CHP'de genel başkanlığa, "Hamas terör örgütüdür" diyen biri aday.
Cumartesi, Pazar günleri CHP 38. Olağan Kurultayı yapılacak. İlk gün partinin genel başkanı seçilecek.
Ekrem İmamoğlu desteği ile Kılıçdaroğlu'nun karşısına çıkan Özgür Özel, geçtiğimiz perşembe günü Zonguldak'ta İl Başkanlığı'nda konuştu.
"Tayyip Erdoğan tarafından Hamas'ın bir terör örgütü kabul edilmemesini tamamen reddediyoruz. Türkiye açısından utanç verici bir yaklaşım olarak değerlendiriyoruz. Hamas bir terör örgütüdür ve İsrail'de Filistin'de çatışmaların olmadığı, durmuş olduğu bir süreçte, bir gece yarısı sivillere yönelik roketli saldırılar bu süreci başlatmıştır."
Bu yaklaşımın İsrail, ABD, İngiltere, Almanya, Fransa ağzından hiçbir farkı yoktur.
60 yıldır her türlü insanlık dışı baskının, zulmün altında inleyen Gazzelilerin acısını, İsrail'in binlerce bebek ve çocuğu katletmesini dile getirmeyen bir CHP'li siyasetçi, üstelik genel başkanlığa aday...
Batı'nın; ateşkese yanaşmayan, katliamları eleştirmeyen, BM'yi kilitleyen duruşunu/tavrını kınamayan bir siyasetçi, hem de genel başkanlığa aday...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Hamas terör örgütü değildir" çıkışına, tıpkı Batılı siyasetçiler gibi bozulmuş.
AK Parti grup toplantısındaki konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail'i ve onu destekleyen Batılı ülkelere sert tepki göstermiş ve şunu demişti:
"Filistin davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Derhâl ateşkes ilan edilmesi gerekiyor. Hamas, bir terör örgütü değil, topraklarını ve vatanını koruma mücadelesi veren bir kurtuluş ve mücahitler grubudur."
CHP, Kılıçdaroğlu yönetiminde dış politikada millî çizgiyi çoktan terk etti.
Türk askeri Afrin kapısına geldiğinde, "şehir merkezine girilmesin, katliam olur" diyen Kılıçdaroğlu'ydu.
"YPG bize mi saldıracak?" diyen Kılıçdaroğlu'ydu.
Libya'da "ne işimiz var" tepkisini veren de oydu.
En kötüsü ise Kılıçdaroğlu'nun Dış Politika Genel Başkan Yardımcısı emekli büyükelçi Ünal Çeviköz'ün söyledikleriydi.
Azerbaycan ile Ermenistan arasında Dağlık Karabağ'da tam da gerilimin tırmandığı sırada (28 Eylül 2020), katıldığı televizyon programında şunları diyebilmişti:
"Maalesef gelen haberlerde, Türkiye'den Azerbaycan'a silah yardımı yapıldığı ve söylentilere göre cihatçı grupların da Azerbaycan'a gönderildiği ifade ediliyor..."
Büyükelçilik yapmış biri söylüyor bunları.
Ve bu şahsı, Genel Başkan Yardımcısı yapan Kılıçdaroğlu...
Daha pek çok örnek sıralayabiliriz.
CHP'nin milli bir dış politikası olmadığı gibi Türkiye'nin milli savunma sanayindeki gelişmelere de köstek olma, şaibe bulaştırma çıkışlarını unutmuyoruz.
İHA'lar, SİHA'lar konusunda sadece "damat" gördüler.
Hâlbuki Karabağ'ın kurtuluşu, Libya'da Batı oyunlarının bozulması, PKK ile mücadele, sınır ötesi harekâtlar, milli savunma sanayimizin büyük hamleleri sayesinde başarıldı.
Türkiye'nin sınır güvenliği için hayatî olan sınır ötesi harekâtlarda Meclis'te tezkerelere, HDP ile birlikte hayır diyen de CHP'dir.
Özgür Özel, Kılıçdaroğlu'nun çırağıdır.
Onun da zihniyeti gayri millidir, Batı çıkarlarına paraleldir.
Bu zihniyet sahipleri ABD'yi kınayamaz, İngiltere'ye, Fransa'ya Almanya'ya laf edemez.
Sadece kendi ülkelerindeki iktidara, halkın seçtiği cumhurbaşkanına saldırırlar.
İktidarı dışarıya jurnallemek, Türkiye'nin itibarını sarsmak için Erdoğan düşmanlığı yapmak bunların siyaset anlayışıdır.