Meşhur sokak röportajında dedikleri gibi: "Kötü günleri geride bıraktık. Şimdi sırada daha kötü günler var."
Türkiye Futbol Federasyonu başkanlık seçimlerine doğru hızla giderken, bütün senaryoları bozan bir gelişme yaşandı. En güçlü başkan adayı olarak görülen Servet Yardımcı adaylıktan çekildiğini açıkladı. Şimdi geride iki aday var. Mevcut TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi ve Trabzonspor eski başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu. Fenerbahçe'nin başını çektiği, Ali Koç'un liderlik ettiği bir grup, Mehmet Büyükekşi'yi indirip yerine Servet Yardımcı'yı getirmek istiyordu. Servet Yardımcı da yönetim ve kurulların listesini Ali Koç'un istekleri doğrultusunda yapıyordu. Hatta aynı grup, arada, Fenerbahçe seçimlerini de çıkardı. Cemil Kazancı'nın damadı ve Davut Dişli'nin oğlu Ali Koç'un yönetimine girerken, onlar da Servet Yardımcı'nın TFF yönetimine girecekti. Fenerbahçe seçimleri tam da bu grubun istediği gibi oldu. Sırada TFF seçimleri vardı ki işler istendiği, planlandığı gibi olmadı. Servet Yardımcı, beklenmedik şekilde, aniden başkan adaylığından çekildi.
Servet Yardımcı'nın bu hamlesi üzerine Mehmet Büyükekşi derin bir oh çektiyse de diğer aday İbrahim Hacıosmanoğlu'nun ne denli güçlü bir aday olduğunu kısa bir sürede anladı. Şimdi herkes nefesini tutmuş vaziyette perşembe gününü bekliyor.
TFF'nin yeni Başkanı kim olacak? Büyükekşi mi, Hacıosmanoğlu mu?
KIRK KATIR MI, KIRK SATIR MI?
Diyebilirim ki sadece Fenerbahçe ve Ali Koç için durum sıtma ile verem arasında bir tercih yapmaktan farksız olacak. Muhtemelen Fenerbahçe delegasyonu seçimin yapıldığı salona bile girmeyecek, oy kullanmayacak ve kaderine razı vaziyette salon dışında bekliyor olacaklar. Peki arkadaşlar bu nasıl oyun kurmak? Oyunu kuran da gelinen noktada balkona çıkıp, oyunu izleyen de Ali Koç. Sonu Fenerbahçe için böylesi büyük bir felakete yol açacak bir oyunu nasıl kurabildi Ali Koç?
Şimdi Ali Koç, ancak Mehmet Büyükekşi başkan seçilebilirse, zaten Büyükekşi'nin ekibinde yer alan ve yeni yönetiminde de devam edecek en eski ve kadim dostu Agah Ruşen Çetin, Ali Düşmez, bizzat kendi elleri ile yönetime yerleştirmiş olduğu Volkan Can ve Acun Ilıcalı'nın UÇK üzerinden TFF'nin bütün hukuk kurullarını dizayn eden avukatı Hakan Öncel üzerinden Fenerbahçe'nin haklarını korumayı deneyecek. Yanlış duymuyorsunuz. Bu isimler Ali Koç tarafından indirilmek istenen Büyükekşi'nin TFF'sine bizzat Ali Koç tarafından yerleştirilmiş isimler. Daha başkaları da var. Mehmet Büyükekşi seçimi kazanması halinde bu isimler ile yola devam edeceğine göre sıkıntının büyüğü Ali Koç için Hacıosmanoğlu'nun başkan seçilmesi olacak gibi. Olsun. Onun da başkan vekili Mecnun Odyakmaz. Bakarsınız Ali Koç, Kulüpler Birliği'nde fikir birliği içinde olduğu Odyakmaz üzerinden Fenerbahçe'nin haklarını savunur artık. Ya da Ali Koç "biz karışmadık" demesine rağmen, Büyükekşi seçildiği zaman yaptığı gibi TFF kurullarına el altından başka isimler yerleştirir.
Şaşkınlıktan söyleyecek tek kelime bulamıyorum. Dışarıda Büyükekşi ile kavga et ya da öyle görün. Taraftarına kaçan şampiyonlukların sorumlusu olarak onu göster, perde arkasında ise içerden yönetimini dizayn et. Arzuladığın olmayınca da masayı devir.
İstifa ettir. İstifa bekle!
TFF'yi erken seçime götür. Ardından rüyanda görsen inanamayacağın İbrahim Hacıosmanoğlu başkan adayı olarak karşına çıksın. Arkadaş, "imkânsız bir durum senaryosu yaz" deseler ancak bu kadar kötüsü yazılabilir. Bu da Ali Koç'a nasip oldu maalesef. Ali Koç'un seçimde vaat ettiği şekilde, Büyükekşi erken seçime gitti, cam tavan kırıldı. Ancak görünen o ki kırılan cam tavanın enkazı Ali Koç'un üstüne düştü. Acun Ilıcalı da seçim öncesinde "Ankara ile sorunları ben çözeceğim. Hakkımızı yedirtmeyeceğim" diyordu.
Bilinmez...
Artık Acun Ilıcalı, Büyükekşi başkanlığındaki Federasyonda UÇK Başkanı olan Hakan Öncel ile mi ya da Odyakmaz vasıtasıyla yönetimine sokacağı bir başka yakınıyla mı bunu yapar, göreceğiz.
Şaka bir yana geliyor gelmekte olan felaket. Bu nasıl öngörüsüzlük, geleceği dizayn edememe, durum analizi yapamama halidir, anlayabilmek mümkün değil. Bakalım belki de Ali Koç ya da Acun Ilıcalı son gün şapkadan tavşan çıkarırlar. Bizi utandırırlar.
İbrahim Hacıosmanoğlu'nun TFF Başkanı seçilmesi halinde Fenerbahçe'yi bekleyen en büyük tehlike Hacıosmanoğlu'nun Trabzonspor fanatizmi doğrultusunda 2010-2011 sorununu yeniden açması. Nitekim söylemleri de bu doğrultuda. Konunun araştırılması için komisyon kuracağı, kupayı Fenerbahçe'den alacağı, ancak küme düşürmeyeceği en hafif ve tebessümle dile getirdiği konular. Bu konunun doğurabileceği ağır toplumsal sonuçlar umurunda bile değil Hacıosmanoğlu'nun. Üstelik kulislerde kurullar için adı geçen 2010-2011'in anti Fenerbahçe lobisinde yer alan kişiler henüz sahneye çıkmadılar bile. Bekleyip görelim.
2010-2011 mağdurlarından, "maç satan karısını satar" diyen Mecnun Odyakmaz'ın, "2010-2011'de şike yoktur diye söyleyen şerefsizdir, namussuzdur, haysiyetsizdir" diyen İbrahim Hacıosmanoğlu ile hareket ediyor olmasını da anlayabilmek mümkün değil. Demek ki ikisinden birisi fikrini değiştirmiş. Kim değiştirmiş göreceğiz.
Fenerbahçe Başkanı ve Yönetim Kurulundan gelmekte olan felaket ile ilgili tek bir kelime bile duyamadık henüz. Herhalde seçimden sonra konuşacaklar. Yani atı alan Üsküdar'ı geçtikten sonra. Ancak ben kaygı verici günlerin beklentisi içindeyim. Kendi çapımda uyarayım sizleri. Kapanmış 2010-2011 yarasını kaşımanın kimseye faydası olmaz. Bu yarayı kaşıyan da kaşınmasına seyirci kalan da ortaya çıkacak toplumsal infialin altından kalkamaz.
Demedi demeyin.