AK Parti Gençlik Kolları’nın ‘Sen kimsin?’ videosunu seyrettim. Gençliğe kim olması gerektiğini, kimleri örnek alması gerektiğini gösteren isabetli seçimlerin yer aldığı başarılı bir çalışmaydı.
Hem dini hem milli değerler konusunda seçilen örnekler AK Parti’nin fikri yapısını da özetliyor olması açısından önemliydi.
Gençliğe en güzel dini örnek olarak Hz. Mus’ab b. Umeyr, Hz. Hamza, Hz. Ali seçilmiş.
Milli örnek olarak Fatih, Kanuni ve Abdulhamid tercih edilmiş.
Batı emperyalizmine karşı Çanakkale’deki 15’liler, 19 Mayıs’ta Samsun’a çıkan Mustafa Kemal örnek gösterilmiş.
Bilimde dünyanın ödüle layık gördüğü Aziz Sancar, sporda dünya şampiyonu Naim Süleymanoğlu öne çıkarılmış.
Bence hepsi isabetli seçimler olmuş.
Milli mücadelenin kadın kahramanı Kara Fatma’nın, başörtüsü mücadelesinin simge ismi Şule Yüksel Şenler’in, teknoloji ve siyasette Erbakan ve Menderes’in seçimi de fevkalade isabetli olmuş..
Haçlılara ve çağdaş emperyalizme karşı Selahaddin Eyyubi ve Aliya İzzetbegoviç’in, Rus emperyalizmine karşı Şeyh Şamil’in örnek gösterilmesi de yerinde tespitlerdi.
Şehid kaymakam Safitürk’ün, şehitlerden Kardeniz’de Eren Bülbül’ün, Diyarbakır’da Yasin Börü’nün, 15 Temmuz da Yasin Naci’nin tercih edilmesi de gençliğe ruh aşılayan seçim olmuş.
Başkan Erdoğan’ın örnekliği ise tek başına AK Parti fikriyatını anlamak için yeterli bir örnektir.
Filistin ve Keşmir örneğiyle dünya mazlumlarına sahip çıkmayı öğütleyen videonun gençlere ‘Ümmetin umudu’ olduğunu hatırlatarak sona ermesi AK Parti fikriyatının dünyayı da kuşatan bir içeriğe sahip olduğunu gösterir.
Parti gençlerinin de diğer tüm mensuplarının da yukardaki şahsiyetleri örnek almalarının hatırlatılması hem yerindedir hem de tam zamanındadır.
Evet bu videonun metnini hazırlayan örnekleri seçen ekibi ben de tebrik ediyorum.
İnşallah AK Partililer bu sese kulak verirler.
Yalnız bu başarılı çalışmada adı geçen iki isim tartışma konusu oldu.
Birincisi Hz. Musab b. Umeyr.
Allah ondan razı olsun Peygamberimizin ashabından olan Mus’ab b. Umeyr hakkında, adı güzel mesajı çirkin bir partili attığı tivit ile kelimenin tam anlamıyla saçmalamıştı.
Bu şahıs büyük ihtimalle Hz. Mus’ab’ı bilmiyordu ya da bilerek hinlik yapmıştı. Hz. Mus’ab Mekke zenginlerinden birinin oğluydu ve refah içindeydi. Ama Müslüman olduktan sonra inancı uğruna o varlıklı ailesini terk etmiş Medine’ye hicret etmiş, Uhud’da şehid olduğu zaman kefen alabilecek kadar bile mal varlığı olmadığı anlaşılmıştır.
Ana muhalefet partisi genel merkez danışmanlarından olan o şahıs attığı tivitte dediki, “Mus’ab b. Umeyr Mekke’nin en zengin ailelerinden gelen şatafatı ve gösterişli giyinmeyi seven biri. Bu dönemde yaşasa şüphesiz AKP Gençlik kolları başkanı ya da ihale takipçisi olurdu.”
Ezici çoğunluğu Müslüman olan bu ülkede ana muhalefet partisi danışmanı Müslümanların saygıda kusur etmediği Peygamber ashabına karşı attığı bu tivit ile doğrudan dini değerlere hakaret suçu işlemiştir.
Suç kısmı yargının takdirindedir. Ancak genel merkez danışmanının bu yaklaşımı o partinin din dışılığını gösteriyor olması açısından siyaseten önemlidir.
Zaman zaman dini değerlere saygılı olmaya çalıştığı gözlense de ana muhalefet partisi bu edepsizlikle ilgili bir açıklama yapmamıştır. Elbette ki karşılığını seçmen sandıkta takdir edecektir.
Oysa aynı şahıs AK Partili gençlere, ‘Mus’ab Müslüman olduktan sonra şatafatı bıraktı mütevazı yaşadı’ diyerek bir mesaj verseydi. Çok ciddi bir uyarı olurdu.
Bence de o klip AK Parti camiasına çok ciddi bir uyarıdır!
Tartışılan ikinci isim Gazi Mustafa Kemal Paşa oldu.
Çoğunluğu ana muhalefet mensuplarının eleştirdiği husus neden sadece Samsuna çıkışına temas ile yetinildiği oldu.
Bu arkadaşlar istiyorlar ki tek parti dönemindeki bütün uygulamaları AK Partililer de alkışlasın.
Gazi’nin Samsun’a çıkışı işgale karşı direnişin başlangıcı olarak sadece Türk milletinin değil bütün İslam dünyasının alkışladığı takdir ettiği bir dönüm noktasıdır.
İşgale karşı verilen milli mücadeleye komuta ettiği için de Gazi İslam ümmetinin bir kahramanıdır, elbette ki AK Partililer’ in de kahramanıdır. Klipte Samsun’a çıkışın örnekliği Emperyalizme ve işgale karşı direniş sembolü olması açısından fevkalade isabetlidir.
Gazi, milli mücadele döneminde ve cumhuriyetin kuruluşu sürecinde milletin değerlerine sahip çıkmış millet ile bütünleşmiştir. Öyle ki 20. Yüzyılın en değerli iki tefsirinden biri olan Hak Dini Kuran Dili tefsiri o dönemde yazılmıştır.
Ancak tek parti döneminde cumhuriyetin fabrika ayarları bozulmuş, iktidar milli ve moral değerlere karşı bir siyaset takip etmiştir.
Ana muhalefet mensupları istiyorlar ki tek parti döneminde milli ve moral değerlere karşı yürütülen tüm icraatlarını AK Partililer de alkışlasın.
Millet alkışlamadı ki AK Parti alkışlasın. 1950 deki ilk serbest seçimlerde millet o partiyi milli ve moral değerlere karşı yürüttüğü icraatlar sebebiyle muhalefete mahkûm etmiştir.
Ve Hz. Mus’ab ile ilgili verilen mesaj bu partinin o zihniyetinin hala devam ettiğini göstermesi bakımından düşündürücüdür.
Bu yaklaşımın Peygamberimize hakaret içeren karikatürleri Paris’te binalara yansıtan Macron’un yaklaşımından farkı yoktur!
Ümmetin umudu olmak da bir Müslümanın ancak iftihar edeceği bir durumdur.
Ve tartışmasız İslam dünyasındaki halklar yani İslam Ümmeti Başkan Erdoğan’ın yönettiği Türkiye’yi tek umut olarak görmektedirler.
Ümmet mefhumuna şaşı bakanlardan bunu anlamasını zaten beklemiyoruz.
Önemli olan AK Partililerin o umudun sönmemesi için klipteki örnekleri dikkate almalarıdır!