-ABD Başkanı Donald Trump öldü
-Uçağı havada olan başkan yardımcısı acil koduyla başkent Washington’a çağrıldı
-Pasifik’te 2 ABD savaş uçağı düştü
-ABD, İran’ı vuracak
-Rusya’nın bir nükleer denizaltısına sabotaj yapıldı
-Çin’den AB ülkelerine kadar dünyanın birçok devletinde acil toplanma kararı alındı
Çok ürkütücü değil mi?
Bunların hepsi gerçeklikten çok uzak ve ipe sapa gelmez iddialar ancak maalesef Türkiye’nin sosyal medya gündemi, 2 Temmuz akşamı buydu. Bu iddialarla ilgili yüzlerce twitter hesabından 10 binlerce tweet atıldı. 3. Dünya savaşı sosyal medyada başlamış ve tüm hızıyla devam ediyordu.
Televizyon ve gazetelerin haber merkezleri de sosyal medyada olanlara duyarsız kalamadı. Onlar da alarma geçti.
ABD ve Rusya’da bulunan temsilcilerine “neler oluyor?” telefonları gitmeye başladı. Her iki başkentte bulunan gazeteciler, “burada olağanüstü bir durum yok”u ısrarla vurguladı.
Washington ve Moskova’daki Türk gazetecilerin “her şey normal” mesajları yavaş yavaş havayı değiştirdi. Üstüne bir de Donald Trump’tan tweet de gelince komplo teorileri bir anda ‘Tİ’ye alınan kapslere dönüştü.
Defalarca yazdığımız gibi bir kez daha yazalım: Sosyal medya ve dijital platformlar kirli akan bir nehir gibidir. Bu kirli nehri ancak geleneksel medya temizleyebilir.
Bu olayda yine anladık ki bu tip haber ve bilgi kaynakları her zaman yanıltır. Haberde teyit mekanizmasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görmüş olduk.