Geçen haftanın önemli konularından biri kamudaki taşeron işçilerinin kamuda özel sözleşmeli personel statüsünde istihdamı idi.
Kamu İhale Kanunu ve diğer ilgili kanunlar kapsamında ve asıl işveren alt işveren (taşeron) ilişkisinin kurulduğu ‘personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında’ yer alan asıl ve yardımcı işlerde, süreklilik arz eden (bir yıl-12 ay) hizmetlere ilişkin işlerde, ihale dokümanında personel sayısının belirlendiği işlerde, çalışanlar bu haktan yararlanabilecek.
Bu sıralar gündemde yoğun bir şekilde yer tutan “taşeron işçisine kadro” verilmesi hakkında okurlarımızdan çok fazla soru olmaya devam ediyoruz. Şüphesiz, AK Parti’nin seçim vaatleri arasında da yer alan bu önemli sözün tutulması ile yaklaşık 720 bin taşeron işçisi uzun bir zamandır beklediği kadroya kavuşmuş olacak.
Kıdem tazminatı çözüldü
Esasen bu kadro müjdesi, AK Parti’nin taşeron işçisine sağladığı ilk hak değil. Daha önce de 2014 yılında 6552 sayılı Yasa ile kamudaki taşeron işçilerinin kıdem tazminatı sorunu da Ak Parti tarafından çözüme kavuşturuldu.
Aynı kamu kurumunda farklı alt işveren (taşeron) şirketlere bağlı olarak çalışmış işçiler, kıdem tazminatına hak edecek şekilde iş sözleşmeleri feshedildiğinde tazminatlarını doğrudan kamu kurumundan talep edebiliyorlar.
Kamudaki taşeron işçilerinden 11 Ağustos 2014 ve sonrasında iş sözleşmeleri kıdem tazminatı hak edecek şekilde feshedilenler bu haktan yararlanabilmektedir.
Kamu İhale Kanunu’na göre ihale edilen personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımları kapsamında istihdam edilen işçiler açısından kıdem tazminatlarının ödenmesine ilişkin bir de yönetmelik yayınlanmıştır. Buna göre;
Alt işveren işçilerinden, alt işvereni değiştiği hâlde aynı işyerinde çalışmaya devam edenlerin yıllık ücretli izin süresi, aynı işyerinde çalıştıkları süreler dikkate alınarak hesaplanacağı, asıl işveren, alt işveren tarafından çalıştırılan işçilerin hak kazandıkları yıllık ücretli izin sürelerinin kullanılıp kullanılmadığını kontrol etmek ve ilgili yıl içinde kullanılmasını sağlamakla, alt işveren ise altıncı fıkraya göre tutmak zorunda olduğu izin kayıt belgesinin bir örneğini asıl işverene vermekle yükümlü olduğuna dikkat edilmelidir.
Eleman teminine ilişkin yapılan hizmet alımlarında, alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatlarının,
a) Alt işverenlerinin değişip değişmediğine bakılmaksızın aralıksız olarak aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde çalışmış olanların bu şekilde çalışmış oldukları sürelere ilişkin kıdem tazminatına esas hizmet süreleri, aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde geçen toplam çalışma süreleri esas alınarak tespit olunmakta. Bunlardan son alt işverenleri ile yapılmış olan iş sözleşmeleri kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanların kıdem tazminatları ilgili kamu kurum veya kuruluşları tarafından,
b) Aynı alt işveren tarafından ve aynı iş sözleşmesi çerçevesinde farklı kamu kurum veya kuruluşlarında çalıştırılmış olan işçilerden iş sözleşmeleri kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanlara, hizmet alım kapsamında farklı kamu kurum ve kuruluşuna ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı esas alınarak çalıştırıldığı son kamu kurum veya kuruluşu tarafından, işçinin banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenmektedir.
Kıdem tazminatı, ödenmesi talebinde bulunan işçinin veya işçi vefat etmişse işçinin kanuni mirasçılarının, ilgili kamu kurum veya kuruluşuna banka hesap numarası, IBAN numarasıyla birlikte yazılı bir dilekçeyle başvuruda bulunması ve dilekçe ekinde de çalıştığı kamu kurum veya kuruluşlarının listesi ile iş sözleşmesinin hangi nedenle sona erdiğine ilişkin olarak alt işverenden alacağı işten ayrılış bildirgesini eklemesi zorunludur.
Bu düzenlemelerde de açıkça görüldüğü üzere, AK Parti, yıllardır taşeron işçisinin haklarının iyileştirilmesi için ciddi bir çaba sarf ediyor. Önemli olan halkımızın en sağlıklı ve kaliteli hizmeti almasını sağlayacak bir sistem kurulmasıdır.