Acun Ilıcalı’yı sever ya da sevmezsiniz, Yaptığı programları fazla sabun köpüğü ve uçan şeyler olarak da görebilirsiniz. Entel dantel muhabbetler daha çok bu başlıklardan döner ama ortaya çıkan sonuca bakın.Laf üretenlere inat iş üreten Acun Ilıcalı aynı iştahı kazandığının vergisini ödemekte de gösteriyor.
Muhabirlikten kanal sahipliğine giden kaç öykü dünya televizyonculuğunda bilmiyorum ama bildiğim, Acun Ilıcalı en çok finansmana ihtiyaç duyduğu, kanal satın aldığı hem içerik hem de teknik yatırım yaptığı bir yıl da yine vergisini eksiksiz ödedi, vergi şampiyonları listesinde üst sıralara tırmandı. Buna “Tebrikler Acun” denir başka bir şey denmez...
Cımbızlama...
24 Tv’de ekrana gelen Ankara Masası yine gündem belirledi. Üstüne üstlük hem söylenenlerin bir kısmı hem de söylenenleri cımbızlayıp söylenmemiş anlamlar çıkartılan bir program oldu. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın konuk olup, Yaşar Taşkın Koç’un sorularına verdiği cevaplardan söz ediyorum.
Atalay’ın “bizde makam kavgası olmaz” anlamına gelen sözlerini alıp başka anlamlar yükleyenler, “Cumhurbaşkanı, Başbakan olamaz dedi” diyenler oldu. Cümle cımbızlamayı anlarım da sonuç çıkarmanın bir mantığı olur biraz geçmişe ve pratiğe de bakılır.
“Önemli olan hareketin başarıyla yürümesidir, makamlar değil” anlamı ancak bu kadar kötü çarpıtılabilirdi.
Pes demek gerek...
Hayırdır...
Hıncal Uluç en çok ekran daveti alan ama nadiren kabul eden isimlerden biridir. Kuralları vardır, birini çok sevse bile kurallarına uymuyorsa yayınına gitmez. Bu akşam Show Tv’de ekrana gelecek komedi dizisi Analı Oğullu’da konuk oyunculuk yaptığını öğrenince şaşırdım.
“Hıncal Uluç, bu diziyle Ciner Grubu’na göz kırpıyor” diye dedikodu çıkartacaklara peşin peşin söyleyeyim. Ciner Grubu daha Haberturk Gazetesi kurulmadan, kurulduktan sonra da Hıncal Uluç’u hep transfer etmek istedi. Yani Uluç’un bir dizide konuk oyuncu olarak falan göz kırpmasına gerek yok.
Dizide konuk oyuncu olma meselesine gelince, o dizide ekran önü ya da arkası birini çok seviyordur, davet alınca hayır dememiştir, sete gidince de laf olsun diye değil ciddi ciddi oynamıştır. Hıncal Uluç bu ve huyu da budur...