Aylardan Şubat..
Şubat ayı için söylenen en önemli şey; ”bu sene kaç çekiyor “ sorusudur.
Ama bizim ülkemiz için Şubat'ın kaç çektiğinden daha önemli “Şubat'ın neler çektirdiği “daha önemli olmaktadır.
Nedense Şubat ayına denk gelen çok hüzünlü ve kötü anılarımız var.
İşte size bir kaç tane örnek.
1 Şubat 1999: Türk pop müziği sanatçısı Barış Manço kalp krizi sonucu hayatını kaybetti
3 Şubat 1931: Menemen sanıklarından 28 kişinin idam kararı infaz edildi.
22 Şubat 1962: Albay Talat Aydemir başarısız darbe girişiminde bulundu
Bu gibi hadiseleri sıralayabiliriz.
Ama Türk siyasi hayatı açısından ve özgürlüklerin yok sayıldığı siyasetin vesayetle darmadağın edildiği bir olaya denk düşüyor.
Evet, 28 Şubat Sürecinden bahsediyoruz.
Artık klasikleşen bir zamana tekabül ediyor 28 Şubat.
Belki de bin yıl süreceği iddalarına karşın bin yıl unutulmayacak gerçeğine dönüşmüş durumda.
28 Şubat yargılaması yapılmış bir süreç olmasına rağmen etkileri hala devam etmekte.
Milli bir siyasi hareketin önü kesilmiş olmakla,Türk siyaseti başkaca etkenlere gebe bir başka sürece evrilmek zorunda kaldı.
Refah Partisi-Milli Görüş hareketi kendi doğallığında siyaset etmeye devam ettirilseydi bugünümüz daha sağlıklı bir duruma dönüşürdü.
Kolayca ve haklı olarak söylenmekte olan Milli görüşün akamete uğratılması Ak Parti'nin doğmasına sebep oldu.Ve fakat bu olmasaydı da büyük ihtimalle yine mevcut siyasiler ülkeyi yöneteceklerdi. Ve fakat bu sefer daha güçlü daha sorunsuz zaman kaybedilmemiş olunacaktı.
Bazı mecburiyetler ve dizaynların oluşturduğu zaafiyet ve bugüne taşıdıkları yaşanmayacaktı.
El an şu an içinde bulunduğumuz kuşatılmışlık hali belki olmayacaktı.
Ekonomik veriler, toplumsal seviye, yetişmiş gençlik gibi konularda mesafeler daha fazla alınmış olabilecekti.
Bir başka açıdan en önemlisi bir paralel yapı olayı, bir Suriye olayı yaşamayabilirdik.
Velhasıl 28 Şubat olayı Türk siyasetini etkilemeye devam edecektir.
Dikkatlerden kaçmayan ve belkide araştırılması gereken bir hususta şudur.
Yargılaması yapılan 28 Şubat davasının nasılı nedeni konusunu oluşum aşamasını ve sürecini netleştirmek gerekiyor.
Bu işleri takip eden ve zamanında da içinde bulunmuş mağduriyetini yaşamış bir hukukçu olarak; bu davayı anlamlandırabilmiş değilim.
Araştırmacı hukukçuların meselesi olarak bir tarafa not ettikten sonra Şubat ayının hüzünlü bir olayı da Muhterem Necmettin Erbakan’ın 5 yıl önceki 27 Şubat'ta vefatıdır.
Sanki bir işaretmiş gibi Erbakan Hoca 27 Şubat’ta vefat edip 28 Şubat'ı yaşamamıştır.
Evet, büyük devlet adamı, cihat insanı ve fikir adamı Erbakan gün geçtikçe millet tarafından daha iyi anlaşılmaktadır.
Vefatından sonra milletin sevgisi daha da artmaktadır.
Düşünceleri yeni nesle esin kaynağı olmaktadır.
Bugün tüm yetiştirdiği siyasetçiler de emeğini takdir etmektedirler.
Rabbim kendisinden razı olsun.