Okurumuz H.Ö. “9 yıldır yurt dışında yaşıyorum. Türkiye’de 01.01.2000 tarihinden 2008 yılı 10. ayına kadar sigortam var ve 8 yıldır tip1 diyabet hastasıyım. Çalışmakta zorlanıyorum. Türkiye’de malulen emeklilik için başvuru hakkım var mı?” diye soruyor.
Öncelikle, bütün hastalıklarda olduğu gibi, diyabet hastalığına bağlı malulen emeklilik için de bazı şartlar bulunmaktadır. Son yıllarda diyabet/şeker hastalarının sayısının hızlı bir şekilde artmış olması sigortalıları da bu yönde emeklilik arayışına itiyor.
Sigortalının malulen emekli olmasını gerektiren rahatsızlığın, sigortalı olduktan sonra ortaya çıkması, sigortalının çalışma gücünü en az yüzde 60 oranında kaybetmesi ve 10 yıl sigorta 1800 gün prim ödemesi gerekmektedir. Yani, diyabet hastalığı çalışma gücünü yüzde 60 ve üzerinde azaltmışsa malulen emekli sayılmaktadır.
SGK Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği'nde “Diabetes Mellitus, Kronik hiperglisemi veya hipoglisemiye bağlı en az 3 sistemi etkileyen orta-ağır komplikasyonların bulunması (görme kaybı, nöropatiler, periferik damar hastalıkları, retinopatiler ve nefropatiler v.b.)” durumunda malulen emeklilik olabileceği belirtilmiştir. Diyabet (şeker) hastalarının da malulen emekliliği şartlara bağlanmıştır. Sigortalı, şeker hastalığı için getirilen sağlık kriterlerini de karşılamış olmak ve diyabete bağlı yüzde 60 çalışma gücü kaybına uğramış olmak kaydıyla aylığa hak kazanmaktadır.
Buna göre, şeker hastalığının, insan vücudunda en az üç organı orta ve ileri düzeyde bozması durumunda o kimsenin yüzde 60 çalışamaz duruma gireceği ve malulen emekli olabileceği belirtilmektedir. Diyabet/şeker hastası olan sigortalılar, hastalığının ilerleyen zamanlarında şekere bağlı olarak, böbrekleri, kalp damarları, sinir sistemi veya gözleri gibi önemli üç uzvunda orta ve ileri derecede bozulmalara bağlı, çalışma gücünü yüzde 60 ve üzerinde kaybetmesi durumunda, malulen emeklilik gündeme gelebilecektir.
Diyabet/şeker hastalığına bağlı olarak sadece böbreklerini kaybeden ve diyalize giren sigortalı malulen emekli olabilmektedir.
Üç uzuv bozulmaksızın tek başına böbreklerdeki rahatsızlık ve böbreklerin diyalize girecek kadar ciddi oranda kayıp yaşanmasının da malullük sebebi sayılacağı SGK Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinde yer almaktadır. Burada, böbreklerdeki rahatsızlığın sebebi şeker hastalığı olsa da böbrekler o kadar ileri seviyede rahatsızlanmış ki tek başına malul sayılmak için (yüzde 60 ve üzeri) şeker hastalığından bağımsız olarak yeterli olabiliyor.
Diyabet/şeker hastalığına bağlı emeklilik için getirilen kolaylıktan ise şunu anlamalıyız; normalde her bir organın tek başına malul olacak kadar bozulması sonucunda malul sayılabilme hususu çok ileri seviyede şeker hastalığı rahatsızlığını gerektirebilecekken, şekere bağlı malul sayılmada ise üç organın da orta ve ileri düzeyde bozulmasını yeterli görüyor. Yani her organın tek başına malul sayılacak kadar bozulması biraz daha zor malul olma şartı iken, üç organda birden, belli düzeyde bozulma insanın çalışma gücünü düşürebilir ve bu durumda da SGK Sağlık Kurulu yüzde 60’ı geçmiş diyerek malul sayabilir.
Diyabet/şeker hastalarının malulen emekli olması için gereken şartları özetleyecek olursak;
Öncelikle bütün organlarımızı iflas ettirecek kadar ilerlemiş bir şeker hastalığı bile olsa eğer 1800 prim ödeme gün sayısı ve 10 yıllık sigortalılık süresi bulunmuyorsa veya şeker hastalığı ilk defa sigortalı olduğu tarihten önce zaten var ise malulen emeklilik mümkün olmayacaktır.
İkinci olarak yukarıda belirttiğimiz şartlar var ancak, şeker hastalığı vücutta henüz hiçbir arıza meydana getirmemişse, yani yüzde 60 ve üzeri çalışma gücü kaybı yoksa yine malulen emekli olunması mümkün olmayacaktır.
Bağ-Kur sigortalıları da yukarıda sayılan şartları sağlamaları durumunda, eğer SGK’na prim borçları bulunmuyorsa malulen emekli olabilirler.