Öyle bir kitle oluşturdular ki ne verirsen gidiyor. Mesela şu; "Otel yapmak için ormanları yakıyorlar." Yüzlerce hektar alan yanıyor, sadece ülkemizde değil tüm dünyada aynı anda devam eden sayısız noktada yangın var. Sıcaklığın normalin üstünde nem oranın ise normalin çok altında olduğu günler yaşıyoruz. Bir taraftan PKK'nın yan kuruluşu olan bir örgüt Manavgat yangınını üstlenmiş.
Bu tezviratı bilinçli olarak yayan bir kesim var.
Kafasının içinde bir kuşa yetecek kadar beyin taşıyanın bile akıl edebileceği şeyleri edemeyenler...
Yapacak bir şey yok, ülke de bizim, ülkeyi siyasi ihtirasları uğruna kamplaştıran bu yalanların sahipleri de...
Üstelik belli bir kesim tarafından pompalanan bu yalan siyaseti artık bağımlılık yapmış durumda.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başı çekiyor.
Muhalefetin en tepesindeki kişi "Erdoğan bir imzayla ormanlarda yapılaşma yetkisini Turizm Bakanı'na verdi" dedikten sonra cemaati ne demez ki?
Hiç gerçek katılmamış yalanların bile çok kolay şizofren bulabildiği bir kitle var nasıl olsa sosyal medyada. Üstelik bu kitleyi yemlemenin gayet kolay olduğu, basınca botu, yalanın alıp yürüdüğü dijital bir manipülasyon mekanizması da var.
Yangında ilk kurtarılacak vicdan ve insanlık dedik. Onlar yangını söndürmekle uğraşadursun. Sosyal medyadaki kundaklamaya bakınca vicdan, akıl, izan değil zekanın yanıp bittiğini görüyorsunuz.
Kimse yetkili organların gerçek hesaplarından yapılan açıklamalardan bahsetmiyor. Vicdanıyla değerlendirmeyi zaten geçtik; okuduğunu, duyduğunu akıl terazisine çıkarma, mantığa vurma ihtiyacı dahi hissetmiyor bu zevat.
Resmen tımarhane gibi; akıllıların kendinden şüphe edeceği bir yere dönmüş durumda sosyal medya.
Devletin tüm imkanlarıyla, belki de dünyada eşi görülmemiş bir gayret ve koordinasyonla, biri bitmeden diğeri çıkan yangınları söndürmek için çalıştığını görüyoruz. Bakanlar, AFAD, Kızılay zaten hep sahada. Başka illerden belediyeler hatta ilçe belediyeler ve kurtarma ekip ve ekipmanlarıyla yangın bölgesinde. İtfaiyesi, jandarması, ormancısı, vatandaşıyla sergilenen dayanışma gerçekten göz yaşartıcı.
NASA'nın paylaştığı yangın haritası tüm dünyanın tutuştuğunu gösteriyor. ABD; Rusya, İspanya, İtalya, Balkanlar... Bakıyorsunuz yangınlara, hepsi haftalardır devam ediyor. Türkiye aynı anda en çok alanda yangın söndürme çalışması yapabilen ve sonuç alan ülkelerin başlında geliyor. Buna rağmen "HelpTurkey" diye bir tag açıp tüm dünyaya Türkiye'yi aciz gösteren bir kampanya başlatılıyor. Üstelik asıl amacı yardım talep etmek değil. Bu, Türkiye'ye müdahale edin çağrısı.
Bu çağrının nasıl bu kadar hızlı şekilde yayıldığı ise ayrı bir konu. Sosyal medyadaki paylaşımın analiz raporu, kurulan tezgahın ürkütücülüğünü gözler önüne seriyor. Önce bir ajans marifetiyle çok takipçili hesaplar üzerinden paylaşımlar yapılıyor. Sonra bot hesaplar devreye giriyor ve kısa sürede belli bir sayıya ulaşılıyor. Botlar geri çekildiğinde zaten sosyal medya tarlasına yeteri kadar tohum atılmış ve sulama yapılmış oluyor.
"HelpTurkey" etiketi bir spam olarak yayıldı ve bu yüzden de 11 saat sonra silindiği. Ancak iş içten geçmiş oldu.
Türkiye, sosyal medya mecralarında en çok yalan içeriğin paylaşıldığı ülke. Tescillenmiş durumdayız. Trend topiclerin yarıya yakının bu şekilde yani organik olmaksızın ortaya çıkıyor.
Sosyal medya mecralarının, bir manipülasyon aracı, bir psikolojik bir savaş meydanı olarak kullanıldığı biliniyor artık.
İnsanların giderek aptallaştırıldığı, sürüleştirildiği, zehirlendiği, yönlendirildiği ve yönetildiği bir mecra sosyal medya.
İfade özgürlüğü ise tüm bu silahların susturucusu adeta.
"Ormanlar otel için yakılıyor", "Türkiye'yi bir uçağa muhtaç ettiniz", "TOMA'ları neden kullanmıyorsunuz", "Jandarma nerede" salak saçma sorular sorarak, siyasetçisinden tiyatrocusuna bir kesimin kafayı devirdiği bir ülkeye döndük.
En acıklısı da neydi biliyor musunuz; itfaiyecilerimiz, ormancılarımız, jandarmamız, geceyi gündüze katarak çok yüksek bir fedakarlıkla ve dayanışma içinde çalışırken, memleket tek yürek olmuşken, çevreye duyarlı gazeteci taklidi yapan bir kendini bilmezin, İspanya'dan gelen bir destek ekibinin fotoğrafını paylaşıp "günlerdir ilk kez ümitliyim" demesi.
İnsanın "Hiç mi sevmediniz bu ülkeyi" diyesi deliyor.