Akıllı telefonlarla birlikte, sosyal medya kullanımı nüfusun önemli bir kısmının gündelik uğraşılarının parçası haline geldi. Önemli bir kısmımız sosyal medyayı usturuplu ve yerli yerinde kullanırken, bir kısmımız ise cep telefonu ve sosyal medya kullanımını abartmış durumda.
Eğer cep telefonu ve sosyal medya hayatımızın bu kadar içine girmiş ise “Eşler arası ilişkiyi nasıl etkiliyor?” sorusu anlamlı hale gelir. Bu soruya genel cevaplar verilebilirken, her ilişki içinde tavsiyenin özelleştirilmesi ve o çiftin haline göre ayrıca cevaplanması gerekir.
Gün içinde WhatsApp’la yazışmak ilişkiyi olumlu etkileyebilir: Eşlerin gün içinde makul düzeyde haberleşme ve muhabbet halinde kalmalarının eş ilişkisine iyi geldiğini biliyoruz. Eğer eşler WhatsApp gibi programlarla gün içinde bağlantıda kalıp, birbirlerine pozitif duygu ifadesinde bulunuyorsa bu hal ilişkiyi olumlu etkileyebilir. Ayrıca aile üyelerinin kendi aralarında kurdukları gruplar etkileşim halinde kalmalarına katkı sağlayabilir.
***
Ev içinde cep telefonu ilişkiyi olumsuz etkiliyor: Eşler ve aile üyeleri ev ortamında yüz yüze etkileşim yerine cep telefonları ve sosyal medyaya takıldıklarında ise olumsuz etkide bulunduğu söylenebilir. Nitekim, bazı araştırmalarda eşler birlikte bulundukları ortamda, ellerinde veya yakınlarında telefon varsa etkileşimleri azaldığı gösterilmiş durumda. Eşler birlikte olduğu ortamda cep telefonu ile uğraşıyorlarsa birbirlerine empatileri azalıyor. Sonuçta da, evlilik doyumları olumsuz etkileniyor.
Akıllı telefonlarla sosyal medya bağımlılığı: “İnternet bağımlılığı” ve “Bilgisayar oyun bağımlılığı” bağımlılıklar listesine girmiş durumda. Akıllı cep telefonları, sosyal medyada kalmayı kolaylaştırdıkları için, bağımlılık süreçlerini kolaylaştırıyor. Eğer sosyal medya kullanımı; uzun sürelere dönüşmüşse, diğer sorumluluklarımızın aksamasına sebep olmuşsa, vazgeçilemez hale gelinmişse, bağımlılık haline gelmiş demektir. Her türlü bağımlılık hem kişiye hem de kişinin yakın çevresine zarar verir. Bu durum sosyal medya kullanımı için de geçerlidir.
***
Aşırı sosyal medya kullanımı sosyal izolasyon ile ilişkili: Sosyal medya bir taraftan yüzlerce insanla sanal ortamda bağlantı halinde kalmayı sağlarken, aynı zaman da gerçek dünyada sosyal yalnızlığını sebebi de olabilir. Yani, çok sayıda sanal arkadaşın varken, gerçek dünyada arkadaşın olmayabilir. Nitekim araştırmalar “Aşırı sosyal medya kullanımının” sosyal izolasyonla paralellik gösterdiğini söylüyor. Yalnız kişilerin mi aşırı sosyal medya kullandığı, aşırı sosyal medya kullananların mı yalnızlaştığı ikilemi ise çözülebilmiş değil. Muhtemelen ikisi de doğru.
Günde beş saat internette dolaşan ev hanımı: Size sosyal medyaya dalma işini abartmış bir kadının öyküsünü anlatayım: Ayşe Hanım 55 yaşında, evli ve çocukları var. Kızı ve eşi Ayşe Hanım’ın günde 5-6 saatten fazlasını cep telefonu üzerinden sosyal medyada geçirmesinden şikayetçi. Ayşe Hanım evliliğinin yıllardır sıkıntılı olduğunu söylüyor. Sosyal medya kullanımının gerekçesini şöyle anlatıyor: “Biz aramızda konuşamıyoruz. Konuşsak kavgaya dönüyor. Ben de internette yaşamaya başladım”. Kızı ise annesinin cep telefonu ile uğraşmaktan ev işlerini yapmadığını söylüyor.
Ayrıca sosyal medya kullanımı, evlilik dışı ilişkileri başlatma ve sürdürme imkanı verdiğinden dolayı da bir risk faktörü. Önümüzdeki yazıda buradan devam edeceğim.