Tembellik nasıl bir şey? İnsanın kimliklerinden soyunup çıplak kalması, heva ve heveslerinin peşinde koşması; görevlerini ve insanlığını unutması... Milli ve manevi değerlerden uzak bir şekilde yaşamak; doyumsuz, güvensiz ve keskin. Arafta olmak; neye göre davranacağını, nereye koşacağını bilmeden, beyhude çırpınışlar içinde kaybedilmiş bir mutluluğu aramak. Ve tüm bu çıplaklığı para, güç, şehvet veya gazapla kapatmaya çalışmak, her gün biraz daha batarak. Oysaki İNSAN olmanın örtüsü giyilmekle kapanır bu çıplaklık bu doyumsuzluk. Ancak EDEPLE temizlenir bu kirlilik... Yoksa vay gelenin haline vay gidenin haline...
Sıratın ortasındayız her an kişinin iradesi çok önemli, insan olmakta var, nefsin heva ve heveslerine kapılmakta. Seni tutacak olan ne? Bu soruyu sormadan, cevabını bulmadan yola devam edilebilir mi? Kaçış yok...
Meslek Odaları ve odalar, Türkiye’de sivil toplumun gelişmesinde önemli rol oynayan kuruluşlardır. Belli bir mesleğe mensup olan kişilerin müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan ilişkilerinde DÜRÜSTLÜĞÜ VE GÜVENİ hakim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlakını korumak için gerekli gördüğü bütün teşebbüs ve faaliyetlerde bulunan kuruluşlardır. (TMMOB Kanunu, madde 2). Osmanlı imparatorluğunda meslek odaları ile ilk düzenleme 1856 yılında çıkarılmış olan “Islahat Fermanıdır”.
Günümüzde gelinen noktada ise amacından uzaklaşmış bir yapıya bürünmüştür. Azınlığa sahip belli grupların yönetimi ele geçirdikten sonra tüm oda yerine kendilerini destekleyen zümreye hizmet eden, diğerlerinin ötekileştirildiği ve ancak aidat ödemekle mükellef kılındığı bir yapıya bürünmüştür. Özellikle 1854´’ten beri devletin gücünü ele geçirmek isteyen faiz lobisi ve derin güçlerin ülkemiz üzerinde oynadığı oyunlara alet olmaktadır. Bu kanlı zaferler hangi çıplaklığı kapatabilir ki?
Çözüm komplike değil,
Ya bu konuda ki tekel kırılıp belli bir sayıya ulaşan ve aynı görüş ve işbirliği etrafında birleşen gurupların kendi meslek odalarını kurması ve bir birlik etrafında toplanması sağlanacak,
Ya da üyesine hayrı dokunmayan, o üyenin görüş ve atılımlarını desteklemeyen odalara, üyenin kaydı yasal bir zorunluluk olmaktan çıkarılacak.
Güç tehlikeli bir aldanıştır. Ülkemizin kalkınmasında ve yönetilmesinde devlet de dahil tüm tüzel ve gerçek kişiler bulundukları konum ve görevlerini ülke menfaatine ADALETLE tesis etmeleri gerekmektedir.
Ne demis Yunus Emre;
Gezdim Halep’i Şam’ı
Eyledim İlm-i talep
Meğer ilim gerideymiş
İlla edep illa edep.
İlla edep illa edep.