Henüz belgesel ve kısa film yarışmalarından oluşan Erciyes Film Festivali’nin üzerinden fazla bir zaman geçmemişken, 9-11 Mayıs tarihlerinde Kayseri Talas Belediyesi Kültür ve Sanat Festivali kapsamındaki Belgesel Film Yarışması sinemamıza yeni bir soluk getirdi. Medeniyetlerin beşiği olmuş ve kayalara oyulmuş yerleşim mekanları, ilk Hıristiyanların büyük bir ihlasla gizli ibadetlerini yerine getirmek için kayalara binbir meşakkatle oyulmuş, ancak tek kişinin geçebileceği metrelerce uzunluğundaki tüneller, sarnıçlar ve asırların birikimi sonucu oluşan müslim-gayrimüslim taş mimarisiyle bir tarih beldesi olan Talas bu sinema faaliyetiyle taçlandı. Talas’ın kültür sevdalısı belediye başkanı sayın Rifat Yıldırım’ın inisiyatifleriyle hayata geçirilen etkinlik, Hasan Basri Özdemir’in başını çektiği bir avuç genç insanın gayretleriyle, ilk yarışma olmasına rağmen büyük bir başarıyla gerçekleştirildi.
Festival programında bulunan etkinliklere bakacak olursak, öncelikli olarak Yücel Çakmaklı Film Atölyesi’nin açılması gerçekleşti. Türk sinemasında belli bir çizgide çalışmalar gerçekleştiren rahmetli Yücel ağabeyin yol aldığı doğrultuda faaliyetlerin gösterilmesinin planlandığı atölye, eski bir konağın dönüştürülmesiyle meydana geldi. Yarışma filmlerinin ve özel bir seçkinin yer aldığı gösterimlerin yanı sıra ilk olarak Mehmet Güleryüz, “Sinema-Tv’de Nitelikli Yardımcı Eleman” başlıklı bir konuşma yaptı. Sonrasında Zahur Mükerrem ve Semir Arslanyürek, kendi tecrübeleri ışığında bir söyleşi sundular. Yücel Çakmaklı Film Atölyesi’nin ilk çalışması olarak, Gökhan Yorgancıgil ve ben “Yücel Çakmaklı Sineması” başlıklı bir sunumda bulunduk. Festivalin özel gösterimleri, Altan Dönmez’in Taş Mektep ve Onur Ünlü’nün Sen Aydınlatırsın Geceyi adlı filmleri oldu. Ünlü’nün filmi, esefle, bir değerler katliamı olarak zihinlere yerleşti.
***
Yarışmaya katılan 82 eserden finale kalan 13 çalışmayı değerlendiren jüri, Prof. Zahur Mükerrem, Prof. Sezer Akarcalı, Prof. Semir Arslanyürek, Burçak Evren, Fehmi Gerçeker, Özcan Gürbüz, Tülin Özen ve Yeşim Ceren Bozoğlu’ndan oluşuyordu. Hatay’daki canice katliamın yürekleri dağlayan acısının gölgesinde yapılan kapanış gecesinde, 3 bin TL değerindeki En İyi Belgesel Film Ödülü’nü Halil Aygün’ün Dom başlıklı çalışması kazandı. 2 bin TL tutarındaki Jüri Özel Ödülü’nü Sevgi Çoban’ın Kefenin Cebi aldı. Bin TL’lik Talas Belediyesi Özel Ödülü’nü Caner Özdemir’in Termik İstemeyük adlı filmi edindi. En İyi Konsept Ödülü Halit Cihan Şengezer’in Siyah başlıklı çalışması aldı. En İyi Görüntü Ödülü ise Mehmet Emre Gül’ün Gölün Kıyısında’ya gitti. Programda Azerbaycan belgesel sinemasının önde gelen isimlerinden Zahur Mükerrem’e de Onur Ödülü sunuldu.
Gelecek yıl Türk dünyası sinemalarıyla eklemlenerek uluslararası bir hüviyette yapılması planlanan Talas Film Festivali’nin, yörede gitgide artan festivaller arasında özgün bir yer teşkil edeceğini şimdiden söyleyebiliriz. Gerçekten de yetkin sinemasal nitelikleriyle özel bir konuma sahip Türk cumhuriyetlerinin özel bir festival çerçevesinde bir araya gelmeleri, ülkemizdeki festival platformunu bambaşka bir düzleme yükseltecektir. Ortak tarihi kültürel kimliğimizin bir başka boyutu olan Türkçe konuşan topluluklar sinemaları, hem yeni bir iletişim ve etkileşim zemini ortaya koyacak hem de farklı bir ruha sahip film festivali anlayışıyla sinema algımızda yeni bir açılım meydana getirecektir.