadan ikili konuşur, mutabakat sağladıktan sonra kamuoyu ile paylaşılır. Bu bilgi paylaşımını da Başbakan yapmalı.
Bu arada yönlü ve taraflı davranışları ile bazı medya organları siyasi istikrara darbe vurabileceği i unutulmamalıdır. İktidar yanlısı medya kuruluşları da daha objektif haberler ve yorumlar yayınlamalıdırlar.
Sayın Cumhurbaşkanı teamüllere mümkün olduğu kadar uymalı. Teamüller takip edildikçe önemli siyasi problemler çıkmaz. Unutulmamalıdır ki, Cumhurbaşkanımıza oy vermemiş %48’lik bir seçmen kitlesi var. Sayın Erdoğan kendi ifadesi ile herkesin Cumhurbaşkanı olduğuna göre o yüzde 48’in ne düşündüğüne de önem vermelidir.
Gelelim yeni kabineye. Zorunlu olarak yapılan başbakanlık ve dış işleri bakanlıklar atamalar dışında önemli bir değişiklik göze çarpmıyor. İcracı bakanlar değişmedi. Zaten verilen mesajlar değişen bir şey olmayacak idi. Evet değişen bir şey yok. Başarılı bir icraat sergilenirse gelecek genel seçimlerde tek parti hükümeti olgusu korunur. Siyasi istikrara şiddetle muhtacız. Etrafımız ateş çemberi. Ayrıca nerede nasıl sonuçlanacağı belli olmayan bir çözüm süreci var. Bu yüzdendir ki her kesin “hayırlı olsun” dua veya temennisi olmalı.