Ben Müslüman olduğum için, İslam'a ve Allah'a düşman olan ve "bitim kadar sevmediğim" bir adamın ("adam" sıfat içindir) "Bunu mu istiyorsunuz?" başlıklı yazısının bir kısmını isabetli bulduğumuzdan, ondan iktibasla yazımıza başlayacağız.
"Varsın eve gelen misafirlerinizle üç kelime konuşamasın ama fen lisesine gitmiş olsun. Varsın ağlayan bir çocuk görünce ona gülsün ama sınıfın birincisi olsun. Varsın başını okşayıp hatırını soran bir yetişkine dönüp; "Ya siz nasılsınız efendim..." diyemesin. Ama yabancı dili mükemmel olsun."
Kitapla ilgisi olmayan bir ülkenin işgal edilmesiyle kütüphane kurumları yakılıp yıkıldığında o ülkenin toplumu, telef olan kitaplar için üzüntü duyar mı?
Bir Müslüman olarak ecdadımızdan yadigâr bir selatin camisine namaza gittiğimizde cûş u hurûşa geliriz. Ancak aynı camiye giren gavur bir turist bu hissiyatı yaşamaz.
Bir Müslüman için Ayasofya Camii fethin sembolü ve iman galebesidir. Ancak bir CHP'li için ahır, bir Yunan için mağlubiyet yaşamış bir kilisedir.
Yani, sebepler dairesinde cereyan eden bir oyunun aktörleriyiz. Kainattaki her insicam sebepler düzeninde yerini bulur.
Sebepler mi? Anlatayım efendim.
İttihatçı zihniyet bizi Allah'tan nasıl uzaklaştırmış boş ver, gel sana bunları yapanların halen düşmanlarımızla bir olup ecdadımıza, tarihimize, inancımıza, kültürümüze sövmelerini anlatayım Türkiye'm...!
Küfür etmeyi, Müslümana sövmeyi, vatana ihaneti gazetecilik sayanları bir devlet kurumu vur patlasın çal oynasın eğlenceye davet etmiş, boş ver, gel sana dünyaca ünlü futbolcunun attığı son golü ve sevgilisi nasıl pozlar verip gençliği kendine aşık edermiş onu anlatayım Türkiye'm...!
Büyük tarihçi diye yutturulan bir zat, Almanya Cumhurbaşkanına Osmanlı'nın iki güzide payitahtını anlatırken İstanbul'a Constantinople, Edirne'ye Adrianople demiş boş ver, gel sana hangi takım kimi yenmiş onu anlatayım Türkiye'm!
Eğitim sistemini falan boş ver, gel sana dizilerde halvet nasıl olurmuş onu anlatayım Türkiye'm...!
Aile müessesi ifsat ediliyor, şeytanlar yuvalarımızda can alıyormuş boş ver, gel sana CHP'li İBB desteğiyle İstanbul Film Festivali'nde LGBT propagandası yapan çok sayıda film gösterime girecek; onları seyrettireyim Türkiye'm...!
Aile yuvası çatırdıyormuş, boşanmalar artıyormuş, TÜİK verilerine göre 2004-2023 yılları arasında boşananların sayısı yüzde 89 artmış, boşanma hızı yüzde 49 artmış, 2 milyon 559 bin 910 çift boşanmış boş ver, gel sana falanca dizide istemediğin biriyle evlendiysen ona nasıl ihanet edebilir, başkasıyla nasıl aşk yaşayabilirsin, filanca dizide evde ilgi görmeyen adam dışarıda karısını nasıl aldatmalı ve bütün suçu kadına yüklemeli, bunları izleteyim Türkiye'm...!
İslam coğrafyasında her yan yaraymış boş ver, gel sana Osmanlıya, tarihimize, hocalara, kitaplara nasıl sövülürmüş onu anlatayım Türkiye'm...!
Kudüs inim inim inliyormuş, Gazze'mizde on binler katlediliyormuş, Çin, Doğu Türkistanlı kardeşlerimize zulmediyor, yerinden yurdundan ediyormuş, boş ver, gel sana ağzına layık yemekler nasıl yapılır, et nasıl terbiye edilip tuzlanır onu anlatayım Türkiye'm...!
Kadim düşmanların seni yerinden yurdundan etmek için birlik olmuşlar, boş ver, gel sana çıplak ve eşcinsel görüntülerin olduğu dizilerden bahsedeyim, Survivor'da kim kimin kuyusunu kazıyormuş onu anlatayım Türkiye'm...!
Nasihati sekse bağlayanı, moda uğruna tesettüre zulüm edeni, dine ve kültüre söven mankurtları, siyasi çıkarlar uğruna vatanını satanı..., Türkiye'm sen mışıl mışıl uyuyasın diye dünyanın öbür ucunda yarışma programı bile yaptırıyorlar!
Dünya tarihinde Asurlu devletinden itibaren yaşamış bütün medeniyetler kendi özgün eğitim sistemleriyle ve kendi kültür gelenekleriyle medeniyet olmuşlardır. Yabancı bir medeniyetin eğitimini, sanatını, kültürünü mukallitler eliyle kendilerine libas yaparlarsa bir medeniyet inşa edemeyeceklerini bilmişler.
Geçmişten ders almayanlar iflas manzaralarıyla karşılaşırlar.
Hakiki insanlık ve medeniyet kemali "büsbütün noksan" komplekslerle inşa edilebilir mi?
Batacağını bildiği halde su üstünde taş sektirmekle övünür mü insan?
Uyanmamıza olanak sağlayacak hummalı bir çalışma var şu anda. Tanzimat'tan günümüze oynana gelen eğitim aksaklıklarını ortadan kaldıracak bir çalışmaya bütün ülke destek olmak için birbiriyle yarışmalı.
Uyanalım; geçici olana kalıcı olanı feda etmeyelim!