İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, Ekrem İmamoğlu'nu Fatih'e benzetmesi, bir siyasetçinin saygınlığını kaybetmesinin dip noktasıdır. Yani müptezelliğin dibi...
İstanbul Belediye Başkanını Fatih'e benzetmenin akıl, insaf, vicdan ölçeğinde hiçbir izahı yoktur.
Tam da "zırva tevil götürmez" durumu...
Akşener, bu benzetmeyle kendini küçülttü. İmamoğlu'nu da madara etti, zor duruma düşürdü.
Şöyle; hani koltuğunu dolduran, ciddiyeti ve makuliyeti ile İstanbul Belediye Başkanı makamına ağırlık kazandıran bir şahsiyet için o benzetme sahnesini seyredenlerin içinden şu geçerdi:
Koskoca belediye başkanı. Böylesine bir benzetme karşısında hemen "estağfurullah" der. "Fatih Sultan Mehmet kim, ben kimim?" diyerek tevazu gösterir.
Sonra Akşener'in o abuk sabuk benzetmesine şiddetle karşı çıkar, "Bana oy vermeyen halkımız için 'Bizans, Haçlı' benzetmesi hiç olmadı. Çok aşağılayıcı, bunu kabul edemem" diye itiraz ederdi.
Bakınız kaç gün geçti.
Ne Akşener özür diledi. Ne İmamoğlu'ndan bir ses çıktı.
Demek İmamoğlu da bir "kurtarıcı" havasına girmiş.
Akşener'in gerçekten şirazesi kaydı. Kendini Akşener yapan değerleri, duruşu çoktan kaybetti.
Belki de baştan beri iğreti duruyordu.
Neydi o AK Parti İzmir Milletvekili Alpay Özalan'ın bulup ortaya çıkardığı video?
28 Şubat kararları için ne diyor dönemin İçişleri Bakanı Akşener: "Uygulanması gerektiğine gönülden inanıyorum, kıyafet yasası da uygulanacak..." Kıyafet yasası dediği, üniversitelerdeki başörtü yasağı.
Bu video ortaya çıkıncaya kadar, Akşener, 28 Şubat döneminin askerlere kafa tutan İçişleri Bakanı havasındaydı.
Demek o da başörtüsü zulmüne uğrayan mazlumların ahını almış.
Şimdi elbette merak konusu:
O dönem kendisini kimler, neyle korkuttu?
Eğer korkutulmamış ise darbecilere neden boyun eğdi?
Bakınız, video yayınlandığından beri Akşener bu konuda tek kelime etmiyor.
Korkutulmuş ise bu korku, 15 Temmuz öncesi ve sonrasında da devam etti mi?
MHP'yi bölme projesinin korkularla ilgisi var mı?
Sadece Akşener'in değil, Karamollaoğlu'nun, Davutoğlu'nun, Babacan'ın da şirazesi kaydı.
Milletten yana bir duruşları var biliyorduk. Abdullah Gül'ün, CHP-HDP adayı olarak Cumhurbaşkanı olma arzusundan sonra eğilip büküldüler.
Geçmişteki çizgilerine bakınız, bugün geldikleri yere bakınız.
Balıkesir Edremit'te, çarşafla örtülüp zincirle bağlı kadını hem de "Efeler" kurtarıyor. Bu da Edremit'in düşman işgalinden kurtuluşu oluyor.