Sosyal medya hayatımıza girdiğinden beri huzur seviyemiz aşağılara çekildi. Elbette teknolojinin yeni nimetlerinin birçok avantajı var. Sosyal medya sayesinde dünyanın herhangi bir yerinde yaşanan bir gelişmeyi anında görebiliyoruz, uzman yorumlarını takip edebiliyoruz. Ama aynı zamanda hayatımıza yalan haberler de girdi. Bu yüzden sosyal medyada yazılan herhangi bir bilginin doğruluğundan emin olamıyoruz. Sanal arkadaşlar girdi hayatımıza. Bambaşka ülkelerde yüzünü hiç görmediğimiz halde ortak birçok şeyi paylaştığımız insanlarla tanışabiliyoruz. Bilgi paylaşımında bulunuyoruz, yabancı dilimizi geliştiriyoruz. Ama aynı zamanda sahte isimle hesap açan dolandırıcılar da arkadaşımız olabiliyor ve zarar görebiliyoruz. Ya da normal hayatta hiç görmediğimiz kişiler bizimle karşılaştıklarında yüzümüze söyleyemeyeceklerini sosyal medya üzerinden hakarete varan boyutta dile getirebiliyorlar. Geçen sene bu konuda yazdığım bir tivit epey ilgi görmüştü; “Sosyal medyada tanımadığınız bir kişiye yaptığınız kaba yorumların adı “eleştiri” değildir. Bunun adı “taciz”dir. O nedenle engellendiğinizde “eleştiriye tahammülü yok” yerine “benim kimseyi taciz etmeye hakkım yok” diye düşünmelisiniz. Evet maalesef ki şu an için elimizden gelen tek şey, bize bu olumsuz duyguları yaşatan kişileri engellemek. Bir de bilgi/fikir hırsızları var. Örneğin benim bu tivitimi adını burada saymayacağım birçok “ünlü” kişi hatta akademisyenler isim vermeden kendisi yazmış gibi paylaştılar. Birçok yazar arkadaşımın kitaplarından bölümler başka isimlerle sosyal medyada paylaşılıyor ve bunun için bir uyarı ya da ceza almıyorlar. Çünkü tek tek bunları tespit edip hak aramak mümkün değil. Journal of Media Psychology dergisinde yeni bir çalışma yayımlandı. Birçok araştırmayı inceleyip bir metaanaliz yapan araştırmacılar sosyal medya zorbalarının kadınları daha fazla hedef aldığını belirtiyorlar. Ülkelere göre bu oranlar değişiklik gösterse de kadınlar hep daha kolay hedef alınıyorlar. Sosyal medya hayatımıza yeni dahil olduğundan ve çok hızlı yayıldığından dolayı henüz birçok eksik var. Yalan haberlerin, zorbalıkların ve dolandırıcılıkların önüne geçebilmek için herkesin sadece bir sosyal medya hesabı olmalı ve kimlikle kayıt açılabilmeli. Çünkü araştırmalar gösteriyor ki en fazla hakaret içerikli mesajlar ve dolandırıcılık haberleri sahte hesaplardan gerçekleşiyor. Bir de hukuksal eksiklikler var tabi. Bilişim hukuku adı altında bir takım düzenlemeler yapılıyor olsa da bu konunun üzerinde daha fazla durulmalı. Aslında bence bir o kadar önemli başka bir nokta daha var. Okullara “Sosyal Medya Adabı” dersi konulmalı. Normal hayatımızda dikkat etmemiz gereken nezaket kurallarının orada da geçerli olduğunu, yüzünü görmediğimiz insanlara kaba davranmanın kabul edilebilir bir davranış olmadığının öğretilmesinin faydalı olacağı kanaatindeyim.
LEWY CİSİMCİKLİ DEMANS
Alzheimer dışı diğer demans türlerini bu hafta da anlatmaya devam ediyorum. Geçen hafta Frontotemporal Demans anlatmıştım. Bu hafta da Alzheimer tipi demanstan sonra en sık görülen ikinci tür Demans olan Lewy Cisimcikli Demans’tan bahsedelim. Lewy cisimcikli Demans, beynin düşünme, hafıza ve hareket sistemi ile ilgili alanlarına Lewy cisimciği adı verilen anormal proteinlerin birikmesi ile karakterize olan bir demans türüdür. Alzheimer hastalığından sonra en sık görülen demanstır ve demansların yüzde 15-25’ini oluşturduğu düşünülmektedir. Hareket sisteminde biriken Lewy cisimcikleri nedeni ile Parkinson hastalığına benzer bulgular gösterirler. Parkinson hastalığından farkı, bu hastalarda el titremelerinden ziyade kaslarda katılık, yavaşlık ve yürüme güçlüğü ön plandadır. Görsel halüsinasyonlar rahatsız edici derecede fazladır ve ürkütücü olabilir. Buna bir örnek vermek gerekirse duvarlarda kesik kafalar, ellerinde balta ile öldürmek için gelen insanlar görebilirler. Halüsinasyonları nedeniyle çok huzursuzdurlar. Uyku bozuklukları belirgindir. Lewy Cisimcikli Demans’ın bir diğer özelliği de Parkinson bulguları görülmesine rağmen Parkinson ilaçlarına verdiği yanıtın düşük olmasıdır. Hatta bazı hastalar verilen tedavi ile daha da kötüleşebilirler, ilaçlara karşı hassastırlar. Bir kaç yıl önce kaybettiğimiz önemli aktör Robin Williams da Lewy Cisimcikli Demans hastasıydı.
HAFTANIN NÖROBİLGİSİ
Science Advances dergisinde yayımlanan bir çalışmanın sonucuna göre 65 yaş üstü bireyler sosyal medyadaki yalan haberleri 7 kat daha fazla paylaşıyorlar. Bunun sebebi olarak dijital dünyaya pek hakim olmamalarının yanında, zihinsel yetilerde azalma ve fikirlerinin kolay değişmediğinden dolayı kendi fikirlerine uyan her haberi sorgulamadan paylaşmaları gösterilmiş. Yalan haber paylaşma olasılığını azaltmak için önerilenler ise şu şekilde sıralanıyor;
- Haberin kaynağını sorgulamak
- Habere duygusal yaklaşmamak
- Bir haberi “Bence doğru” diye düşünerek paylaşmamak
- Bir haberde “Önemli bir sır” verileceği ya da “Bunu bilmenizi istemiyorlar” iddiaları varsa şüpheyle yaklaşmak
- En son olarak haberin kaynağını tekrar sorgulama