İktidar "yol ayırımına geldiğinde tarih 1997 yılının Haziran ayıydı." Asker irtica konusunda hemen her gün toplantı yapıyor, konferans düzenliyor, çeşitli meslek guruplarına brifingler veriyordu! Basın, onca yıldır demokrasinin nimetlerinden hiç yararlanmamışçasına "Gerekirse Silahla!" diye manşetler atıyor, darbe korkusuyla DYP'li milletvekilleri birbiri ardına istifa ediyordu. Hükümetin DYP'deki istifalara daha fazla dayanamayacağı belliydi. İktidar mecliste çoğunluğu yitirmek üzereydi.
Bu arada Demirel'in hükümet kurma görevini Çiller'e değil Mesut Yılmaz'a vereceği yönünde haberler dolaşmaya başladı Ankara'da. Erbakan da 18 Haziran 1997 günü bir basın toplantısı yaptı ve Yılmaz'ın kuracağı bir hükümete hayır oyu vereceğini açıklayan 278 milletvekilinin imzaladığı bir belgeyi gazetecilere dağıttı..
Demirel, aslında görevi Çiller'e verecekti ama 28 Şubat'ın mimarı generaller baskı yapınca Süleyman Bey de Yılmaz'ı çağırdı ve hükümeti kurmasını istedi. Rahmetli Erbakan konuyla ilgili "Sayın Demirel kendi takdirini kullandı ve benim kanaatimce Türkiye'ye 15 yıl kaybettirdi" diyecekti sonraları.
DYP'de istifa depremi devam ediyordu. Çiller bir TV programında Demirel'i "Çankaya Darbesi" yapmakla suçladı. Başbakan rahmetli Necmeddin Erbakan, yıllar sonra, her on yılda bir olduğunca ABD'nin 28 Şubat'ta da devreye girdiğini söyleyecekti:
"Bakınız bu belge 28 Şubat'ın ne olduğunu gösteriyor. Bu belge, 1996 yılında, ben başbakan olduktan üç ay sonra ABD Dışişleri Bakanı Warren Christopher'in ABD Ankara Elçisi Grossman'a çektiği çok gizli kripto. Bakınız bakan elçiye ne diyor: 'ABD Dışişleri Bakanlığı Türk hükümetinin Başbakan Erbakan'ın düşünceleri doğrultusunda dış politikayı Batı'dan ayırıp Arap ve Müslüman dünyasına yönelmesinden büyük rahatsızlık duymaktadır... Kanımca TC'nin İran, Irak, Nijerya, Libya ve Sudan'la ilişkilerini ve bağlarını güçlendirmesi bizim çıkarlarımızla örtüşmemektedir.... Tansu Çiller'in koalisyondan çekilmesi Erbakan'ı düşürür, ülkeyi genel seçime götürür. Bu seçimlerden de RP birinci parti olarak çıkabilir.... Türk askeriyesi bu sonucu engellemelidir. Bu konuyla ilgili hareket planınızı ve yorumlarınızı bekliyoruz.' Bakan bunu elçiye Ekim ayında yazıyor. Yani 28 Şubat'tan beş ay önce. Bu beş ayda gerekli hazırlıklar yapıldı ve TC'nin son 20 yıldaki en başarılı hükümeti iş başından uzaklaştırıldı. Şu kitap Ankara Ticaret Odası'nın yaptığı bilimsel bir incelemedir. Son yirmi yılda kurulan yedi hükümetin çalışmalarını ölçmüş ve en başarılı hükümetin Erbakan Hükümeti olduğunu açıklamıştır...."
Daha sonra Köstebek skandalı patladı! İçişleri Bakanlığı'nın BÇG'yi bünyesinde barındıran Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nı dinlediği, komutanlığın yaptığı tüm telefon görüşmelerinin kayda alındığı yolunda Güven Erkaya bir açıklama yaptı. Ortalık birbirine girdi, her kafadan bir ses çıkıyordu ki, Mesut Yılmaz, Hüsamettin Cindoruk ve Bülent Ecevit'le bir araya gelerek Anasol-D hükümetini kurdu; tarih 13 Temmuz 1997'di. Bütün bunlar olurken RP'nin kapatılmasıyla ilgili dava da sürüyordu. Dava sürecinde RP yazılı, rahmetli Erbakan da üç gün boyunca sözlü savunma yaptıysa da kimseyi ikna edemedi. Ve RP "laikliğe aykırı eylemlerin odağı olarak 16 Ocak 1998'de kapatıldı; Erbakan ve 6 Refah Partiliye de beş yıl siyaset yasağı kondu..." (Son Darbe 28 Şubat M.A. BirandReyhan Yıldız)
Ancak millet 3 Kasım 2002 seçimlerinde, 28 Şubat döneminin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan'ın kurduğu AK Parti'yi 363 milletvekiliyle tek başına iktidara getirdi... Seçimlerde oyları yüzde 21'den yüzde 1.5'a düşen Ecevit'se olayı çok güzel özetledi: "Bu kadarını beklemiyordum; ama çok da yadırgamadım. Biz hep birlikte 28 Şubat'ta intihar ettik!"