Anneler biz erkekler için en büyük aşk ve sevgi sebebi. Peki ya anneler ve kızları? Kuşkusuz onlar arasında da özel bir bağ var. Bu hafta, içinde biraz da rekabet barındıran anne-kız ilişkisine bakalım dedik. İşte anne-kız hikayesi anlatan filmler...
Hayatta biz erkekler kadınlara göre her şeye daha düz bakarız. Mesela annelerimiz, her erkek için hayatta en büyük sevgi duyulan kadındır anne. Tabii ki söz konusu anne-kız olduğunda her şey değişir. Kız evlat söz konusu olursa annenin sevgisinde bir azalma olmaz ama sanki sorumluluk duygusu bir kat daha artar. Sorumluluk bir nevi disiplin getirir, kız ise anneyi gözler ve onu içgüdüsel olarak taklit eder. Kız evlat ilk rakibini bulmuştur. İşte sonsuz bir sevgi ve onun ateşlediği rekabet duygusunun peşinden gitmeye karar verdik ve sizin için en iyi 15 anne-kız ilişkisini anlatan filmi seçtik. Bir erkek olarak anne ile kızın arasına gireceğime film seyrederim daha iyi. İşte o filmler...
Anneler ve Kızları, 1971
Film, İstanbul’da hayata tutunmaya çalışan bir grup kadının hikâyesini konu alır. Fatma, İstanbul’da kalacak bir yer ve iş aramaktadır. Neşe de kıt kanaat geçinir. Neşe, Fatma ve kızı Iraz’ın durumuna kayıtsız kalamaz. Bunun için maddi durumu elvermese de Fatma’yı yardımcısı olarak eve alır. Yaşadıkları maddi zorlukları Neşe’nin şarkıcılık kariyerinin parlamasıyla atlatırlar. Yıllar geçtikçe büyüyen kızlarıyla araları açılır. Neşe gittiği turnelerden kızına vakit ayıramaz hâle gelir. Iraz ise köyden gelmiş olmayı ve içinde bulundukları sosyal ortamı kabullenemez. Aile parçalanma noktasına gelir. Ancak yaşanan bir olay onları tekrar bir araya getirecektir. Yıldız Kenter, Leyla Kenter ve Neşe Karaböcek başrollerde oynuyor, yönetmen ise Lütfi Akad...
Panik Odası / Panic Room, 2002
Meg Altman, kocasından yeni ayrılmış olan bir kadındır. Kocasından aldığı nafakayla oldukça eski bir ev satın alır. Evi gezerken özel bir oda fark eder. Bu oda, müthiş bir güvenlik sistemiyle donatılmış adeta bir kale gibidir. Odanın içerisindeki monitörlerle evin her tarafı gözlemlenebilmektedir. Meg ve kızı, istenmeyen bir durum yaşandığı takdirde bu odaya sığınabileceklerdir. Filmin başrollerinde Jodie Foster ve Kristen Stewart oynuyor...
Arizona Dream, 1993
Emir Kusturica’nın elleriyle boyanan filmde Elaine’i Faye Dunaway, Grace’i ise Lili Taylor canlandırır. Elaine; orta yaşını çoktan aşmış olmasına karşı, her hücresinin farkındalığında yaşayan capcanlı biriyken, kızı Grace, Elaine’i kontrolü altında tutmaya çalışan, ölümden feyz alarak yaşayan bir karakterdir. Grace, Elaine’i dehşete düşürmek için, türlü şekillerde kendini öldürmeye çalışsa da, Elaine’nin uçma arzusunu gerçekleştirmek için, ona uçak hediye etmesiyle, sevgi ve nefretinin harmanını ortaya koyar. İkisi de özgürdür fakat birbirlerine hükümlüdür. Biri uçmak, diğeri kaçıp gitmek ister.
Yorgan Hikayesi / How to Make an American Quilt, 1995
Finn yüksek lisans tezini vererek mezun olmanın eşiğindeki genç bir öğrencidir. Her şey planlandığı gibi gittiğinde nişanlısı ile evlenecektir. Fakat özgür yaşamının sonlanacağı düşüncesi, yaz tatilinin çekiciliği ile birleşir. Soluğu babaannesinin evinde alan genç kadın, burada bir grup başka kadınla birlikte hayatı, evliliği ve aşkı yeniden gözden geçirecektir. Yönetmenliğini Jocelyn Moorhouse’un üstlendiği film, Whitney Otto’nun romanından Jane Anderson tarafından senaryolaştırıldı. Filmin oyuncu kadrosunda yer alan isimlerse Winona Ryder, Ellen Burstyn ve Anne Bancroft.
Denizkızları / Mermaids, 1990
Filmin akıllarda yer etmiş Shoop Shoop Song adlı müziğini kim anımsamaz ki. Winona Ryder ve Christina Ricci’nin performansları ile aldığı ödüller bir yana, Cher diğer bir yana. Üstüne Bob Hoskins’in de katılımıyla tam bir yıldız geçididir Mermaids. Film, problemleriyle başa çıkamadıkça ya da canları sıkıldıkça yer değiştiren anne Rachel ve kızları Charlotte ile Kate’i ele alır. Rachel’dan başka herkes, Charlotte’un annesine nasıl da öfke dolu olduğuna tanıklık eder. Ondan farklı olabilmek adına rahibe olmayı kafasına koyduğu da bir gerçektir. Küçük Kate ise aralarında en eğlenceli olan karakterdir.
Mildred Pierce / 1945
Kızı Veda’nın bitmek bilmeyen arzularının esiri olan Mildred Pierce, “Casablanca” ile en iyi yönetmen dalında akademi ödülü sahibi olan Bay Michael Curtiz tarafından yönetilmişti. Şımarık mı şımarık Veda’nın akıllara zarar hırsları, babasını çileden çıkarsa da Mildred’ı filmin son dakikalarına kadar yıldıramamış, şefkat ve anne olmanın getirdiği aynı zamanda götürdüğü o engin güçle göğsünü Veda’ya siper etmiş, bizlere de yeter dedirtmiştir.
Yaşamın Kıyısından Kartpostallar / Postcards From the Edge, 1990
Carrie Fisher’in otobiyografik romanından uyarlanan; senaryosunu yine Fisher’ın yazdığı filmde, Meryl Streep ile Shirley MacLaine yer alıyor. Yönetmenliğini Mike Nichols’un yaptığı filmde; Suzanne, annesi Doris gibi yetenekli bir oyuncudur. Doris’in gölgesinde kaldığını hisseden Suzanne, sete haplarıyla geliverir ve film şirketi Doris ile aynı evde yaşamasını ister. Doris kadehleri, kızı Suzanne ise haplarıyla sakinleşecekleri sırada, birbirlerine karşı sakladıkları bütün düşünceleri bir anda etraflarına saçılıverir.
Omuz Omuza / Stepmom, 1998
Julia Roberts, Susan Sarandon ve Ed Harris’in paylaştığı film, Chris Columbus tarafından yönetilmiştir. Isabel üvey annedir ve Jackie karşısında filme şüphesiz yenik başlar. Jackie çocuklarının gözbebeği ve mükemmel bir annedir. Isabel’in, kendisini ailenin bir üyesi olarak kabul ettirmesi için çaba sarfetmesi gerekir.
Çılgın Cuma / Freaky Friday, 2003
Tess Coleman ile ergenlik çağındaki kızı Anna arasındaki gözle görünür kuşak farkı, aralarında ciddi anlaşmazlıklara neden olur. İkisi de birbirlerinin tercihlerini anlamakta fazlasıyla zorlanırlar. Bir Çin lokantasında ciddi bir tartışmanın orta yerinde bulurlar kendilerini. Her ikisi de restorandan birer fal kurabiyesi alır, kurabiyeleri yediklerinde olanlar olur. Sabah kalktıklarında karşılıklı olarak bedenleri içinde yer değiştirmiş halde bulurlar kendilerini. Yeni kimliklerine uyum sağladıkça birbirlerini daha iyi anlamaya başlarlar. Nihayetinde ancak karşılıklı olarak ortaya koydukları öz saygı ile olayları ve durumları birbirinden ayırabilmeleri gerçek olabilecektir.
Mamma Mia!, 2008
Sophie Sheridan evlenecek yaşa gelmiştir. Nikahtan bir gün önce annesi Donna’nın 20 yıl önce ziyaret ettiği Yunan adalarında yaşadığı macerada beraber olduğu üç erkeği birden getirir. Bunlardan bir tanesi Sophie’nin babasıdır. Donna karda yürüyen ve izini belli etmeyen bir çapkın kadındır aslında ve kızının gerçek babasının kim olduğunu bilmemektedir. Başrolünde 14 kez Oscar adaylığı elde eden ve iki kez Oscar kazanan efsanevi oyuncu Meryl Streep’in oynadığı Mamma Mia, İsveçli müzik grubu ABBA’nın şarkılarını temel alan aynı adlı Broadway müzikalinin sinema film uyarlaması. Filmin ismi de, grubun 1975 yılında müzik listelerinin zirvesine çıkan Mamma Mia adlı şarkısından alınmış.