Ankara saldırsını yapan bozguncunun parmağından kimliğine ulaşıldı.
"Bu parmağın asıl sahibi kim?" sorusunu cevaplayalım.
Kur’an İblis’in Adem’e secde etmemesi üzerine kovulmuşlardan olduğunu bildiriyor. Bunun üzerine İblis ,Allah’tan mühlet istiyor. İnsanları saptırıp bozguncu yapmak için. Allah mühlet veriyor kıyamete kadar.
Bundan sonra tüm kötülüklere, fesat işlere ve saptırmalara sebep bir gayretle çalışıyor.
Kabil’in parmak izinden başlayan bu saptırma ve bozgunculuk insanlık tarihi boyunca devam etmiştir.
Firavun’un, Nemrut’un planlarında var.
Kilisenin Ortaçağ tutumunda var.
Japonya'ya atılan bombaya basan elde var.
Bosna'da katliamda izleri var.
Şimdi dünyanın dört bir tarafına dağılmış uşaklarıyla bozgunculuğa devam ediyor.
En son da Ankara’da bulundu parmağı.
Batı Aydınlanma ile şeytandan kurtulmaya çalıştı.
Bilimsel yöntem, İlahi-Tanrısal bir alan bahşetti.
Çünkü eşyanın hakikati şeytanın uzak kaldığı bir alan olarak Batı'ya nefes aldırdı.
Fakat Batı'nın kaderi haline gelmiş can alma kan görme merakı şeytan tarafından yeniden bir dizaynla tezyin edildi.
Bilimsel bilgi bu sefer kan kusturmaya başladı insanlığa.
Atomu parçalayan zihin, enerjiyi kutsayan akıl vesveseye yenildi.
Eskiden daha mertçe olan savaşlar şimdilerde nasıl bir bakın hele.
Savaşların kutsal kavramlarına ne oldu?
Cesaret, strateji, kahramanlık bu kavramlar tarih oldu.
Ödlek birinin parmağının ucunda binlerce insanın yaşamı.
Şeytan baş edemediğinden cesaretle yeni yöntemler buldu bu çağda
“Terör” şeytanın adıdır ve o sözlüğün bir kelimesidir.
Sadece biz değil dünya insanlığı şeytanın bozgunculuğu ve saptırması tehlikesi altındadır.
Örneğin, uyuşturucu şeytanın yöntemlerinden bir başkasıdır. Terörün gayrimeşru ilişkiye girdiği kızkardeşi yani.
Ankara'da bulunan parmaktaki izleri bir bir bilmeliyiz.