Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, “Partime döneceğim” açıklaması “Genel Başkanlık ve Başbakanlığa adayım” mesajı mıdır?
Hayır; çünkü Gül milletvekili olmadığı için, görevinden ayrılır ayrılmaz başbakan olması mümkün değil.
Gül’ün gazetecileri Köşk’e davet etmesi, o sırada sürmekte olan AK Parti MKYK’sına bir bu yönde bir mesaj değil mi?
Hayır; çünkü Cumhurbaşkanı’nın gazetecilerle görüşmesi geçen hafta Çarşamba günü ‘veda’ niteliğinde planlanmıştı. Açıklama da yeni değil. En son 4 Haziran’da siyasette döneceği yerin AK Parti olacağını vurgulamıştı.
AK Parti MKYK’sı sürerken 27 Ağustos’ta olağanüstü kongre kararı alınması, Gül’ün önünü kesmek anlamına mı geliyor?
Hayır; zaten AK Parti’nin aldığı, “Genel Başkan ve Başbakan aynı isim olacak” kararı gereği, milletvekili olmayan Gül başbakan olamayacağı için genel başkanlığa da aday olamayacaktı.
Gül, Erdoğan’a başbakanlık yolunu açan “Siirt formülü”benzeri, “Bayburt’un tek milletvekilinin istifa etmesi” ile milletvekilliği ve başbakanlık yolunun açılması mümkün olmaz mıydı?
Hayır; bu uzun süredir konuşuluyor, ancak bu formüle Gül’ün de sıcak bakmadığını biliyoruz.
Bu durumda AK Parti genel başkanlığına aday gösterilecek isim aynı zamanda, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilecek isim olacak?
Doğru.
Yine “Gül’ün başbakanlığı” formüllerinden biri olarak dile getirilen, “Yeni başbakan üç dönemlik isimlerden biri olur; Gül de seçim öncesi kongre yapılarak genel başkan seçilir ve başbakan adayı olarak seçime girer” formülünün geçerliliği var mı?
Şu anda yok. Ancak üç dönemlik isimlerden biri genel başkan ve başbakan olarak seçilirse yeniden gündeme gelebilir.
Bu durumda, Başbakan Erdoğan’ın çerçevesini çizdiği, ‘Cumhurbaşkanı ile uyumlu çalışacak, partiyi seçime götürecek, üç dönemlik olmayan güçlü başbakan’ formülü hayata geçecek denilebilir mi?
En güçlü ihtimal bu. Ve en çok konuşulan ismin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu olduğu sır değil. Partide üç dönem kuralı dışında kalan isimler Davutoğlu’nda ısrarcı. Üç dönemlik isimlerin önemli bir kısmı ise Gül’ü“2015 seçimleri için garantili çözüm” olarak görüyor. Ancak Davutoğlu formülünün de öngörülebilir sonuçlar verebileceği düşüncesi giderek hakim oluyor.
İsim konusunda bir istişare yapıldı mı?
Henüz ‘istişare’ diyebileceğimiz düzeyde bir konuşma olmadı. Erdoğan’ın MKYK üyelerinden isim önerileri aldığı gelen bilgiler arasında.
Hangi isimler önerildi, isimler üzerinde müzakere yapıldı mı?
Kesin olmamakla birlikte, çoğunlukla Abdullah Gül, Ahmet Davutoğlu, Bülent Arınç ve Ali Babacan isimlerinin önerildiği belirtiliyor. Ancak hangi ismi kaç kişinin önerdiği açıklanmadı, müzakere veya istişare yapılmadı. Erdoğan, parti yönetimi ve teşkilatlarla ‘resmi’ istişarelere bugünden itibaren başlayacak.
İstişarelerle bir sonuca mı varılacak, yoksa Erdoğan’ın verdiği bir karar mı istişare edilecek?
Esasen Erdoğan’ın kendi düşüncesini bugüne kadar kimseye açıklamadığını biliyoruz. Ancak bugüne kadarki karakteristik özelliklerini takip edenler, tercihinin ‘üç dönem, geçici olmayan başbakan ve güçlü bir isim’ kuralları çerçevesinde ve ‘partinin yenilenmesi’ yönünde olacağı konusunda hemfikir. Yine de istişarelerde hem partililerin yaklaşımlarını öğrenecek, farklı yaklaşımlar varsa, bunların parti içinde gruplaşmaya dönüşüp dönüşmeyeceğini tahlil edecek. Vereceği karar, istişare ettiği partililerin ‘ikna ediciliği’ne bağlı denilebilir.
Bu süreçte bir Erdoğan-Gül buluşması görebilir miyiz?
Evet. İstişarelerden sonra Erdoğan’ın Gül’ü ziyaret ederek son kararı bu görüşmeden sonra açıklaması bekleniyor.
Soru cevap faslı ‘şimdilik’ bu kadar.
Cumhurbaşkanı Gül’ün veda resepsiyonu yarın. Gazetecilerin de davetli olduğu resepsiyonda muhtemelen ‘Başbakanlık dışında bir görev alıp almayacağı’ konusundaki sorular da sorulacaktır. Ve elbette görev almadığı taktirde ne yapmayı planladığı da...
Ancak şunun altını çizeyim;
Bütün bu tartışmaları, Cumhurbaşkanı ve Başbakan arasındaki ilişkinin ‘kardeşlik’ ilişkisi olduğunu akıldan çıkarmadan yapmak gerekiyor.
Bu da, başbakanlığına ilişkin formüllerin hayata geçmemesi halinde bile Gül’ün AK Partili olarak kalacağı anlamına geliyor.