Meridyen Derneği’yle internet uzantısı olan sonpeygamber.info’nun 20-21 Nisan tarihlerinde düzenlemiş olduğu “Siyer ve Görsellik” adlı atölye ilginç başlıklarla özelde Peygamber efendimizin hayatı, genelde de manevi hissiyat açısından görsel tasvirin sorunları üzerinde çok faydalı konulara değinildi. Öncelikli olarak daha çok, minyatür, resim ve sinemada tasvir ve tasvir yasağı hususlarında çeşitli görüşler dile getirildi. İlk günkü oturumların Cemal Şakar tarafından yönetilen birincisinde, Prof. Dr. Turan Koç “İslam Estetiği ve Görsellik”, Yrd. Doç. Dr. Irvin Cemil Schick “Çağdaş Görsel Kültür ve İslami Perspektif” ve Dr. Nicole Nur Kançal “Hıristiyan ve İslam Dünyasındaki Peygamber Tasvirleri Hakkında Bir Değerlendirme” başlıklı tebliğler sunuldu. Kur’an kaynaklı estetik görüşünde Turan Koç, öz ve biçim olarak görülen modern sanat anlayışının mana ve suret şeklinde algılanması durumunda farklı tezahürler Irvin Cemil Schick, Türkiye’de sanat çalışması yapanların Batılı formasyonlu, geleneksel veya bu ikisi arasında geleneksel unsurları modern sanat formu içinde figür olarak kullananlar biçimde bir tasnif yaptı. Minyatürden resme, heykele Hıristiyan ve İslam sanatlarında peygamberlerin görsel unsur veya motif olarak tasvir edilmesini ele alan Nicole Nur Kançal, örneklemelerle tasvirin açılımlarına değindi.
***
Benim tarafımdan yönetilen ve daha ziyade sinema ağırlıklı olan ikinci oturumda, Enver Gülşen “Dünya Sinemasından Dini Kişiliklerle İlgili Filmlere Genel Bir Bakış ve Siyer-Sinema İlişkisinde ‘Mümkün’ün Araştırılması”, H. Hümeyra Şahin “Nasıl Bir Senaryo Perspektifi: Makro Anlatılar mı, Mikro Anlatılar mı?”, Fatih Okumuş “Dini Hükümler ve Tarihsel Tecrübeler Bağlamında Tasvir Yasağı” ve Cihan Aktaş “Tasvir Yasağı: Engel mi, İmkan mı?” başlığı altında tebliğlerini sundular. Tasvirin ötesinde bakış konusunun önemli olduğunu vurgulayan Cihan Aktaş, ihtiyatlı bir imkan duruşuyla belli sınırlar dahilinde lineer değil, dairevi bir görsellik ve bakışın aşkınlaşmasıyla kameranın ahlakı üzerinde durdu. Kur’an ve sünnette tasvire nasıl bakıldığı hakkında örneklemeler yapan Fatih Okumuş, hadis-i şeriflerde tasvir yasağını inceledi ve tasvirin bir problem olmasından çok nirengi noktasının sınırlar olduğunu belirtti. Önce sinemanın ne olduğundan başlamak gerektiğini ifade eden Enver Gülşen, batı düşünce ve sanatından yaptığı değinilerden sonra, İbn-i Arabi’deki teşbihte tenzih, tenzihte teşbih şiarının imgenin mahiyetini anlamak için önemli olduğunu ileri sürdü. Hz. Peygamberin hayatını işleyecek bir senaryonun hangi perspektiften yaklaşması üzerine sözlerine başlayan H. Hümeyra Şahin, peygamberimizin savaş kronolojisinden çok rahmet yanının öne çıkartılmasının önemine temas etti.
Ertesi günkü ilk oturumun konuşmacılarından biri, İran sinemasının önde gelen yönetmenlerinden ve şu sıralar peygamberimizin çocukluk dönemini filmleştirmekle uğraşan Mecid Mecidi’ydi. Çocukluğu, çocukluktan peygamberliğe kadar olan dönem ve peygamberlik ve vefata kadar olan zamanı bir üçleme şeklinde işlemek istediğini belirten Mecidi, çocukluğunu resmederken suretini göstermediğini, arkadan belli belirsiz göründüğünü, bazen sesinin duyulduğunu belirtti.
Toplantıların sonunda yapılan genel değerlendirmede, Hz. Peygamberin hayatını görsel olarak anlatmada tasvir bakımından ortaya çıkan sorunlarda, belli sınırların muhafaza edilmesinin gerekliliği üzerinde duruldu ve görüntü, imge, ses, kurmaca gibi unsurların mahiyetinin çok iyi irdelenmesi gerektiği belirtildi. Tasvir konusunun aşağı yukarı bir problem olmaktan çıktığı, suretin gösterilmesinin bir zaaf olabileceği üzerinde duruldu. Ayrıca, önemli olanın Hz. Peygamberin hayatını birebir aktarmanın yanında, o hayatın ışığında günümüzde geçen olayların da filmleştirilebileceği ifade edildi.