Elinize aldığınız gazetede sayfanın bir kısmının boş olduğunu düşünün bir an.
Ya da dinlediğiniz radyo istasyonundan hiç ses gelmediğini... Bu ikisi neyse televizyonculukta da siyah ekrana düşmek aynı şeydir.
Normalde 3-5 saniye bile ciddi sorun sayılırken NTV dakikalarca siyah ekranda kaldı. Bu demek oluyor ki siyah ekrana bir insan hatasından dolayı değil teknik bir arıza nedeniyle düştüler.
Normal şartlarda her rejide bir teknik yönetmen olur ve bu tarz durumlarda da devreye girer. Sorunun dakikalarca giderilemediğini gördüğümde aklıma ilk gelen şey, NTV’nin işi yayıncılık olmayan bir danışmanlık şirketine yaptırdığı çalışma oldu.
O çalışmada televizyonun temel taşı olan bir sürü birim gereksiz diye tanımlanmış ve işten çıkarılmaları önerilmişti.
Bakın yayıncılık yapıyorsanız, bazı kritik adamlar yılın 364 günü boş oturur ama önemli bir olay yaşanan tek günde hayat kurtarır. Yoksa teknik donanımınız ne kadar zengin olursa olsun insan faktörünü ihmal ettiğinizde sıkıntı yaşarsınız.
***
İşte Benim Stilim bilgisayar oyunu haline gelmiş. Şaşırılacak bir yanı yok bunun zira bir süredir dünyada giydirmeye yönelik bilgisayar oyunları ilgi görüyor.
Benim merak ettiğim konu oyunda da yer alan karakterlerin bu işten bir telif ücreti alıp almadıkları.
Eğer aldılarsa Benim Stilim Türkiye’de prime-time harici ekrana gelen ve jüri üyelerine en fazla para kazandıran yapım olma özelliğini kazanacak.
Ekranın bilgisayar dünyasına taşınması sadece oyunlarla olmuyor aslında. Başta diziler olmak üzere sinema filmleri ve programlar da bilgisayar dünyasına taşınıyor. Hal böyle olunca yatırımların ve yeni pazarların da önü açıldı.
Dünya genelinde 60’dan fazla ülkede yayında olan ve 69 milyon abonesi olan internet televizyon ağlarından biri olan Netflix Türkiye pazarına girdi.
Lisans anlaşmalarını nasıl çözüyorlar bilmiyorum ama seyirci açısından sorunlu alanlar var.
Mesela içeriğin tamamen İngilizce olması büyük sorun.
Hatırlarsanız Cnbc-e harika dizileri Türkçe altyazı ile yayınlamış ama başarılı olamamış, çareyi dublaj yaptırmakta bulmuştu. Netflix’te şu an altyazı bile yok ve bu büyük bir handikap.
Sektör elbette internet televizyon ağlarıyla büyüyecek ama yerli yatırımların şansı her zaman daha fazla olacak.
***
TRT 1, Diriliş Ertuğrul ile çarşamba günleri hakimiyetini sürdürüyor. Üstelik rakipleri yeni bölümlere daha önce başlamasına ve daha geç bitirmelerine rağmen birinci oluyorlar.
Kara Sevda yaklaşık 35 dakika özet yapmış ve 20:35’te yeni bölüme geçmiş. Poyraz Karayel 53 dakika özet yapmış ve 20:36’da yeni bölüme geçmiş. Diriliş Ertuğrul tam 60 dakika özet yapmış ve 21.00’de yeni bölüme geçmiş.
Sadece bu da değil, Diriliş Ertuğrul, 23.25’te yayından çıkmış ama Kara Sevda 00.16’ya, Poyraz Karayel 23:54’e kadar devam etmiş. Daha geç başlayıp, daha kısayayın yapıp birinci gelmek daha değerli bir sonuçtur aslında.
***
TRT Çocuk, Çarşamba günü ilk 100’e tam 20 program sokmayı başarmış. Off -prime
time saatler için büyük bir başarı bu.
Çocuk seyirciyi unutmamak lazım diye hep söylerim, bu sonuçla bir daha hatırlatayım dedim.