Akif Beki’yi soru sorarken ilk Aralık 2004’te Brüksel’de izlemiştim.Ekran başında değil, tam da çekim yaptığı yerin yanında.
Kanal 7’nin Ankara temsilcisiydi o zamanlar.
Bir dönem Washington temsilciliği de yapmıştı, o dönemden,gezilerden bir tanışıklığımız vardı ama yaptığı bir yayını ilk kez izliyordum.
Burada bir parantez açmam lazım, o dönem seçkinci duruşu olan gazetelerden birinin genel yayın yönetmeni “Kopenhag Kriterleri dediğiniz dedir, 1,5 sayfa metin, yaparız gider “ diye yazılar yazıyor, biz de gülüyorduk zira topluluk müktesabatıyla birlikte yaklaşık yarım milyon sayfadan söz ediyorduk.
Neyse, o gün net, bilgi satmayan ve hem soruyu hem de cevapları herkesin anlayacağı şekle getiren bir yayıncı seyretmiştim.
***
Beki’nin kariyerinin yöneticilik bölümlerini ekran önü kısmını konuştuğumuz için Cnn-Turk’e geçeyim. Ayşenur Arslan’ın Medya Mahallesi programı zaman zaman sinir harbi şeklinde geçti.
Beki hem Ankara temsilciliği hem de bürokrasideki tecrübesiyle kanun ve yöntemleri Arslan’dan daha iyi biliyordu, neden böyle yapmıyorlar sorusuna, Anayasa ve işleyiş tarzı üzerinden verdiği cevaplar, konulara geniş pencereden bakma ısrarı yukarıda bahsettiğim sinir harbinin sebepleri oldu.
Sonra Ayşenur Arslan, Beki’nin program ortaklığını bir başka noktaya, çeşitli röportajlarda kişisel popülarite aracı haline getirmeye başladı, Beki olmaz dedi.
O süreçte yorumcu olarak çıktı Cnn-Turk ekranına.
Sonra Aslı Aydıntaşbaş ile programa başladılar. Didişmeli ama seyretme zevki yüksek olan programları yaptılar.
Daha sonra Akif Beki kendi programını yapmaya başladı.
***
Baştan Sona’da yorum yapan değil de soru soran, başlık açan Akif Beki izlemek ilk başta garip geldi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın tüm propaganda döneminde en iyi performansını sergilediği program oldu Baştan Sona.
Ekranda yorumcu halini tercih etsem de soru sıran, başlık açan halini de seyretmeye başladım.
Bu Cuma yaptığı programdan sonra da oturup yazma ihtiyacı duydum.
Soru sormak, konu başlığı açmak elbet önemlidir ama bu Cuma, Akif Beki, çok doğru yerlerde, çok önemli yerlerde devreye girdi. Gerek Doğu Ergil gerek Markar Esayan’ın sözlerini derinleştirdi.
Biliyorum, çok ekran meraklısı bir portre değildir Akif Beki ama Cnn-Turk yönetimi elindeki silahı yetetince kullanıyor mu ya da yorumcu yanından istifade ediyor mu diye düşünmeden de edemiyorum...