Beşiktaş için lige tutunma maçıydı. Antalya deplasmanında kazanmaktan başka çaresi yoktu. Ev sahibi ekip mücadeleye tempolu ve süratli başladı. Beşiktaş’ın oyuna konsantre olmaya çalıştığı anlarda golü Charles ile buldu. Bu gol Kartal’ı uyandırdı. Tabi bunda Talisca’nın sahadaki varlığını rakibe kabul ettirmesi önemliydi. Brezilyalı futbolcu takımın liderliğine soyunduğunu beraberlik golüyle herkese gösterdi. Sakatlık geçirmesine rağmen kenara gelmek yerine oyunda kalmayı tercih etti.
Anderson Talisca’ya eşlik eden oyuncular da vardı. Quaresma,Babel ve zaman zaman Oğuzhan. Portekizli’nin topunun direkten dönmesi Beşiktaş adına talihsizlikti. İlk yarıda Negredo ne yaptı derseniz hiç bir şey. Cenk Tosun’un gitmesinden sonra İspanyol futbolcuya umut bağlayanlar resmen hayal kırıklığı yaşadı. Burada bir parantez de Vida ile Medel ikilisine açmak lazım. Pepe ile Tosic’in yokluğunda ilk kez yan yana oynadılar ve çok uyumsuz gözüktüler. Rakip ataklarda çok dağınıktılar.
İkinci yarıda Antalya atak başladı. Kaleci Fabri net bir golü önledi. Bu pozisyonda topun direkten dönmesi Beşiktaş’ın şansıydı. Bundan sonra sahada yine Talisca vardı. Kafasıyla fırsatçılığını konuşturup yine fileleri sarstı. Beşiktaş sezonun ilk yarısındaki maçlara bakıldığında dün daha arzuluydu. Bunda kuşkusuz en büyük itici güç Başakşehir’in Bursa’yı, önceki gün de Fener’in Göztepe’yi yenmesiydi. Çünkü kaybedilecek puan yarışa havlu atmak demekti. Atiba görevini yaptı. Babel’in Talisca’ya indirdiği topta faul yoktu, gol nizamiydi. Medel’in topa elle müdahalesi net bir penaltıydı.
Dün gece aklımda ne kaldı derseniz, Talisca’nın golleri ve Negredo’nun sahada uyuması. Yönetim acilen bir golcü almalı, yoksa Beşiktaş her maç ecel terleri döker.