Artık her şeyimiz organik; domates, patates, meyve suyu, şeker, çay hatta kıyafet... Market raflarında organik, yüzde 100 doğal, iyi tarım ürünü, ekolojik gibi bir sürü etiketli ürün görüyoruz. Haliyle insanın kafası karışıyor. Alışveriş bir bulmaca oluveriyor bir anda ve seçim yapmak zorlaşabiliyor. Hangisi iyi, hangisi kötü, organik iyi de diğer ürünler kötü mü, işin aslı pek bilinmiyor gibi...
Nüfus artışı, sanayileşme gibi küresel problemler pek çok besin maddesinin kalitesinin bozulmasına neden olduğundan, hastalıklar da insanoğlunun yakasını bırakmıyor. Bilim insanları günümüzde birçok hastalığa beslenmenin yol açtığı tezini savunuyorlar. Sağlıklı olmak isteyen pek çok kişi de besinlerini kaliteli olanlardan tercih etmek istiyor doğal olarak... Günümüzde bu ihtiyaç organik ürünlerle gideriliyor. Organik gıda sektörü, ürettiği pek çok ürün seçeneği ile kaliteli besin ihtiyacına büyük ölçüde cevap veriyor.
ÜRETİCİNİN İNSAFINA KALMIŞ
İçinde kimyasal hiçbir madde kullanılmadan özel koşullar altında üretilen ve bakanlık tarafından düzenli denetlenen, üzerlerinde organik damgası olan ürünler gerçekten organik ürünler. Diğerleriyse farklı farklı değerlendirilebilir. İyi tarım ürünleri var ki onlar organik kadar katı kuralları olmasa da yine de iyi tarım şartları altında üretilip tüketicilere ulaştırılıyor. Normal tarımdaysa her şey üreticinin insafına kalmış durumda. Dolayısıyla biri iyi diğeri kötü demek güç. Her bahçesi olan, meyve sebze yetiştiren de organik ürün yetiştiremiyor haliyle...
Organik üretim için toprak bile inceleniyor, ‘kimyasal madde içermez’ raporu alındıktan sonra genetiği değiştirilmemiş tohumlar ekilebiliyor. Kimyasal böcek ilacı ve gübre kesinlikle kullanılmıyor. Dolayısıyla denetim ve patent yoksa da en azından bilinç gerekiyor, sağlıklı tarım yapabilmek için. Bu bilince sahip güvendiğiniz insanların yetiştirdiği sebze ve meyveler de yüzde 100 doğal olabilir ama organik olamazlar patentleri olmadan. Bu ayrımı doğru yapabilmek gerekiyor.
HER ŞEYİN ‘AZ KİRLETENİ’ MAKBUL
Artık her şeyin organiği, daha çevreci olanı, doğayı daha az kirleteni var. Ama gerçekten öyle mi onu bilmiyoruz. Daha çok tercih ediliyor diye üreticiler farklı türdeki pek çok ürünü ekolojik, organik gibi etiketlerle piyasaya sürüyor ve maalesef tüketiciler de farkı bilmediklerinden bu ürünleri satın alma eğiliminde oluyor, hatta satın alıyorlar. Bu durum da farklı ekolojik ürünlerin ve sektörlerin artmasına neden oluyor. Her konuda olduğu gibi alışverişte de bilinçli olmak her şeyden önemli.
Sigara paketlerinin üzerinde sağlığa zararlı olduğunu belirten ifadeler yer almak zorunda, yasalar nedeniyle... Ama pek çok hastalığa yol açan, bağımlılık yapan maddeleri içeren; obezite, hiperaktiflik, sinirlilik gibi rahatsızlıklara yol açan besinlerin üzerinde uyarıcı bir yazı yok! Neden zararlı gıdaların üzerinde de sigaraların üzerindeki etiketlerden yer almasın? Paketlerdeki ifadelerden birçok kişi etkilenmeyecek belki... Hatta satışları düşmeyecek. Ama en azından gençler için bazı ürünler caydırıcı olabilir.